Eroinden ölen lise öğrencisinin
babası, kızıyla birlikte uyuşturucu kullanan gence
yumruk attı. "Evladına vaktinde niye sahip çıkmadın?" diyen hakim, babanın koluna kelepçeyi vurdu.
Uyuşturucu komasında hayatını kaybeden lise öğrencisi Melis Akpınar'ın (16) davası, çocuklarını
ihmal eden ailelerin yaşadığı pişmanlığı gözler önüne serdi. Boşanmış bir ailenin çocuğu olan Melis'in anne ve babası,
mahkemede anlatılanlar karşısında dehşete kapıldı. Baba Remzi Akpınar, Melis'in uyuşturucuyu nerede ve nasıl kullandığını detaylarıyla anlatan
sanık Ömer Can
Yıldırım'a yumruk attı. Bunun üzerine Akpınar'ı azarlayan hakim, "Kızına zamanında sahip çıkman gerekiyordu. O zaman ilgilenmedin, şimdi mahkeme salonunda
adalet arıyorsun." dedi. Ardından da babanın koluna kelepçeyi vurdu.
Hakim, Melis'in annesi Melek
Öztürk'e de sitem etti: "Kızınız bir gün boyunca eve gelmemiş. Hiç merak etmedin mi? Neden polisi aramadın? O güne kadar çocuğun uyuşturucu kullandığını anlamadın mı?"
Anne ve babası 12 yıl önce boşanan Melis, üvey babasıyla birlikte yaşıyordu. Temmuz ayında Taksim'deki Raj Bar'da
arkadaşlarıyla birlikte uyuşturucu kullandıktan sonra kötüleşmiş, ertesi gün de ölmüştü. Melis'in davasında uyuşturucu kullanmaktan yargılanan Mehmet Alp Agalday (26) ve Ömer Can Yıldırım'ın (22) anne ve babası da ayrı yaşıyor. Yıldırım'ın annesi Yasemin Yıldırım, oğlu gözaltına alındığında önemli bir tespitte bulunmuştu: "Anne ile baba boşandığı zaman sadece birbirlerini boşamıyorlar, çocuklarını da boşamış oluyorlar."
42 yıla kadar
hapis istemiyle yargılanan Agalday ile Yıldırım, ifadelerinde uyuşturucu kullandıklarını kabul etti. Sanıklar Melis'in öldüğü gün yaşananları
soğukkanlılıkla anlattı. 13 yaşından beri uyuşturucu kullanan ve bir süre AMATEM'de
tedavi gören Agalday, olay tarihinde aşırı eroin alarak kötüleşen Melis'e, iyi geleceğini düşündüğü için tuzlu su enjekte ettiğini, soğuk duş aldırdığını kaydetti. Hakimin 'uyuşturucuyu nereden bulduklarını' sorması üzerine Agalday, "Uyuşturucu veren insanlar değişiyor.
İstanbul'da belli sokaklara gidince zaten şahıslar kendileri çağırıp veriyor. Ben kendim
satış yapmıyorum." dedi.
Siirt'te müteahhitlik yapan ve 42 yıla kadar hapsi istenen sanık Hızır Akınay, Melis'e uyuşturucu verdiği ve daha sonra kötüleştiği halde hastaneye götürmeyerek ölümüne göz yumduğu iddialarını reddetti. Sanık Yıldırım ise Akınay'ın Taksim'de bir barda Melis'e iki paket eroin verdiğini anlattı. Kendisinin de 1998-2003 yılları arasında uyuşturucu kullandığını; ancak daha sonra tedavi görmeye başladığını aktaran sanık Yıldırım, Melis'in öldüğü tarihte bir defaya mahsus tekrar eroin aldığını iddia etti. Yıldırım, uyuşturucu tedavisinde yanlış ilaç verilmesinden dolayı konuşma zorluğu yaşadığını, bu yüzden polis ve
savcılık ifadelerinde yanlışlıklar bulunduğunu bildirdi. Yıldırım'ın Melis'le beraber uyuşturucu kullanmalarını anlattığı sırada müşteki baba Remzi Akpınar, sanığa yumruk attı. Bunun üzerine
duruşma salonundan çıkarılan baba, tekrar içeriye alındığında elleri kelepçelendi.
Melis'in beraber uyuşturucuya başladığı arkadaşı ve aynı zamanda uyuşturucu kullanmaktan çocuk mahkemesinde yargılanan 17 yaşındaki E.U.
tanık olarak dinlendi. Melis'le Taksim'de tanıştıklarını aktaran E.U., merak ettikleri için eroin almaya başladıklarını dile getirdi. Hakimin "Uyuşturucu kullanmayı nasıl öğrendiniz?" sorusuna E.U., "Bütün kitaplarda yazıyor." diye
cevap verdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Başka kitap okuyamadınız mı?" diye azarladı. E.U., mahkeme başkanının 'Uyuşturucuyu nereden buluyordunuz?' diye sorması üzerine, "Tarlabaşı'nda aracılardan 20-25 YTL'ye eroin alıyorduk. Sonra kitaplardan öğrendiğimiz şekilde burnumuzdan çekiyorduk. Böyle dört defa denedik. Ben her defasında kustum, ama Melis kusmadı." diye konuştu.
'Kızımın eroin kullandığını bilmiyordum'
Anne Öztürk, kızının kötü arkadaş kurbanı olduğunu ileri sürdü. Kızının eroin kullandığından haberi olmadığını aktaran anne, sanıklardan şikayetçi oldu. Hakimin, "Kızını niye aramadın, neden polise haber vermedin?" diye sorması üzerine anne Öztürk, polisi aramaya gerek görmediğini belirtti. Duruşma hakimi, baba Remzi Akpınar'a (42), "Bu kız senin, zamanında sahip çıkman gerekmiyor muydu?" diye tepki gösterdi. Melis'in annesiyle ayrı olduğunu söyleyen baba, olaydan iki gün önce kızıyla beraber olduğunu; ancak uyuşturucu kullandığına dair belirti görmediğini kaydetti. 6 tanığın dinlendiği duruşmada, mahkeme
heyeti, anne ve babanın davaya müdahilliğine karar verdi. Sanık Akınay'ın tutukluluk halinin devamına hükmeden heyet, Mehmet Alp Agalday'ı
tahliye etti. Duruşma, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi, diğer tanıkların dinlenmesi için ertelendi.
Sanıklar hakkında düzenlenen iddianamede, kendileri de eroin alan Murat Hızır Akınay ve Mehmet Alp Agalday hakkında, "öngörülebilir kasıtla adam öldürmek" suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapis, "uyuşturucu madde ticareti yapmak" suçundan 5 yıldan 15 yıla kadar hapis, "kullanmak için uyuşturucu madde satın almak, kabul etmek ve bulundurmak" suçundan da 1 yıldan 2 yıla kadar
hapis cezası ile cezalandırılmaları istendi. İddianamede tutuksuz sanık Ömer Can Yıldız hakkında ise aynı suçtan 1 yıldan 2 yıla kadar hapis cezası talep edildi.