İktidar,
Anayasa'nın 10. maddesinin değiştirilmesini öneren MHP'ye 3 maddelik yeni bir paket sundu. Teklif, Anayasa'nın 10, 13 ve 42'inci maddelerinin yeniden düzenlenmesini içeriyor. Ancak parti yönetimi, 'eğitim ve
öğretim hakkı'nı düzenleyen 42. maddeye öncelik veriyor. "Hiç kimse kılık kıyafeti nedeniyle yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz." ibaresinin metne eklenmesini istiyor. Öneriyi dün MHP Genel Sekreteri
Cihan Paçacı'ya ileten
Grup Başkan Vekili Sadullah Ergin, "Siz 42. madde değişikliğini kabul edin, biz de 10. madde düzenlemesine '
evet' diyelim." mesajı verdi. Uzlaşma sağlanması halinde iki parti arasında ortak
komisyon kurulacak ve değişiklik ortak imzayla Meclis'e sunulacak.
MHP'den sonra
AK Parti'nin de
başörtüsü yasağını çözme formülü belli oldu. Önceki gece
Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan AK Parti
Merkez Yürütme Kurulu (MYK)'nda MHP'ye sunulacak
teklife son şekli verildi. Teklif, Anayasa'nın "
kanun önünde eşitlik"i düzenleyen 10., "temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması"na ilişkin 13., "eğitim ve öğrenim hakkı"nı düzenleyen 42. maddelerinin yeniden düzenlenmesini içeriyor. Başbakan Erdoğan, hazırlanan paketin MHP'ye iletilmesi ve ortak bir çalışma yürütülmesi talimatını verdi. Bunun üzerine cuma gününden beri temasta olan AK Parti ile MHP arasında ilk resmi görüşme dün gerçekleşti. AK Parti'nin önerileri Grup Başkan Vekili
Sadullah Ergin tarafından MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı'ya iletildi. Ergin ve Paçacı'nın özel bir mekânda bir araya geldikleri öğrenildi.
AK Parti MYK'da, izlenecek strateji de belirlendi. Partinin
hukukçu kurmayları 10. madde değişikliğini yeterli görmüyor. Ancak MHP'nin geri adım atması da istenmiyor. Bu yüzden MHP'nin önerisi aynen kabul edildi. Ancak MHP'nin 42. madde değişikliğine yanaşmayıp sadece 10. maddede ısrar etmesi durumunda AK Parti, 42. ve 13. madde değişikliği ile yetinebileceğinin sinyalini verdi. Özellikle 42. maddedeki değişiklik "olmazsa olmaz" olarak görülüyor.
"Eğitim ve öğretim hakkı"nı düzenleyen bu maddeye, "Hiç kimse kılık kıyafeti nedeniyle yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz" ibaresi ekleniyor. Anayasa ve yasalarda herhangi bir hüküm olmamasına karşın başörtüsü yasağı Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına dayandırılıyor. AK Parti'nin 13. madde değişiklik teklifi başörtüsü yasağına dayanak gösterilen
mahkemenin karar gerekçesini devre dışı bırakmayı hedefliyor. Söz konusu maddede temel hak ve hürriyetlerin ancak kanunla sınırlandırılabileceği belirtiliyor. AK Parti bu maddeye yüksek yargıya atıfta bulunarak şu fıkrayı ekledi: "
Temel hak ve hürriyetler
mahkeme kararı ile sınırlandırılamaz."
MHP, cevap için acele etmeyecek
MHP, AK Parti'nin teklifini
teknik incelemeye aldı. Parti yönetiminin teklife hemen cevap vermeyeceği belirtiliyor. MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, konuyu önce hukukçulara inceleteceklerini, ardından partinin yetkili kurullarında değerlendireceklerini kaydetti. Paçacı, "Teklifin eksikliklerini ya da uygun gördüğümüz yerlerini AK Parti'ye bildireceğiz. Şu an bir yorum yapılmasını doğru bulmuyorum. Daha çok
erken." ifadelerini kullandı. Genel Başkan Yardımcısı
Faruk Bal da, "Kanayan yarayı sarmak Meclis'in görevidir. MHP, bu görev ve sorumluluk anlayışı çerçevesinde çözüm bulunmasını istemektedir." dedi. Bu arada parti yönetiminden bir yetkili, "Temel hak ve hürriyetlerinin sınırlandırılması" başlıklı 13. maddeye ilişkin düzenlemenin sıkıntı doğurabileceğini savundu. 42. maddeye eklenmesi düşünülen ''Hiç kimse kılık kıyafetinden dolayı yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz" şeklindeki ibarenin de sınırı olmadığı için tepki çekebileceğini iddia etti.
