Aynı zamanda Türk Haber-Sen Denizli şube sekreteri olan Balta, sendikanın konferans salonunda konu hakkında bir
basın toplantısı düzenledi.
Oğlunun tutuklandığını öğrendiği 8
Mart 2009 tarihinde avukatı Mustafa Dokumacı'yla birlikte
Kayseri'ye gittiklerini belirten Mesut Balta, ne kendisini ne de avukatını oğluyla görüştürmediklerini hatırlattı. Balta, "Tutuklamayla ilgili de hiçbir bilgi vermediler. Avukatım, vekâletnamesi olmasına rağmen
sorgulamada bulunamadı. Oğluma yapılan hukuk dışı uygulamalar sebebiyle İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin ve hukukun nasıl katledildiğini bizzat yaşadım." dedi Mesut Balta, oğluyla, 15 Mart 2009 tarihinde kışlasında, nizamiyede 4 saat bekletildikten sonra 20 dakika görüşebildiğini anlattı. Şunları söyledi: "O görüşmede bana verdiği tepkiler ve davranışlarında birçok gariplik hissettim. Oğlumu tanıyamadım. Nizamiye
nöbetçi amirliğine hemen dilekçe vererek,
akıl sağlığıyla ilgili üniversite hastanesinden
sağlık raporu alınmasını talep ettim. Bu konuyla ilgili hiçbir bilgi verilmedi. Oğlum, Melikgazi İlçe Jandarma Karakolu'na götürülerek, kendilerini
JİTEM elemanı olarak tanıtanlar tarafından tehdit ve korkutmayla ifadelerinin alındığını, karakolda ve çalıştığı birimdeki ifadelerinde bulunan
emekli Albay Güral Doğan'ın, kendisinin 'hipnozcu' olduğunu söylediğini defalarca tekrarlamıştır."
3 sanıklı
iddianame 7 AYDIR HAZIRLANAMADI
Mesut Balta, Güral Doğan, askerî savcı Hava Albay Dr. Ahmet Zeki
Üçok ve Hava
Tümgeneral Rıdvan Ulugüler hakkında Kayseri
Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulunduklarını hatırlattı. Mesut Balta, "Kayseri 2. Ağır
Ceza Mahkemesi'nin dosyasında, her şeyi
itiraf eden ve sorguya katıldığını söylediğinin tespiti açık olan Güral Doğan ve askerî savcı Ahmet
Zeki Üçok'un insanlığı ve hukuku katlettiği açık seçik belliyken, 7 ay geçmesine rağmen oğlum hakkında halen bir iddianame hazırlanmamıştır.
Tutukluluk hali devam etmektedir." ifadelerini kullandı.