Safra kanalında
tümör teşhisiyle uzun süredir
Memorial Hastanesi'nde
tedavi gören ünlü yönetmen
Halit Refiğ 75 yaşında hayatını kaybetti. Refiğ'in bu sabah 08.20'de hayata gözlerini yumduğu öğrenildi.
Memorial Hastanesi'nde 28
Ağustos 2009 tarihinden beri tedavi gören Refiğ, dün gece itibariyle fenalaşarak yoğun bakıma kaldırıldı. Yoğun bakımda yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Refiğ'in sabah 08.20 sıralarında hayata gözlerini yumdu. Refiğ'in cenazesinin bu
akşama kadar hastanede kalacağı ve ailenin taziyeleri burada kabul edeceği öğrenildi.
Salı Günü ebediyete uğurlanacak
Usta yönetmen Halit Refiğ'in ölümüyle ilgili Memorial Hastanesi doktoru Koray Acarlı, sanatçının eşi Güler Refiğ ve yakını gazeteci
Can Ataklı tarafından
basın açıklaması düzenlendi.
Güler Refiğ, Memorial Hastanesi ekibine desteğinden ve ilgisinden ötürü teşekkür ederken Halit Refiğ'in hayatında hiç görmediği ilgiyi hastanede gördüğünü söyledi.
Can Ataklı ise Refiğ'in cenaze töreniyle ilgili bilgi verdi. Ataklı, usta yönetmenin naaşının salı günü
Zincirlikuyu Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceğini söyledi. Ataklı, Refiğ'in çok sevdiği eğitimci Adnan Saygun'un yakınına gömülmesini istediklerini bununla ilgili
Kültür ve
Turizm Bakanı Ertuğurul
Günay'la da görüştüklerini belirtti. Ataklı, Refiğ'in çok sayıda seveninin olması nedeniyle cenaze için salı gününü belirlediklerini söyledi.
Kültür Ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, yönetmen Halit Refiğ'in Türk
Sinemasının büyük yönetmenlerinden biri olduğunu söyledi. Refiğ'in yaşamını yitirdiği hastaneye gelen ve yakınlarına
başsağlığı dileyen Bakkan Günay Refiğ için, "
Tarih bilinci olan bir düşünce insanıydı.
Ulusal sinema üzerine kafa yormuş bir yazardı.
Yücel Çakmaklı'dan sonra tarih bilinci gelişmiş içinde ikinci bir yönetmeni kaybetmiş oluyoruz. Unutulmaz filmlere
imza attı.Sinemanın büyük yönetmenlerinden biriydi. Benim dostumtu.Geçtiğimiz yaz, Sapanca'da onun adına düzenlenen törene katıldım, iyiki de katıldım" şeklinde konuştu.
Can Ataklı, kötü haberi beklediklerini söyledi. Halit Refiğ'in ağırlaştığı haberini alır almaz hastaneye geldiği öğrenilen gazeteci yakını Can Ataklı, gazetecilerin sorusu üzerine kısa bir açıklama yaptı.
Can Ataklı, hastaneye girişi sırasında yaptığı kısa açıklamada şunları söyledi: "Birkaç aydır tedavi görüyordu. Son 10 gündür durumu ağırlaştı. Bu haberi bekliyorduk. Saat 4'te aradılar. Durumunun iyice ağırlaştığını söylediler. 7:30 sularında hayatını kaybettiğini öğrendik. Başımız sağolsun."
* * *
Bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden ünlü yönetmen Halit Refiğ, 46. Uluslararası
Antalya Altın Portakal
Film Festivali'nde anılacak.
Türk sinemasına çok önemli filmlerle damgasını vuran, tedavi gördüğü hastanede bu sabah
vefat eden yönetmen Halit Refiğ için Antalya
Altın Portakal Film Festivali kapsamında
anma programı düzenlenecek.
Festival etkinliklerinin gerçekleştirileceği tüm mekanlarda Halit Refiğ için köşe oluşturulacak.
Altın Portakal Film Festivali Genel
Sanat Yönetmeni Vecdi Sayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Antalya'da ünlü yönetmenin ölümüyle kendisinin ve sanatçıların büyük şok yaşadığını belirterek, ''Türk sinemasının pek çok insanı burada. Acı haber nedeniyle herkes çok üzgün. Festival yönetimi olarak yönetmenimizi en iyi şekilde anmaya çalışacağız'' dedi.
Vecdi Sayar, Türk sinemasında 1960'lı yıllarda yeni, farklı bir çıkış yaparak film eleştirmenliğinden yönetmenliğe geçen Halit Refiğ'in eserleriyle ''sinema sadece bir zanaat değil düşünce platformudur'' anlayışını ortaya koyduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
''Halit Refiğ, o yıllarda savlarıyla çok tartışıldı. Refiğ, sinema adamı olmanın yanı sıra çok önemli bir kuramcıdır. Refiğ'in savları, karşı çıkanlar olsa da Türk sinemasına fikir tartışması getirmesi açısından çok önemlidir. Yönetmenin tezleri ve kuramları Türk sinemasında bundan sonra da her zaman değerlendirilecektir.''
