'60 dakika' adlı programda yayınlanan
mülakatta
Bartholomeos'un "
Türkiye'de çarmıha gerildikleri" yönündeki ifadeyi "muhabirden önce" kullandığını gösteriyor. Patrikhane adına daha önce yapılan açıklamada, Bartholomeos'un muhabirin sorusu üzerine 'çarmıha gerilme' yorumunu onayladığı belirtilmişti. Fakat görüntülerden 'çarmıha gerilmek' ifadesinin ilk olarak Bartholomeos tarafından kullanıldığı, muhabirin tekrar sormasının ardından ise Patrik'in bunu teyit ettiği anlaşılıyor.
CBS televizyonunda dün gece yayınlanan program, "Adı Bartholomeos. 300 milyon Ortodoks Hıristiyan'ın patriği.
İstanbul'da yaşıyor. Türkiye var olmadan önce oradalar. O zamanlar Constantinople olan İstanbul, Hıristiyan dünyasındaki en önemli şehirdi. Fakat zaman değişti ve günümüzün
modern Müslüman Türkiye'sinde Patrik, kendini çok da hoş karşılanmış hissetmiyor." şeklinde başlıyor.
CBS: TÜRK YETKİLİLER BASKI UYGULUYOR
Türk yetkililerinin Hıristiyan mal varlıklarına el koyduğu, kilise, manastır ve okulları kapattığı belirtilen programda "Bartholomeos'un cemaati, Türk yetkililerinin, dünyanın en eski Hıristiyan kiliselerinden olan kilisesine
baskı uygulamasından korkuyor." ifadesine yer veriliyor.
"Patrikhaneyi çevreleyen kesim,
Yunan ve Hıristiyandı ancak şimdi ağırlı olarak Müslüman. Patrikhane çok
küçük olduğundan gezimiz fazla sürmedi." denilen programda, çarşaflı kadınlar gösteriliyor. Bir Türk polisinin gelip Patrik'in hayatına yönelik bir tehdit olduğunu söylemesi de programda yer verilen detaylar arasında. Söz konusu tehdidin endişe verici olmadığı ancak
Kilise yetkililerinin önceki tehditlerin yeteri kadar ciddi olduğunu söylediği anlatılarak, Patrikhane'nin dikenli tellerle ve kameralarla çevrili olduğu, 24 saat korunduğu vurgulanıyor.
"MÜSLÜMANLARDAN ÖNCE BURADAYDIK"
Programın bir bölümünde Patrik'in, muhabirin, "Neden milyonlarca Hıristiyan'ın lideri olan birinin nüfusunun yüzde 99'u Müslüman olan
ülkede yaşadığı" yönündeki sorusuna "Çünkü bu ülke Müslüman olmadan önce biz buradaydık, oldukça önce. Constantinople Kilisesi'nin kurulmasından beri." diye
cevap verdiği görülüyor.
Bir zamanlar Hıristiyan olan İstanbul'un gökyüzünün şimdi minareler ile donatıldığı ve cuma namazında camilerin dolup taştığı anlatılarak, en önemli kiliseler arasında gösterilen Ayasofya'nın müze olduğu ifade ediliyor.
CBS: TÜRKİYE'DE HRİSTİYAN KALMAYACAK
Programın ilerleyen bölümlerinde, Türkiye'de Hıristiyan nüfusunun azaldığı anlatılarak şöyle deniliyor: "Birkaç yüzyıl sonra İstanbul'da Hıristiyan bulmak zor olacak. Yerel bir kilisenin 500 kişilik bir cemaati var. Fakat Pazar ayini sırasında kilise sıraları boştu. Gittiğimiz he ryerde
manzara buydu. Geçen yüzyıla döndüğümüzde ise neredeyse 2 milyon Ortodoks Hıristiyan yaşıyordu Türkiye'de. 1.5 milyonu 1923'te sınır dışı edildi ve 150 bini ise 1955'te İstanbul'da yaşanan Hıristiyan karşıtı
isyan nedeniyle ülkeyi terk etti. Bugün tüm Türkiye'de sadece 4 bin Ortodoks Hıristiyan kaldı."
"İKİNCİ SINIF VATANDAŞ'
Programda, Patrik Bartholomeos ile muhabir arasındaki şu diyaloğa yer veriliyor
Patrik: "İkinci
sınıf vatandaş muamelesi görüyoruz.
Türk vatandaşı olarak tüm haklarımızı yaşadığımızı hissedemiyoruz."
Muhabir: "Siz Yunansınız. Eğer ikinci sınıf vatandaş gibi muamele görüyorsanız neden Yunanistan'a gitmiyorsunuz?"
Patrik: "Çünkü ülkemizi seviyoruz. Burada doğduk. Burada ölmek istiyoruz. 17 yüzyıldan beri olduğu gibi bizim misyonumuzun burası olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizin yetkililerinin neden bu tarihe saygı duymadığını merak ediyorum."
