Editör Mahir Etyemez'in sorusunu cevaplayan Koşar, haberin Amerikan medyasında geniş yer bulduğunu ve son dakika olarak duyurulduğunu belirterek, 'Bu arama her ne kadar Barack Obama'nın İsrail ziyaretinin son gününe denk geldiyse de ve Amerika'nın gücü olarak gösterildiyse de, bundan sonra Amerika'nın Ortadoğu'da nasıl yumuşak gücünü etkinleştirmeye çalışacağıyla ilgili de bize ip ucu verdi.' Diye konuştu.
Özellikle Netanyahu gibi sert tavırlarıyla, kabadayılığıyla ünlenmiş birinin Başbakan Erdoğan'ı arayarak ve Türkiye'nin bütün şartlarını kabul ederek özür dilemesinin Türkiye'nin hanesine artı puan olarak yazılacağını söyleyen Koşar, "Amerika; Afganistan ve Irak'ta girdiği savaşlardan o denli yara aldı ve ekonomisinde o kadar büyük bir hasar açtı ki, artık düşüncesizce savaşa girmekten imtina edecek ve diplomatik gücünü daha fazla kullanacak. İsrail'in Türkiye'den özür dilemiş olması Suriye faktörüyle de yakından ilgili. Özellikle Arap Baharı'ndan sonra Ortadoğu Amerika'nın iyiden iyiye yönetemediği, elinde tutamadığı, değişkenleri tamamen yönetemediği bir bölge haline geldi. Bu noktada Türkiye'nin gücü de tartışmasız bir şekilde çok fazla artıyor. Onun için bence Obama İsrail'e gitti ve Binyamin Netanyahu ile 'Bizim Türkiye'yi kaybetmek gibi bir lüksümüz yok' dedi." Diye konuştu.
İsrail'in Liberman gibi saldırgan bir Dışişleri Bakanı'ndan kurtulmuş olmasının özürde etkili olduğunu söyleyen Koşar, "Biz John Kerry ve yakınındaki kadroyla konuştuğumuzda bu özrün eli kulağında olduğunu, her an gelebileceğini biliyorduk. Ancak Türkiye'nin çok da sağlam, dirayetli duruşu ve bu konuda pazarlığa hiç girmeyişi tam olarak Türkiye'nin istediği gibi bir neticenin doğmasını sonuçlandırdı." dedi.
SAMANYOLUHABER.COM