İşte çözüm paketi
10. madde
Mevcut 4. fıkra: Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.
MHP'nin teklifi: Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır.
AK Parti'nin teklifi: MHP'nin önerisi pakette aynen yer aldı.
13. madde
Mevcut hali: Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa'nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasa'nın özüne ve ruhuna, demokratik
toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyet'in gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.
AK Parti'nin teklifi: Değişiklikle başörtüsü yasağına dayanak gösterilen mahkeme karar gerekçelerinin devre dışı bırakılması hedefleniyor. Söz konusu maddede temel hak ve hürriyetlerin ancak kanunla sınırlandırılabileceği belirtiliyor. Bu maddeye yüksek yargıya atıfta bulunularak şu fıkra eklendi: "Temel hak ve hürriyetler mahkeme kararı ile sınırlandırılamaz."
42. madde
Mevcut 1. fıkra: Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.
AK Parti'nin teklifi: Hiç kimse kılık kıyafeti nedeniyle yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz.
İnsan Hakları İzleme Örgütü: Üniversite ve kamu kurumlarında başörtüsü takılabilmeli
Başörtüsü tartışmalarına İnsan Hakları İzleme Örgütü Başkanı Kenneth Roth da katıldı. Özgürlükçü bir yaklaşım sergileyen Roth, başörtüsünün sadece üniversitelerde değil, kamu kurumlarında da serbest olması gerektiğini söyledi. NTV'ye açıklamalarda bulunan Roth, bir kadının başörtüsü takmasının hiç kimseye zarar vermeyeceğini vurguladı. Başörtüsünün 'siyasi simge' olarak görülebileceğini kaydeden Roth, bunun yanında 'kişisel dinî bir hak' olduğunu da anlattı. Roth, "Dolayısıyla dinî haklar çerçevesinde istediğiniz şeyleri yapabilmeniz lazım. Ve bunu yapmak Türkiye'yi
İslam devleti haline getirmez. Hatta bir yandan devletin laikliği korunurken, aynı zamanda insanların dinî haklarına saygı duyulabilir. Bu sayede herkes başörtüsü takabilir." şeklinde konuştu. Devletin, insanlara başörtüsü takmasını dikte etmesinin
insan hakları ihlali olacağını aktaran Roth, "Aynı zamanda devletin 'başörtüsü takamazsınız, çünkü sizin dininizin söylediği şeylerden hoşlanmıyoruz' demesi de hak ihlalidir." ifadesini kullandı. Türkiye'de kadınların üniversiteler dahil kamu kurumlarında da başörtüsü takabilmesi gerektiğini kaydeden Roth, "Bu, laikliği tehdit altına almaz. Aksine laik devleti güçlendirir. Çünkü dinî hakları güçlendirir." değerlendirmesini yaptı.
Kurumsal mutabakatı sağladığımıza inanıyorum
Başbakan Tayyip Erdoğan, başörtüsü yasağının kaldırılması konusunda toplumsal ve kurumsal mutabakata azami ölçüde ulaşıldığını söyledi. Erdoğan, gerekli düzenlemelerin bir an önce yapılmasını istediklerini kaydetti. Sivil anayasayı beklemek niyetinde olmadıklarını ifade eden Erdoğan, "
Parlamento içinde meseleye olumlu yaklaşan iki siyasi parti var. Durum böyle olduğuna göre oturup konuşarak burada mutabakat sağlanır ve bu mutabakat çerçevesinde adımları atarız. Bu, anayasal değişiklik olabilir. Bu, kanunda değişiklik olabilir. Her ikisi olabilir. Ne gerekiyorsa bu yapılır.'' dedi.
TESK Genel Merkezi'ni ziyaretinin ardından basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Başbakan Erdoğan, başörtüsü konusunda yaşanan sıkıntıların yasalardaki boşluklardan kaynaklandığını bildirdi. Bu boşluğun giderilmesinin önemine değinen Erdoğan, MHP ile temaslarının sürdüğünü, bu görüşmeler neticesinde belli bir noktaya gelineceğini anlattı. Erdoğan, şöyle konuştu: "Eğer yasalar bu işe müsaade etseydi gerilim olmazdı. Demek ki bir adım atılması lazım.
Anayasa değişikliği olabilir, kanun değişikliği olabilir. Buradaki derdimiz huzurlu bir topluluk, mutlu bir topluluk. Toplumsal mutabakatı gerek Parlamento içi, gerek Parlamento dışı kurumsal mutabakatla azami ölçüde tamamlama sürecidir. Bu süreci de yakaladığımıza inanıyorum."
ZAMAN