Dışişleri Bakanlığından yapılan hükümet açıklamasında, ''
Temsilciler Meclisinin bir komitesinin nesillerdir özenle geliştirilmiş bir stratejik ortaklığı ve bu meyanda dost ve müttefik bir
ülkeyle ilişkileri, fevkalade hassas bir dönemde zora sokacak olan bu tasarıyı bu şekilde ileriye götürmesinin sorumsuzca bir davranış olduğu'' belirtildi.
ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nin 10
Ekim 2007 tarihinde gerçekleştirdiği oturumunda,
Osmanlı İmparatorluğunun işgal güçleriyle
işbirliği yaptığı için
Ermeni tebasının bir bölümüne yönelik olarak 1915 yılında aldığı tehcir kararını ''soykırım'' olarak niteleyen 106 sayılı karar tasarısını 21 oya karşı 27 oyla kabul ettiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''1915 olaylarının niteliği halen tartışılmaktadır. Birçok tanınmış uluslararası tarihçi bu döneme yayılan tehcir uygulamasını Ermeni iddialarının aksine
Birinci Dünya Savaşı şartlarında alınmış bir harp dönemi güvenlik tedbiri olarak değerlendirmektedir.
Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesinin bilhassa Türk ve Ermeni ortak tarihini ilgilendiren bu konuda tarihi çarpıtan şekilde yeniden yazmak gibi bir görev ve işlevinin bulunmadığı açıktır. Parlamentoların görevi halklar arasındaki ilişkilerin daha da iyiye götürülmesini sağlamak, tarihe değil geleceğe bakmaktır. Ülkemiz yıllardır tarihin
tartışmalı dönemlerinin yasama organları tarafından değil, tarihçiler tarafından değerlendirilmesi gerektiğini savunagelmektedir. 2005 yılında
Ermenistan'a ortak tarihimizin tartışmalı bölümlerinin Türk, Ermeni ve gerekirse üçüncü ülkelerin tarihçilerince doğruluğu tartışma götürmeyen
arşiv belgeleri üzerinde incelenmesi yönünde yaptığımız
çağrı da, ülkemiz tarafından bugüne kadar yürütülmekte olan bu anlayışın bir tezahürüdür. Ermenistan tarafından halen olumlu
yanıt verilmeyen ve iki ülke arasındaki 1915 olaylarına dair anlayış farkının samimi ve açık bir
diyalog yoluyla giderilmesini öngören önerimiz halen masadayken, böyle bir karar tasarısının özellikle müttefikimiz ABD'nin Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesinden geçmesi büyük bir talihsizlik olmuştur.
Ermenistan'ın bu samimi önerimizi kabul etmek yerine gerek perde arkasından, gerek son zamanlarda açıkça tasarının kabulüne yönelik maksatlı bir
gündem izlemiş olması ayrıca not edilmiştir.''
''
Hükümetimiz alınan bu kararı esefle karşılamakta ve kınamaktadır'' ifadesine yer verilen açıklamada, Türk ulusunun tarihte hiçbir zaman işlemediği bir suçla itham edilmesinin kabulünün mümkün olmadığı vurgulandı.
Açıklamada, tasarının Komitede onaylanması sürecinde en üst düzeyde ABD yönetimi ile ABD'de çok sayıda önemli, deneyimli ve bilinçli şahsiyetin yoğun bir biçimde tasarı karşısında tutum aldığına ve bu yönde girişimlerde bulunduğuna dikkat çekilerek, ''Buna karşın, tasarının Komitede yine de oylanmış ve kabul edilmiş olması, tasarı lehinde oy kullananları ve onlara bu yönde telkinlerde bulunanları tarih önünde sorumlu kılacaktır'' denildi.
Hükümet açıklaması şöyle devam etti:
''Temsilciler Meclisinin bir komitesinin nesillerdir özenle geliştirilmiş bir stratejik ortaklığı ve bu meyanda dost ve müttefik bir ülkeyle ilişkileri, fevkalade hassas bir dönemde zora sokacak olan bu tasarıyı bu şekilde ileriye götürmesi sorumsuzca bir davranıştır.
Temsilciler Meclisinin tasarıyı bulunduğu noktadan daha ileriye götürmemek konusunda sağduyulu davranacağını hala
ümit etmekteyiz. Bu noktada tüm Temsilciler Meclisi üyelerine ve özellikle de Temsilciler Meclisi Başkanına tarih önünde düşen sorumluluk açıktır.
Kararın Temsilciler Meclisi Genel Kurulunda kabul görmemesi için her türlü çaba gösterilecektir''
AA