-KORTEJDE FOTOĞRAFLARI TAŞINACAK-
Refiğ'in kaybını acı bir tesadüfle Altın Portakal Film Festivali'nde yaşadıklarını, bu kaybı
festival süresince düzenlenecek anma programlarıyla Antalyalılarla paylaşmayı amaçladıklarını ifade eden Sayar, ilk anma töreninin bugün festivalin geleneksel kortejinden önce yapılacağını, kortejde de sanatçının fotoğraflarının taşınacağını bildirdi.
Halit Refiğ'in 1964 yılında ilk Altın Portakal Ödülü'nü kazanan yönetmen olduğunu,
ödülü kazandığı ''Gurbet Kuşları'' ile diğer filmlerinin bazı oyuncularının da festival dolayısıyla Antalya'da bulunduğu belirten Sayar, Gurbet Kuşları adlı filminin özel gösteriminin salı günü anma töreninin ardından yapılacağını söyledi.
Halit Refiğ'in filmlerinde oynayan Müjde Ar'ın dün gece festivalin açılış töreninde kendisine gözü
yaşlı şekilde, ''Halit ağabey gidiyor'' dediğini belirten Sayar, Refiğ'in bundan sonraki festivallerde de anılacağını kaydetti.
Öte yandan, Halit Refiğ'in filmlerinde başrol oynayan ve Antalya'da bulunan Tanju Gürsu, Süleyman Turan, Engin Çağlar ve Müjde Ar gibi birçok ünlü sanatçının da salı günü yapılacak cenaze töreni için İstanbul'a gitmeye hazırlandığı öğrenildi.
HALİT REFİĞ KİMDİR?
1934'te İzmir'de dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Şişli Terakki Lisesinde tamamladı. Robert
Kolej Mühendislik Bölümü'nde okudu.
Okul bittikten sonra askerliğini yedek
subay olarak Kore'de yaptı. Bu sırada amatörce 8mm filmler çekti.
1956'da, Nijat Özön ile birlikte yayınladıkları "Sinema", "Kim" isimli dergilerde, "Yeni
Sabah" ve "Akşam" gazetelerinde sinema eleştirileri yazdı. Atıf Yılmaz'ın "Yaşamak Hakkımdır" isimli filmin asistanlığını yaparak sinema alanındaki ilk çalışmasını gerçekleştirdi.
1960'ta ilk film olan "Yasak Aşk"ı çekti. 1963'te Şehirdeki Yabancı, 1964'te Gurbet Kuşları, Haremde Dört
Kadın, Bir Türk'e
Gönül Verdim filmlerini çekti ve bu filmlerle
Moskova,
Yeni Delhi ve Sorrento Film Festivallerinde çeşitli ödüller kazandı. 1964 yılında Gurbet Kuşları ile Antalya Altın Portakal Film Festivalinde En İyi Yönetmen Ödülünü aldı.
70'li yıllarda Türk sinemasının bunalıma girmesiyle
Televizyon filmlerine yöneldi. 1974'de Türkiye'de ilk defa İDGSA Film Arşivi tarafından başlatılan eğitim çalışmalarına katıldı ve Sinema Kursları'nda öğretmen olarak görev aldı. 1975'den itibaren İDGSA Sinema-TV Enstitüsü'nde Öğretim Görevlisi olarak çalışmaya başladı.
1975'te TRT Kurumu adına çektiği "Aşk-ı Memnu" ile TV dizilerine öncü oldu ve dikkatleri üzerine çekti. TRT'de
danışman kurulunda görev aldı. TRT Kurumu adına 1981 yılında gerçekleştirdiği Kemal Tahir'in aynı adlı romanından uyarladığı "Yorgun Savaşçı" adlı filmin yakıldığı ilan edildi. Bu film, 1993'te televizyonlarda gösterildi.
1976 'da ABD'de Wisconsin Üniversitesi'nde, 1984 yılında
Ohio Denison Üniversitesi'nde eğitim çalışmalarına katıldı. Öğrencileri ile birlikte "The Intercessors", "In the Wilderness" adlı filmleri gerçekleştirdi. Olgunluk döneminde daha çok düşünsel yanı ağır basan ürünler verdi. "Teyzem", "Hanım", Karılar Koğuşu, "İki Yabancı", "Köpekler Adası" gibi filmleriyle
yurt içinde ve dışında birçok ödül kazandı. Yurt dışındaki festivallerde filmleri için özel bölümler ayrıldı, çeşitli konferans,
seminer v.b. toplantılara konuşmacı olarak katıldı. Yaşamı ve filmleri üzerine detaylı söyleşilerin yer aldığı "Düşlerden Düşüncelere adlı bir kitap vardır (İbrahim Türk, Kabalcı yayınları, 2001).