Hâkim Habip Kılınç, 13 yıl önce
Konya-
Karapınar'da 49 kişinin yanarak can verdiği
kazanın ardından
otobüs firması aleyhinde karar verdiği için Mardin'e
tayin edilmiş.
Kamuoyunun yakından izlediği kritik
davaların hakim ve savcılarını korsan kararnameyle değiştirmek isteyen
HSYK'nın, geçmiş yıllardaki girişimleri de bir bir ortaya çıkıyor.
Kurul, Konya'da 49 kişinin öldüğü
trafik kazasının ardından başlatılan yargı sürecine bile müdahale etmiş. Davaya
bakan Hâkim Habip Kılınç'ın baskılara karşı verdiği mücadele ise anayasa değişikliğinin önemini gözler önüne seren en çarpıcı örneklerden biri.
Hâkim Kılınç'ın hikâyesi, 24
Ekim 1997'de Konya'nın Karapınar ilçesinden gelen ve Türkiye'yi sarsan acı haberle başlıyor. Tankerle çarpıştıktan sonra alev alan otobüsün kapıları açılmadığı için çoğu öğrenci 49 yolcu yanarak can vermişti. Kazanın ardından Karapınar Asliye
Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Bilirkişi kurulu, otobüsü üreten firmayı akaryakıt deposundaki hatadan dolayı sekizde beş kusurlu bulmuştu. Dönemin Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Habip Kılınç, raporlardaki kusur oranları doğrultusunda üretici firma aleyhine peş peşe kararlar vermiş. Ancak firmanın
Yargıtay'a taşıdığı kararların hepsi bozulmuş. Firma yöneticileri, haklarındaki gıyabi
tutuklama kararına rağmen ifadeye bile gelmemiş. Kılınç,
Adalet Bakanlığı'nın davadan çekilmesi talebi üzerine baskıları anlatmak için HSYK'ya gitmiş, ancak peşinden Mardin'e atandığı haberini almış. "Bunu onuruma yediremedim." diyen Hâkim Kılınç, mesleğinden
istifa etmiş. Şimdi avukatlık yapan Kılınç, 12 Eylül'de referanduma sunulacak olan paketin HSYK'ya da
demokrasi getireceğine inanıyor.
Kaptan
şoför Muammer Çiçekyurt'un kullandığı otobüs, 24 Ekim 1997'de Kon-ya'nın Karapınar ilçesi yakınlarında
tankerle çarpıştı. Çarpışma anında alev alan otobüsün kapıları açılmadı. Camlar da kırılmayınca çoğu öğrenci 49 yolcu yanarak hayatını kaybetti. Kazanın ardından Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Mahkemeye sunulan kaza kırım raporunda ölen tanker sürücüsünün sekizde sekiz kusurlu olduğu yer aldı.
ODTÜ'lü uzmanlardan oluşan bilirkişi kurulu, otobüsü üreten firmayı akaryakıt deposunun
tasarım ve üretimindeki hatadan dolayı sekizde beş kusurlu buldu. Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi
Hakimi Habip Kılınç, kazanın büyüklüğü ve raporların ortaya koyduğu kusur oranları doğrultusunda üretici firma ve firma yöneticileri aleyhine peş peşe kararlar verdi. Habip Kılınç, verdiği ilk kararda kazaya karışan otobüs modelinin 1995, 96, 97 ve 98 yılı üretimlerinin toplatılmasını istedi. Bu karar, üretici firmanın tepkisini çekti. Firma,
Yargıtay'a
itiraz etti. Yargıtay da toplatma kararını bozdu. Hakim Kılınç bu kez, üretici firmanın yöneticileri hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. Ancak firma yetkilileri, ifade vermeye bile gelmedi. Tutuklama kararı da Ereğli'deki
mahkeme tarafından kaldırıldı. Hakim Kılınç, gıyabi tutuklama kararının kaldırılmasının şaşkınlığını üzerinden atamadan bir
darbe de Adalet Bakanlığı'ndan yedi. Adalet Bakanlığı, "aşırı duygusal davranıyor" suçlaması ve davadan çekilmesi talebiyle Hakim Habip Kılınç aleyhine Konya Ereğli'de dava açtı.
Yargıtay'ın bozma kararları, Adalet Bakan-lığı'nın soruşturmaları ve HSYK'nın baskıları yüzünden maneviyatının bozulduğunu söyleyen Hakim Kılınç, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "Durumu anlatmak ve
destek istemek amacıyla Adalet Bakanlığı'na gittim. O dönem DSP'li Hikmet Sami Türk'ün başında bulunduğu bakanlıkta muhatap bulamadım. Ardından HSYK'ya gittim. HSYK Başkan Vekili Ergül Güryel, bana güya
nasihat etti. 'Alttan al, geniş ol, davaya kendini kaptırma. İstersen seni başka yere atayalım.' dedi." Bir süre sonra Mardin'e atanan Hakim Kılınç, bu durumu onuruna yediremeyerek istifa etti.
Bugün Konya'da avukatlık yapan eski Karapınar Hâkimi Habip Kılınç, istifa kararının ardından yaşadıklarını, "Altı ay ruhi bunalım yaşadım. Geceler krizlerle geçti. Yaşadığım
cinnet halinden ancak
psikolojik tedavi sayesinde çıkabildim." sözleriyle anlattı.
Karapınar davasında ilginç isimler...
Karapınar'da meydana gelen 49 ölümlü kazanın hâkimliğini Habip Kılınç yaparken, kazada ölenlerden 13'ünün avukatlığını bugün
CHP Konya
Milletvekili olan
Atilla Kart üstleniyordu. Dava konusu otobüsün üretici firmasının avukatlığını ise Prof.
Duygun Yarsuvat, Prof. Köksal
Bayraktar üstlenmişti. Davanın savcılarından biri Gültekin
Avcı idi.
Savcı Gültekin Avcı, Hâkim Habip Kılınç'la birlikte davadan el çektirilmesi istenilen ikinci isimdi. Gültekin Avcı, dava devam ederken yaptığı mütalaalarla
savunma avukatlarını zorda bırakıyordu. Avcı, dava devam ederken HSYK tarafından Siirt'e tayin edildi ve Karapınar'daki davadan uzaklaştırıldı.