Entegrasyon Komisyonu'na davet edilen
Hollanda bakanlar,
Gülen Hareketi'nin uyuma karşı bir hareket olmadığını savundu ve bu hareketin özünde radikalleşmenin olmadığının altı çizdi.
Bakanlar, Gülen hareketinin uyuma karşı bir hareket olmadığını savunarak özünde radikalleşmenin olmadığının altını çizdi.
Hollanda hükümeti, dört siyasi partinin daha önce verdiği bir
soru önergesine altı farklı
bakanlık adına
cevap vermişti.
Hükümet, ne Gülen hareketinin ne de bu harekete sempati duyan Türk kuruluşlarının uyumu engelleyen herhangi bir çalışmalarının olmadığını belirtmişti. Hükümetin bu cevabını yeterli bulmayan özellikle Sosyalist ve Liberal Parti sözcüleri,
komisyon toplantısına iki farklı bakanı çağırarak bu konuyu detaylı görüştü.
Komisyon üyelerinin farklı sorularına cevap veren Hollanda Entegrasyon Bakanı Eberhard Van der Laan, "Tartışmaya öncelikle bazı doğru saptamalarla başlamak lazım. Genel manada bu hareketi
analiz ettiğimizde karşımıza barışçıl,
diyalog ağırlıklı,
İslam ile modernizmin bir arada olacağına inanan, farklı alanlarda aktif ama hiyerarşik veya merkezi bir yapısı olmayan bir hareket veya düşünce tarzı çıkıyor'' dedi. Bir hareket olarak bahsetmektense birbirinden bağımsız kuruluşların olduğunu söylemenin daha doğru olacağını kaydeden Hollandalı bakan, "Haliyle bu yapıya eleştirisi olan veya bu yapının farklı emellerinin olduğunu iddia edenler de var. Bu karşıt fikirleri savunanlar bu hareketin üyelerinin kendi içlerinde farklı ancak dışa dönük farklı bir tavır sergilediklerini de iddia ediyorlar. Oysa biz Hollanda'da adı geçen bu kuruluşlara baktığımızda bu kuruluşlar kendilerinin tamamıyla uyum ağırlıklı çalışmalar yaptıklarını söylüyor. Hatta Cosmicus Koleji'nin Hollandalı velilerinden aldığım bir mektupta da bu konu desteklenmekte ve farklı bir uygulamanın okullarında olmadığı belirtiliyor." dedi.
Bakan Van der Laan, farklı seslerin çıkması bizim için bu konunun ciddi ve ivedilikle ele alınması ve akabinde adı geçen kuruluşları zan altında bırakmadan ama bütün şüpheleri de bertaraf edecek şekilde ele alınmasını gerektirdiğini kaydetti. Van der Laan, "Biz de komisyonunuzun isteği doğrultusunda özellikle adı geçen yurtlarda verilen eğitim veya rehberliğin uyuma olan katkısını tekrardan ele alıp sizi bu konuda bilgilendirebiliriz. Bazı komisyon üyelerinin ve bu harekete
muhalif olanların şüphelerini giderme adına verdiğim bu sözü yanlış algılama veya adı geçen diğer kuruluşlara yönelik zan oluşturma veya farklı yargılama ortamı oluşturma kesinlikle söz konusu değil ve olmamalı'' şeklinde konuştu.
Hollanda İçişleri Bakanı
Guus Ter Horst ise, "Geçmiş aylarda hükümete sunulan soru önergelerinden sonra özellikle adı geçen kuruluşlara yönelik yapılan istihbarat çalışmalarda ne adı geçen kuruluşların ne de genel olarak Gülen hareketinin entegrasyonu engelleyen herhangi bir çalışmasının olmadığı sonucu çıkmıştır. Nasıl ve hangi ortamda söylendiği bilinmeyen ve başka bir
ülke bağlamında kullanılan söylemlerle Hollanda'da bir yargıya varmak doğru değildir'' dedi. Gülen hareketinde radikalleşmenin olmadığını ifade eden Hollanda İçişleri Bakanı sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu hareketin özünde radikalleşme, güven ortamını sarsacak hareketler, şiddet ve hele hele
terör eğilimi kesinlikle yok." Özellikle bazı muhaliflerin iddialarının aksine İçişleri Bakanı Ter Hors, bu hareketin paralel toplumlar oluşturma, toplumun bir kesimini izole etme, ayırma veya kanunsuzluk gibi bir hedefinin olmadığının altını çizdi.
Daha önce de Rotterdam Belediyesi'nde aşırı sağcı Leefbaar Rotterdam Partisi belediye yönetimine benzer soru önergesi vermişti. Her seferinde aylar süren bir süreçten sonra belediye ve diğer
siyasi partiler, hem Gülen hareketinin hem de diğer Türk kuruluşların gereksiz ve yersiz yere zan altında bırakıldıkları ve haksız yere suçlandıkları sonucuna varmıştı. (CİHAN)