Bugün gazetesinin haberine göre, Hrant Dink cinayetini Cemaat’in üzerine yıkmayı planladığı öne sürülen savcılığın cinayetle ilgili şok bir belgeyi gizlediği ortaya çıktı. Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç’in, Trabzon’da görevliyken İstanbul Emniyeti’ne gönderdiği istihbarat notunda yanlış yönlendirme yaparak cinayetin engellenmesini önlediği iddia edildi.
CİNAYETİ CEMAAT'E YIKMA İSTEĞİ
Şok belgenin Dink soruşturmasını yürüten savcının önünde olduğu ancak buna rağmen Dinç hakkında işlem yapılmadığı kaydedildi. Dinç’in Trabzon’da amiri olan dönemin Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek’ten bilgileri gizlediği ileri sürüldü. Savcılığın, sorumluluğu olmamasına rağmen Akyürek’i tutuklatarak Dink cinayetini Cemaat’in üzerine yıkmayı planladığı iddia edildi.
2006’DA İSTANBUL’A İLETTİ
İstanbul Emniyeti’nin bir sonuca ulaşmasını engelleyerek 19 Şubat 2007’de işlenen cinayetin önünü açan belgenin nasıl hazırlandığı gün yüzüne çıktı. Trabzon Emniyeti, Dink’in Yasin Hayal tarafından öldürüleceği bilgisini 2006 Şubat’ında İstanbul’a iletti. Koordinasyonu da Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı sağladı. Engin Dinç tarafından 17 Şubat 2006’da yani cinayetten yaklaşık 11 ay önce gönderilen yazıda Yasin Hayal’in İstanbul’a geldiğinde Sarıgazi ilçesinde fırında çalışan ağbeyi Osman Hayal’in yanında kalacağı notu kesin ifadelerle yazıldı. Dinç’in gönderdiği yazıda tam olarak şu ifadeler yer aldı:
‘AĞABEYİNİN YANINA GİDECEK’
YİE’den (Yardımcı İstihbarat Elemanı) alınan bilgilerden “Bahse konu şahsın çevresinde bulunan arkadaşlarına Ermeniler’e karşı büyük bir kin beslediğini ve önümüzdeki günlerede İstanbul ilinde ses getirecek bir eylem yapmayı planladığını, hedef olarak da Türkler’i ve Türkiye Cumhuriyeti’ni karalayıcı faaliyetlerde bulunduğu gerekçesiyle AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink (İDP:3248124) isimli şahsı seçtiğini, maddi imkan sağlandığı takdirde bahse konu eylemi gerçekleştirmek için İstanbul iline gideceğini ve Sarıgazi ilçesinde bir fırında çalıştığı bilinen Osman Hayal’in yanında kalacağını” söylediği öğrenilmiştir.
"EYLEM İHTİMALİ ZAYIF" DENİLEREK EKİPLER GERİ ÇEKİLDİ
İstanbul Emniyeti, Dinç’in gönderdiği yazı üzerine belirtilen adres civarında teknik ve fiziki inceleme yaptı. Belirtilen adres civarında Osman Hayal diye bir şahsın izine rastlanmadı. Bunun üzerine eylemin gerçekleşme ihtimali zayıf görülerek ekipler geri çekildi. Ancak Erhan Tuncel’i makam odasında ağırlayacak kadar olayı yakından takip eden Dinç’in, o dönem amiri olan Ramazan Akyürek’i ve diğer illeri yanlış yönlendirdiği, istediği kadar bilgiyi istediği oranda paylaştığı öne sürüldü. Dinç, 17 Şubat 2006 tarihli yazısında hem Akyürek’e hem de İstanbul’a “Yasin Hayal’in ağabeyi Osman Hayal İstanbul’da” diyor. Polis Hayal’i bulamıyor. Dinç’in İstanbul’a yazıyı göndermesinden 4 gün önce yani 13 Şubat 2006’da Hayal, başka bir şahısla telefon görüşmesinde ağabeyin Trabzon’da olduğunu, Sarıgazi’den döndüğünü belirtiyor. Bu görüşme mahkeme tarafından dinleniyor ve kayda alınıyor. Yani Dinç, yasal telefon dinlemesinden Trabzon’da olduğunu bildiği Osman Hayal’in İstanbul’da olduğu yönünde yazı yazarak İstanbul Emniyeti’nin bir sonuca ulaşmasını engelliyor.
KASTEN GÖREVİ İHMAL
Osman Hayal’in Trabzon’da olduğunu belirten görüşmeden 4 gün sonra, Osman Hayal İstanbul’da diyen Dinç’in “Kasten görevi ihmal ve kasıt davranışı’ işlediği belirtiliyor. Böyle bir yanlışın İstanbul’un ve İsihbarat Daire Başkanlığı’nın inancını zayıflatacağına dikkat çekilirken, bu tapeden dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürü’ne ve İstanbul Emniyeti’ne haber verilmediği belirtiliyor.
DİNÇ, HAYAL DETAYINI GİZLEDİ
Ortada çok ciddi kasıt olduğu kaydedilirken, hem teknik hem de fiziki takibi hassasiyetle sürdürdüğünü ısrarla ifade eden Engin Dinç’in, Osman Hayal detayını kimseye söylemediği ve üstlerinden gizlediği belirtildi. Savcının da bunu bildiği aktarıldı. Tüm soruşturma dosyasını sil baştan değiştiren bir detayın kasten görülmek istenmediği kaydediliyor.
‘GRUBA SIZMAYI BAŞARDIK’
Dinç, 22 Temmuz 2007 tarihinde cinayetle ilgili verdiği ifadesinde “Ben ve birlikte görev yaptığımız mesai arkadaşlarımın iyi bir istihbarat çalışması yaparak adı geçen grubun içine sızmayı başarmış, olası bir eylemle ilgili gerekli istihbarat olay gerçekleştirmeden çok önce elde ederek ilgili birimlere aktarmış ve istihbarat çarkı olarak adlandırılan sürecin her aşaması ile ilgili görevimizi eksiksiz bir şekilde yerine getirmiş olduğumuza inanıyorum” demişti.
