TBMM Genel Kurulunda görüşülen
Yargıtay ve Danıştay'da yeni daireler kurulmasını öngören
yasa tasarısı üzerinde milletvekillerinin sorularını
yanıtlayan
Ergin, hakim ve savcı sayısının 12 bin küsur olduğunu ifade ederek, bunlar arasında 841'inin askerliğini yapmadığını, 144'ünün halen askerlikte bulunduğunu kaydetti.
Ergin, 794
aday içerisinde de 501'inin askerliğini yapmadığını, 42'sinin de askerde olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
''
Askerlik görevini yapmamış ve halen yapmakta olan bin 500 civarında hakim, savcı ve aday toplamı var. Elbette ki bunlar bir şekilde askerlik görevinden muaf tutulabilir ise şu anda hakim savcı sıkıntımızı aşma noktasında önemli bir katkı sağlar. Ancak, polislerle ilgili yasa geçtikten sonra hakim ve savcılara ilişkin böyle bir ihtiyacın dile getirilmesi, beraberinde hemen diğer meslek gruplarının da benzer taleplerini getireceğinden, aynı sıfatta ve derecede eğitim almış farklı görevlerdeki doktor, mühendis, eczacı ihtiyacı söz konusu olabilecektir.
Genelkurmayın kendi ihtiyaçları da değerlendirilmek suretiyle karşılanabilmektedir. Nitekim polislerimize ilişkin değerlendirme, Genelkurmay Başkanlığı,
İçişleri Bakanlığı ve hükumet nezdinde yapılan uzun çalışmalar sonrasında bu noktaya gelebilmiştir. Bu şu anda gündemde olan bir husus değil. Ama ileride zaman ne getirir ne götürür şimdiden bağlayıcı bir şey söylemek istemiyorum.''
Yargıtayda ''bilgi işlem merkezi müdürlüğü'' kurulmasına ilişkin önerge kabul edilirken, buna bağlı olarak kadrolarda da artış yapıldı.
-''DOSYALARLA İLGİLİ DETAY BİLGİ BİZDE YOK''-
CHP Kırklareli
Milletvekili Turgut Dibek, önerge üzerinde konuşurken, CHP'li Hakkı
Suha Okay ve
Önder Sav'ın
Sivas davasında müdahil olanların avukatlığını yaptığını belirterek, ''Sivas Davası utanç davasıdır. Eskiden bir
Adalet Bakanı vardı, sizin de ağa babalarınızdan biri. O davaya milletvekili olarak katılmıştı, 35 kişiyi yakanları savunmuştu.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı da sanıkların avukatıydı'' dedi.
Adalet Bakanı
Sadullah Ergin'in, CMK uyarınca yapılan
tahliyeler konusunda ''sütten çıkmış ak kaşık'' gibi konuştuğunu savunan Dibek, ''Sanki hükumetin hiçbir kusuru yok. Dosya 10 yıl Diyarbakır'da kaldı,
Eylül ayında Yargıtay'a geldi. Siz UYAP'tan görüyorsunuz, kimin ne zaman tahliye olacağını. Niye bu maddenin uygulanması ertelenmedi?'' diye konuştu.
Ergin, Dibek'in eleştirilerine yanıt verirken, Adalet Bakanlığının Yargıtay'da devam eden
dosyalarda hangi sanığın durumunun ne olduğunu bilebilecek konumda olmadığına işaret ederek, ''Bizde sadece ceza evlerinde bulunan hükümlü ve tutukluların ceza evlerine giriş tarihi söz konusu. Dosyalardaki durumları nedir, ne değildir detay bilgi bizde yok. Yargıtay, kendi bilgisayar sisteminden ilk derece
mahkeme hakimlerine bilgi açarken, bakanlığa açmış değil'' dedi.
CHP
Mersin Milletvekili Ali Rıza
Öztürk, Komisyonda tasarı görüşülürken CHP'li üyelerin
istifa ettiğini belirterek, bir grubun tümüyle çekilmesi halinde
komisyonun görevine devam edemeyeceğini ileri sürdü.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın, ''Komisyon Başkanı olarak siyasi sorumluluğu üstlendiğini'' söylemekle neyi kastettiğini anlamadığını belirten Öztürk, ''Bu sözleriyle yeniden seçilememeyi mi yoksa milletvekili listesine girmeyi mi kastetti?'' diye sordu.