Bu
bölge daha çok marjinal sol
örgütlerin faaliyet alanı. Belli dönemlerde
PKK da burada diğer örgütlerle beraber
eylemlerde bulundu. Son saldırıyı henüz üstlenen örgüt olmadı. Eylem daha çok derin güçleri işaret ediyor.
Saldırı bölgesinin geçmişi ilişkiler ağını deşifre ediyor.
Örgütlerin bölgede faaliyet göstermeye başladığı tarih çok dikkat
çekici.
Ergenekon tutuklusu
emekli tuğ
general Veli Küçük 1996 yılında generalliğe
terfi ettirilerek
Giresun Jandarma Bölge Komutanlığı görevine atandı.
Emniyet Genel Müdürlüğünün raporuna göre PKK da bu tarihten itibaren bölgede faaliyet göstermeye başladı. Diğer marjinal sol örgütlerle ortak eylemlere
imza attı.1998 yılına ait
emniyet raporunda PKK'nın 1997 yılından itibaren Giresun'a yerleşmeye başladığı bilgisine yer veriliyor. 1997 yılında TBMM'ye
soru önergesi veren dönemin
CHP Sivas Milletvekili Mahmut
Işık da
Veli Küçük'le
terör eylemleri arasındaki paralelliği sorguluyor.
Veli Küçük'ün
Kocaeli İl Jandarma
Alay Komutanı olarak görev yaptığı dönemde bölgenin adı "
şeytan üçgeni"ne çıkmıştı. 1996 yılında generalliğe terfi eden Küçük aynı yıl Giresun'a
tayin edildi.
Karadeniz'de Giresun'da konuşlandırılan Giresun Bölge Komutanlığının kuruluşunu tamamlayarak 2 sene Giresun Jandarma Bölge Komutanlığı görevinde bulundu. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 1998 yılında hazırlanan "
Doğu Karadeniz Bölgesi Terör Haritası" başlıklı raporda PKK'nın Haziran 1997'den itibaren Giresun ve çevresinde faaliyet göstermeye başladığı belirtiliyor. Rapordaki şu ifadeler dikkat çekici: "Haziran 1997'den bu yana bölgede faaliyet gösteren PKK, Şebinkarahisar, Alucra, Çamoluk ilçeleri kırsalıyla Alucra merkezindeki eylemleriyle kendini göstermiştir. PKK'lılar Giresun'a geçiş için Gümüşhane'nin
Şiran ilçesi kırsalını kullanmaktadır. Şiran'a bağlı bazı köyler, Çimen dağlarının eteklerinde ve ormanla kaplı olduğu için barınmaya uygundur. PKK paralelindeki TDP ise Doğankent ilçesinde örgütlenmektedir."
Küçük'le ilgili bu ilginç durum tam 11 yıl önce meclis gündemine de gelmiş. Eski CHP Sivas milletvekili tarafından 10
Ekim 1997 tarihinde
Türkiye Büyük Millet
Meclisine verilen soru önergesinde Veli Küçük'ün görev yaptığı yerlerde suç patlaması yaşandığına dikkat çekilerek bunun nedenleri soruluyor: "
Susurluk Komisyonu'nun tutanaklarında
Tuğgeneral Veli Küçük'ün Kocaeli'nde görevde bulunduğu süre içinde çeşitli
gasp ve
faili meçhul cinayetlerde artış olduğu
tanık ifadelerinde belirtilmektedir. Basında v
e devletin elinde bulunan bu kadar yazılı belgede adı geçen general çeşitli olaylarda sık sık geçmektedir. Şimdi bu general Giresun ilinde bulunmakta olup, tesadüfe bakınız,
yol kesmeler gasp ve baskınlar bu ilimiz ve çevresinde de yoğunlaşmıştır."
Verdiği soru önergesinde bu gerekçelere yer veren Mahmut Işık,
cevaplanması için şu soruları yöneltiyor: "Veli Küçük'ün görev yaptığı süre içinde Kocaeli'nde yaşanan olaylar nelerdir? Bu görevli Giresun'da göreve başlamadan önce o bölgede, terör sayılabilecek herhangi bir olay yaşanmış mıdır? Adı geçen general bu bölgeye tayin olduğundan bu yana, yol kesme, gasp, faili meçhul cinayet sayısı nedir? Olaylarda herhangi bir artış var mıdır? Bölgede şu anda meydana gelen yol kesme, gasp, faili meçhul cinayet ve şehit olan güvenlik kuvveti sayısı ile diğer olaylar ile Kocaeli ve Sakarya'daki olaylar arasında bir benzerlik var mıdır? Hakkında bu kadar yazılı ve sözlü iddialar bulunan adı geçen görevlinin bu kadar hassas bir bölgeye atanmasını doğru buluyor musunuz?"
Milletvekilinin verdiği bu yazılı soru önergesine 18
Aralık 1997 tarihinde cevap veriliyor. Dönemin devlet bakanı
Yücel Seçkiner imzalı iki cümlelik cevapta soruların hiç birine cevap verilmezken sadece şu yorumda bulunuluyor: "Halen Giresun Jandarma Bölge Komutanı olarak görev yapmakta olan Tuğgeneral Veli Küçük,
Türk Silahlı Kuvvetleri Atanma Yönetmeliği'ne uygun olarak bu göreve atanmıştır. Bu personelin mevcut ve önceki görev yerlerinde, iddia edildiği gibi ülkenin diğer bölgelerindekilerine nazaran dikkati çeken tarz ve miktarda olay cereyan etmemiştir."
2001'de
Tuncay Güney'le yapılan mülakatta, Veli Küçük'ün Giresun'da görev yaptığı dönem içerisinde Dursun Karataş'la ve Abdullah Öcalan'la arasının iyi olduğu ifade ediliyor. Bu ilişki ağlarını yöneten ise Meral Kır (Meral Kıdır) isimli bir kadın. Küçük, kitapları da olan Kır'a "Meral, Dursun'a söyle, benim bölgemde PKK'yla yaptıkları ittifakı bozsunlar" diyor. Yine aynı bölümde, Abdullah Öcalan'ın Veli Küçük'e bir kitap içerisinde
mektup gönderdiği anlatılıyor.
Gizli tanık ifadelerinden birisinde de Veli Küçük ve
Yeşil yönetimindeki "Yıldız Timi'nin Musa Anter'i öldürdüğü belirtiliyor. Aynı ekibin adı
Batman Milletvekili Mehmet Sincar'ın öldürülmesi olayında da geçiyor.
MELİK DUVAKLI-ZAMAN