Independent gazetesinin manşetten verdiği raporda MI5'ın ,
İngiltere'de yaşayan bazı
İngiliz Müslümanlara
şantaj yaptığı ortaya çıktı.
İngiltere'de yaşayan Müslümanların çeşitli aktivitelerini İç
İstihbarat Servisi'ne(MI5) bildirmesi için iş teklifi aldıklarını belirten 5 İngiliz Müslüman, MI5'ın, teklifi kabul etmemeleri halinde kendilerini
terörist olarak ilan etmekle tehdit ettiğini söyledi. İlk olarak yurtdışında bir
Cibuti Havaalanı'nda MI5 tarafından yakalanıp 16 saat gözaltında tutulduklarını anlatan
Somali asıllı 25 yaşındaki
Muhammed Aden, daha sonra İngiltere'ye döndüklerinde farklı yaşlarda postacı kılığına girmiş MI5 ajanlarının evine geldiklerini anlatıyor. Ajanlardan sürekli tehdit aldıklarını belirten
Muhammet Aden, postacı kılığına girmiş ajanlardan birinin, "Eğer sana ve ailene herhangi bir zarar gelmesini istemiyorsan bizimle
işbirliği yaparsın." dediğini belirtti.
Tehdit edildiklerini anlatan Muhammed Aden, MI5'ı İngiliz polisine şikayet ettiğini ve bazı lord ile Milletvekillerine de konuyla ilgili
mektuplar yazdığını söyledi.
Aden ayrıca, MI5 ajanlarının kendileriyle işbirliği yapmamaları halinde kendilerine yurtdışına çıkma yasağı getirileceği ve bütün dünyaya
terörist olarak ilan edilecekleri sözleriyle tehdit edildiklerini aktardı.
Aden, kendisini Katherine olarak adlandıran bayan bir MI5 ajanının sabahın
erken saatlerinde kendi evini aradığını ve doğacak yeni çocuğu için kendilerini
tebrik ettiğini söyledi. Ancak MI5 ajanı, tebrikten sonra Aden'i yine şu sözlerle tehdit etmiş: "Ailene herhangi bir zarar gelmemesini istiyorsan bizimle çalışırsın."
Muhammed Aden ile birlikte yakalanan diğer İngiliz Müslümanlar 19 yaşındaki Madhi Hashi ve 25 yaşındaki Muhammed Nur'da aynı şekilde tehdit edildiklerini söyledi.
Independent gazetesine göre, MI5 tarafından yakalanan ve tehdit edilen 6 kişinin de daha önce hiçbir şekilde terör şüphesiyle gözaltına alınmadığına dikkat çekiliyor.
Konuyla ilgili Lord Justice Mummery'ye bir mektup yazan Muhammed Aden'in ikamet ettiği bölgede yer alan derneklerden biri olan Kentish Town Toplum Merkezi üyelerinden Sharhabeel Lone, mektubunda şu ifadelere yer vermiş: "Bütün bunların ortak yaptıkları tek şey yurtdışında
Arapça öğrenmeleri ve Somalili olmaları. Bü tür
ırkçılık ve
İslamafobia türünden olaylar
toplumda birliği ve dayanışmayı bozuyor. Farklı renkleri olduğu için tehdit edilen, topluma
yabancılaştırılan bu hareketler bir felaket örneğidir."
İngiliz
Milletvekili Frank Dobson ise konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "MI5 toplumda gerçek şüphelileri tespit etmek için bazı kişileri 'bilgi toplayıcı' olarak kullanması normal. Ama bu olayda da görülüyorki MI5'ın bazı metotları ters tepiyor."dedi.
KİMSEYİ İNANCINDAN DOLAYI SORGULAMADIK
Bu arada MI5, Independent gazetesinde yer alan haberle ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Bunun yerine MI5 web sitesine koydukları yazılı bir açıklamada hiç kimseyi inancından dolayı sorgulamadıklarını söyledi. Ancak bütün dünyada bazı kişilerin İslam dinini kullanarak, İslam adı altında terör eylemleri gerçekleştirdiklerini belirten MI5, yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Bu şekilde İslam adı altında dini kullanarak gerçekleştirilen terörist eylemleri önlemek bizim önceliklerimizden biridir. Biz biliyoruz ki bu tür saldırılar
El-Kaide ve onun bağlantıları tarafından hala planlanıyordur. Bu ülkede olsun ya da yabancı ülkelerde olsun uluslararası teröristler bizi daha önceki eylemlerinden de tehdit ettiler. Müslümanlar çoğu zaman bu tür saldırıların kurbanı oluyorlar. 2003 yılında Kasablanka ve Riyad'daki terörist saldırılar bunun bir göstergesidir. MI5 Müslümanlarda dahil olmak üzere bütün din ve ırklardan
eleman alımı yapıyor. Farklı geçmişi olan kişileri alıp onların tecrübelerinden yararlanmaya devam edeceğiz."
(CİHAN)