Danıştay'daki saldırının faili
Alparslan Arslan emniyetteki ve savcılıktaki sorgusunda
Cumhuriyet gazetesi ve Danıştay'a yönelik saldırıları kendi penceresinden anlattı, ancak en kritik sorularda sustu. Türban kararı veren Danıştay İkinci Dairesi yelerine, "kutsallarıma saygısızlık yapıldı" diyerek kurşun yağdıran
Alparslan Arslan verdiği ifadelerde saldırıyı nasıl gerçekleştirdiğini tüm detaylarıyla anlattı. Arslan, Danıştay saldırısından önce Cumhuriyet gazetesine
bomba attığını da
itiraf etti, ancak baskında kullanılan silahları kimden aldığını söylemedi. İfadelerinde bir
örgüt bağı olmadığının altını özellikle çizen Arslan, eylemleri
doğal refleks gereği bireysel olarak planladığı söyledi. Ancak Arslan, tüm ısrarlara rağmen bazı sorularda sessiz kalmayı
tercih etti.
Arslan'ın ısrarla sustuğu sorular neydi?
Soruşturma sırasında Arslan'a silahları nereden aldığı sorusu yöneltildi. Arslan, silahları ve bombaları
İstanbul Maltepe'de tanımadığı birinden aldığını söyledi, kimsenin aracı olmadığını ifade etti. Arslan, "Danıştay'daki olayda kullanılan ve araçta bulunan ikisi '
Glock' üç tabancayı gerçekten tanımadığım kişilerden İstanbul Maltepe'de para karşılığı aldım. Buradaki aracıların ismini söylemek istemiyorum. Buradaki aracılar bomba ve silahları benim ne maksatla aldığımı bilmiyor" diye ifade verdi.
Arslan, eski asker
Muzaffer Tekin ile bağlantısını ise "birkaç kez görüştük. Samimi değiliz" diye açıkladı. Arslan, "bu
soruşturmada adı geçen
Muzaffer Tekin isimli şahısla tanışıklığım olmamakla bir samimiyetim de yoktur. Toplam üç dört kez bugüne kadar görüştük. Bu olayla ilgisi yoktur. Bu olayı ben kendim refleks olarak yaptım" dedi.
Olayı arkasında başkaları var mı?
Sorguda Arslan'a kendisinin İslami çizgide olmasına karşın Tekin'in sol görüşlü olduğu, nasıl biraraya geldikleri soruldu. Arslan, birkaç kez görüştük dedim ya" diyerek yine sustu.Arslan olayın arkasında başkalarının bulunup bulunmadığına ilişkin sorularda da tavrını değiştirmedi. Arslan, İslami çizgide olan her insanın kutsallarına saygısızlığa tepki vereceğini savundu.Arslan, bu konudaki ifadesinde, "kesinlikle bahsettiğim eylemlerle ilgili olaylar yasadışı bir örgüt işi değildir. Kesinlikle bu devlet, bu
ülke, bu vatan, bu
bayrak benim bayrağımdır. Sonsuza kadar da böyle olacaktır" diye konuştu. Bu arada Arslan'ın Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırıyı para karşılığı yaptırdığı Tekin Irşi'nin vadedilen para verilmeyince polise gidip bütün bildiklerini anlatacağını söylediği ortaya çıktı.
Vatansever Kuvvetler Derneği
Danıştay'daki silahlı saldırının ardından dikkatler Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi Derneği'ne yöneldi.Bunun nedeni tetiği çeken Alpaslan Arslan'ın arabasında derneğin bir kartvizitinin bulunduğu iddiası. Dernek Başkanı
Taner Ünal saldırıyla bir ilişkileri bulunmadığını, Alparslan Arslan'ın üyeleri olmadığını açıkladı. Gözaltındaki eski
subay Muzaffer Tekin'le de bir ilişkisi olmadığını söyleyen Ünal, "Muzaffer Tekin'in iki kez gördüm. Tesadüfen. Türkeli dergisinde yazdığını ispatlayın dergiyi kapatırım. Alparslan Arslan üyemiz değil ama olsa idi suçu biz mi işlemiş olurduk?" diyerek iddiaları reddetti. Danıştay'daki saldırının ardından hem tetiği çeken Alparslan Arslan'ın hem de olayın
kilit isimlerinden Muzaffer Tekin'in
dernek ile ilişkili olduğu iddia edildi. Ünal, derneğin finansmanı ile ilgili soruları da yanıtladı. Bugüne kadar 1.5 milyon dolar harcandığını, bu paranın kendileri tarafından karşılandığını söyledi. Herhangi bir kuruluştan ya da ülkeden
yardım almadıklarının altını çizen Ünal, Danıştay saldırısının dış ülkelerde planlandığını da savundu.
CNN TÜRK