Anayasa Mahkemesi'nin üniversitelerde başörtüsü serbestliğinin iptaline karar verirken Anayasa’nın değiştirilmesi teklif edilemez ilkelerine yönelik bir ihlalin ancak yetki aşımı ile yapılabileceğini, yasama organının böyle bir eyleminin “şekil aykırılığı” oluşturacağını belirlediği ve şekil denetiminin sınırlarını bu yolla genişlettiği ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi’nin “iptal” kararının şifreleri netleşmeye başladı. Akşam'ın haberine göre karar toplantısında, yasama organın yetkilerinin sınırı tartışılırken birbirinden ilginç sorular gündeme geldi. Mahkeme, başörtüsü düzenlemesinin iptaline karar verirken, Anayasal denetim yetkisinin şekil sınırlarını genişletecek formülü de buldu. Toplantıda tartışılan üç önemli soru, kararın hukuki alt yapısını da oluşturdu. PEKİ TARTIŞILAN O SORULAR NE? Bu sorulardan ilki, “Bir partinin Anayasa’yı tek başına değiştirecek çoğunluğu bulması durumunda nasıl bir tablo oluşacağı?”, ikincisi “Bu partinin Anayasa’yı, değiştirilemez ilkeleri de dahil değiştirmesi halinde, Anayasal denetim yoluyla engellenip, engellenemeyeceği?” oldu. Bu iki sorunun ardından, “Tek başına Anayasa’yı değiştirecek çoğunluğa sahip olan parti, ‘seçimler 30 yılda bir yapılacak’ derse ne olacak?” sorusu tartışıldı. Daha sonra, Anayasa Mahkemesi’ne tanınan “yargısal denetim” yetkisinin, Anayasa’nın korunması amacıyla verildiği gündeme geldi. Mahkeme heyeti bu bölümde, Anayasa’nın değiştirilmesi teklif edilemez ilkelerine yönelik bir ihlalin ancak yetki aşımı ile yapılabileceğini, yasama organının böyle bir eyleminin “şekil aykırılığı” oluşturacağını belirledi ve şekil denetiminin sınırlarını genişletti. Mahkeme son kararıyla, “Anayasa değişikliği, ancak değişmezlik ve teklif edilemezlik ilkeleriyle çatışmıyorsa yapılabilir. Şekil denetimi sınırlarımı genişleterek iptal ederim” mesajını da verdi. Öte yandan 'Seçimleri 30 yılda bir yapılacak' önerisini getirebileceği suçlaması yöneltilen AK Parti geçtiğimiz yasama döneminde milletvekili seçimlerini 5 yıldan 4 yıla düşürmüştü.