CBS: HRİSTİYANLIK ANADOLU'DA BAŞLADI
Patrik'in sözlerinin daha iyi anlaşılması için İstanbul'dan
Kapadokya'ya giden program ekibi burada, mağaralar içindeki ilk kiliselerin görüntülerini gösteriyor. Rehber Sevim Karabıyık'ın 4 İncil'in Anadolu'da yazıldığı ve 3 havarinin de yine buradan dünyaya yayıldığı yönündeki sözlerine vurgu yapılan programda, Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde ilk inananların baskı ve zulümden kaçmak için Kapadokya bölgesine geldiği ve yüzlerce kilise inşa ettiği anlatılıyor. Programda ayrıca aslında Hıristiyanlığın sistemli bir
inanç olarak Anadolu'da başladığı ve bunun birçok Hıristiyan tarafından bilinmediğinin altı çiziliyor.
CBS: HZ. MUHAMMED'İN HOŞGÖRÜ MESAJI TÜRKLER TARAFINDAN ALINMAMIŞ
Daha sonra Mısır'daki Sina Çölü'nde bulunan başka bir Ortodoks manastıra giden program ekibi, Hz.
Muhammed (s.a.s) tarafından söz konusu manastıra gönderildiği belirtilen bir mektubu gösteriyor. Mektupta Hz. Muhammed'in manastır cemaatine koruma ve din özgürlüğü önerdiği belirtilerek, şöyle deniliyor: "Sonra
patrik bizi 21. yüzyıl ve Türkiye'ye, kendi arka bahçesine geri getirdi. Bizi fayton üzerinde eski İstanbul adasında polis eskortuyla bir geziye çıkardı. Patrik, bize Muhammed Peygamber'in hoşgörü mesajının Türk yetkilileri tarafından alınmadığını göstermek istedi. Onun en önemli örneği Heybeliada Ruhban
Okulu. Boş ve terk edilmiş. Ne
papaz var ne de cemaat. Okul, özel yüksek eğitimi yasaklayan karardan sonra Türk yetkililer tarafından kapatıldı. Bu 1971 yılındaydı."
Ardından Partik'in, "Çok yazık ve utanç verici. Bu tür bir okulu sebepsiz yere kapalı ve kullanılmaz tutmak suçtur. (Peki) Neden?" şeklindeki sözlerine yer veriliyor. Programda sonuç olarak kilisenin yeni papazlar yetiştiremediği, yeni patriklerin Türk yasalarına göre Türkiye'de doğması gerektiği anlatılarak, bunun Roma'da Kardinal Okulu'nun kapatılması gibi bir şey olduğu yorumunda bulunuluyor.
Bir zamanlar yüz öğrencinin bulunduğu okulun koridorlarının şimdi ıssız olduğu, kütüphanesinin değerli el yazması koleksiyonuna el sürülmediği belirtilerek, "Sınıflar sanki öğrenciler henüz şimdi evlerine gitmiş gibi duruyor, 38 yıl önce değil." deniliyor.
"İNSANLIK ONURUNU RENCİDE EDİYOR"
Ardından Partik'in "Bu okul barış, birlik ve sevgi telkininde bulunan insanları hazırladı. Şimdi bu imkan verilmiyor. İnsanlık onuru rencide ediliyor." dediği görülüyor. Programda, Patrik'in sadece insanlık onurunun değil aynı zamanda kendisinin de rencide edildiği zira kendisinin de burada okuduğunu söylediği belirtilerek, Patrik'in Türkiye'de doğduğu, Türk ordusunda görev yaptığı, 1991 yılında da 'Ekümenik Patrik' seçildiği anlatılıyor. Ancak Türkiye'nin onun Ekümenikliğini tanımadığı vurgulanarak, Türk yetkililerince Patrik'in sadece yerel bir başpapaz gibi algılandığı iddia ediliyor.
"ÇARMIHA GERİLSEK DE BURADAYIZ"
Programın sonunda ise muhabir ve Patrik arasında şöyle bir
diyalog yaşanıyor:
Patrik: Başbakan'ı ziyaret ettim, sorunlarımızı dile getirdim ve 'Neden' diye sordum,
yardım istedim.
Muhabir: Cevap aldınız mı?
Patrik: Asla
Muhabir: Bazen cemaatin silinip yok edileceğinden korkuyor musunuz?"
Patrik: Tam olarak değil. Hayatta kaldık. Mucizelere inanırız. Burası (İstanbul)
Kudüs'ün uzantısı. Bizim için kutsal ve aziz topraklara (Kudüs) eş değerde. Zaman zaman çarmıha gerilsek bile, burada kalmayı
tercih ediyoruz. İncil'de yazıldığı gibi sadece İsa'ya inanmak değil, onun için acı çekmek de bize bildirildi, verildi.
Muhabir: Siz 'Zaman zaman çarmıha gerilsek bile' dediniz.
Patrik: Evet, çünkü biz İsa'nın yeniden dirilmesine inanıyoruz. Çarmıha gerildikten sonra yeniden dirilme gelir.
Muhabir: Siz de kişisel olarak zaman zaman çarmıha gerildiğinizi hissediyor musunuz?
Patrik: Evet, Hissediyorum
Programda Patrik Bartholomeos'un CBS muhabirine patrikhanede mülakat verdiği ve Heybeliada
Ruhban Okulu'nu muhabirle birlikte gezdiği görülüyor. Bartholomeos'un avukatı Kezban Hatemi, yapılan mülakatın bir
röportaj olmadığını, 'Muhabir gelmiş dayamış mikrofonu." sözleriyle savunmuştu.
(CİHAN)