Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davanın 16. duruşmasında tutuklu sanık Emre Günaydın'ın babası Mustafa Günaydın, tanık olarak dinlendi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tanık olarak dinlenen Mustafa Günaydın, İnönü Üniversitesinde makine teknikeri olarak çalıştığını, üniversitedeki öğretim üyelerinin ve çalışanların yüzde 70'ini tanıdığını dile getirdi. Mahkeme Heyeti Başkanı Eray Gürtekin'in, ''Malatya'da eviniz olmasına karşılık, oğlunuzu neden yurda yazdırdınız?'' sorusunu yanıtlayan Mustafa Günaydın, şunları söyledi: ''Emre, iki yıl boyunca üniversiteyi kazanamadı. Bana, 'Yurtta Doğanşehirli bir arkadaş var. Orada iyi ders çalışıyorlarmış, yurda yazılabilir miyim?' dedi. O yıl bekli Emre'yi baskı altında tutmazsam üniversiteyi kazanır, diye düşündüm. 2007 yılının başında onu yurda yazdırdım. 1,5 - 2 ay sonra yurt müdürü beni aradı, Emre'nin yurt disiplinine uymadığını, geceleri gürültü yaptığını, ışıkları yaktığını, onu yurttan almam gerektiğini söyledi. Yurttan aldım. Benimle yurttan ve arkadaşlarından hiç konuşmazdı.'' Günaydın, ''Neden çocuklarına banka yolu ile harçlık yatırıyorsun, kendin niye vermiyorsun?'' sorusuna ise ''Büyük oğluma, Emre'ye, kızıma ve eşime hep bu yolla para veririm. Bankada hesap açtım. Maaşımı aldığımda, hepsinin harçlıklarını paylaştırır, bankaya yatırırım. Parayı idareli kullanmayı öğrensinler diye böyle yapıyorum'' yanıtını verdi. ''Oğluna cinayeti neden yaptığını sormadın mı?'' sorusu üzerine de Günaydın, ''Bugün bizim çocuklarımız kandırıldı, başkalarının başına gelsin istemiyorum. 18 yaşına kadar yetiştirdim, şimdi hapiste. Kendisine sordum. 'Hiç kimse yok arkasında baba' dedi, yemin etti. Cevap vermiyor. Ama ben oğlumun böyle bir şey yaptığına inanmıyorum. Kana bakamazdı. Bir güvercin öldü diye, bir hafta yas tuttu'' dedi. Günaydın, ''Olaydan önce Emre'nin davranışlarında şüphelenecek bir durum gözlemlediniz mi?'' sorusuna ''Görmedim. Şimdi ise konuşmuyor, konuya girince kapatıyor, konuyu değiştiriyor. Zaten bir hücrede tek başına kalıyor, bunalıyor, üstüne gitmek istemiyorum'' cevabını verdi. PROF. DR. FATİH HİLMİOĞLU İLE SAMİMİYETİN VAR MI? Mahkeme heyetinin, ''Dönemin İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu ile samimiyetin var mıydı?'' sorusuna Mustafa Günaydın, ''Hayır yoktu, ben orada çalışan bir personeldim, samimiyetim yoktu'' yanıtını verdi. Müdahil avukatların ''Size ya da Emre'ye dışarıdan tehdit geliyor mu?'' sorusunu cevaplandıran Günaydın, ''Olsa bana söyler, söylemedi, Emre'ye, 'bizi düşünme eğer bir tehdit varsa söyle' dedim. Sonra Emre'nin isteği üzerine bana ve aileme koruma tahsis edildi'' dedi. Müdahil avukatların ''Tehlikenin nereden geldiğini tahmin ediyorsunuz'' sorusu üzerine söz alan Emre Günaydın, ''Hüseyin Yelki'ye iftira atmıştım, ondan korktum'' diye konuştu. Emre Günaydın'ın ya da kendisinin bir siyasi parti ile ilişkisi olup olmadığı sorusu üzerine Günaydın, ''Oğlumun bir siyasi parti ile ilişkisi yok. Ama ben eski bir ülkücüyüm'' dedi. Sanık avukatlarından birinin ''Emre kitap okur mu?'' sorusu üzerine Mustafa Günaydın, ''Risalei Nurları okurdu bazen'' dedi. Sanık avukatlarının ''Evde yapılan aralamalarda İncil görüldü'' sorusu üzerine Günaydın, ''Bilmiyorum'' diye konuştu. -EMRE, ZENGİN OLACAĞINI SÖYLÜYORDU' Tanık olarak ifadesine başvurulan Onur Dulkadir de sanıklardan sadece Emre Günaydın'ı ve Abuzer Yıldırım'ı tanıdığını belirtti. Emre Günaydın'la uzaktan akraba da olduğuna değinen Dulkadir, Emre Günaydın'ın dershanede sürekli bir iki aya kadar zengin olacağını söylediğini ifade etti. Söz alan Emre Günaydın, iddaa oynadığı için sürekli zengin olacağından bahsettiğini belirtti. Mahkeme duruşmaya ara verilerek öğleden sonra devam edilmesine karar verdi.