Güzel: Demirel suçüstü yakalandı

Demirel'in Ergenekon değerlendirmesini eleştiren Güzel, "Demirel, örgütü savunan ve davayı yürüten mahkemeyi eleştiren sözleri ile suçüstü yakalanmıştır" dedi.

Güzel: Demirel suçüstü yakalandı

Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, şimdi de Mustafa Akaydın'ın avukatlığına soyundu ve “Bu ismi yeniden Rektör atamadı” diyerek Cumhurbaşkanı Gül'ü eleştirdi. Demirel, terör örgütü sempatizanı öğrencilere hoşgörüden bahsederken, başörtüsü karşıtlığının öncülüğünü üstlenmiş bir isim olan ve Ergenekoncularla ilişki içinde olduğu ortaya çıkan Akaydın'a ilişkin “Akdeniz üniversitesi'ne yeniden atanmalıydı. Ben olsaydım atardım” dedi. Demirel, bir dergiye yaptığı açıklamada, “Ben olsaydım. Antalya, Akdeniz üniversitesi Rektörü Prof. Mustafa Akaydın'ı, hem üniversitesinde, hem YöK'te en yüksek oyu almış kişi olarak, cumhuriyet ve laiklik savunuculuğunu dikkate alarak, mutlaka atardım” ifadelerini kullandı. Demirel, Ergenekon davasıyla ilgili de ilginç ifadeler sarf ederek “Ergenekon davası Türkiye'de büyük bir belirsizlik meydana getirmiştir. Suç nedir? Bu suç nerede işlenmiştir? Bundan kim zarar görmüştür? Bu suçun suçluları ile irtibatı nedir? Eğer iddianamede zikredilen herkes, telefon konuşmalarına atıfta bulunulan herkes suçlu ise, o zaman Türkiye'de devlet ve toplum suçludur” dedi. "İKİ KEMAL'İ üLKENİN BAŞINA BELA EDEN SEN DEĞİL MİSİN?" Demirel'e cevap Milli Eğitim eski Bakanı Hasan Celal Güzel'den geldi. Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Kemal Alemdaroğlu'nu 1997'de İstanbul üniversitesi Rektörlüğü'ne, Ergenekon iddianamesinde adı sıkça geçen Kemal Gürüz'ü de YöK Başkanlığı'na yeniden atayan ismin Demirel olduğunu hatırlatan Hasan Celal Güzel, “Yükseköğretimde derin yaralar açan, üniversiteleri kışlaya çeviren bu iki Kemal'i ülkenin başına bela eden sen değil misin?” diye sordu. Güzel, Vakit'e yaptığı açıklamada, Demirel'in artan yaşı dolayısıyla hafıza kaybına uğradığını vurgulayarak, “Görevdeyken rektör atamalarında sergilediği tarafgirliği ve ideolojik yaklaşımları unutmuş. Zamanında aydın çevrelerin uyarısına rağmen, kendi yanındaki arkadaşlarını bile dinlemeyerek, üniversiteleri kışlaya çeviren Kemal Gürüz'ü YöK Başkanlığı'na atamıştır. Gürüz'ün üniversitelerde huzursuzluk çıkarttığını iyi bilmesine rağmen, tüm uyarılara kulak tıkayarak onu ataması, Demirel'in halkın değerlerine karşı olan laikçi anlayışının ve huzur bozucu niyetlerinin göstergesidir” dedi. ONA ACIYORUM Demirel'in Cumhurbaşkanlığı sırasında atadığı rektörlerin bugün Ergenekon ile anıldığını belirten Güzel, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Demirel'in bugün Akaydın'ı savunması ve Sayın Gül'ü eleştirmesi, art düşüncesine ve kıskançlığına son örnektir. Antalya'da ve üniversitelerde huzursuzlukların kaynağında olan Akaydın'ı savunmak Demirel'in ideolojisinin bulunduğu noktayı gözler önüne sermiştir. Sezer ile, Demirel ile kıyaslanamayacak kadar objektif değerlendirmelerde bulunan Sayın Gül'e dil uzatacak en son kişi Demirel'dir. YöK'ü bu hale de o getirmiştir. üniversiteler bilim değil ideoloji üretiyorsa, bunun bir sebebi de Demirel'dir. Onun Cumhurbaşkanlığı sırasında, özellikle 28 Şubat darbe kadrosuna destek olarak yaptığı icraat ülkeyi huzursuzluğa sürükledi. Bütün bunları unutup, hiç sıkılmadan, halkın karşısına çıkarak Sayın Gül'ü tenkit etmesi acınacak bir durumdur.” Demirel'in Ergenekon değerlendirmesini de sert dille eleştiren Güzel, “Demirel, örgütü savunan ve davayı yürüten mahkemeyi eleştiren sözleri ile suçüstü yakalanmıştır. Demirel'in böyle bir yapılanmanın ve örgütlenmenin farkında olmasına rağmen onun karşısında sessiz kaldığı, milletin menfaatlerini savunmadığı ve demokratik rejimi çetecilere terk ettiği bilinmektedir. Kendi döneminde üzerine örtü çekilen bu çete ile mücadeleyi bugün yapanlara karşı bu şekilde dil uzatması, onun hem daha önceki hallerinin itirafı, hem de bu çevrelerle iyi geçinme telaşının fırsatçı bir ifadesidir” dedi. PROFESöR SAĞLAM: “AĞZI OLAN KONUŞUYOR” YöK Başkanlığı'nı bırakan Prof. Dr. Mehmet Sağlam, veda ziyareti için çıktığı çankaya'da, “Senden sonrası için aklında bir isim var mı?” sorusuyla karşılaşınca Demirel'e “üniversitelerimizde bu görevi benim kadar yapacak çok sayıda değerli öğretim üyesi var, kimi seçseniz olur... Bir kişi hariç; Kemal Gürüz...” uyarınsa bulunmuş ve Demirel'den ise “Uyarını dikkate alacağım” cevabını almıştı. Ancak Demirel bildiğini okumuş ve Gürüz'ü YöK Başkanlığı'na atamıştı. Eski Milli Eğitim Bakanı ve YöK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam da Demirel'e tepki gösterdi. Kahramanmaraş AK Parti Milletvekili ve Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Prof. Sağlam “Ağzı olan konuşuyor” dedi. ATADIKLARI ORTADA Cumhurbaşkanı Demirel'in atamalarının üniversitelere ve bilime ne kadar zarar verdiğinin her kesim tarafından kabul edilen bir gerçek olduğunu belirten Profesör Sağlam, “9. Cumhurbaşkanı Demirel'in ataması sonucunda görevlerde bulunan Gürüz ve Alemdaroğlu'nun, bilime verdikleri zarar şöyle dursun, üniversiteleri ne hale getirdikleri ortadadır” diye konuştu. “DAHA OLAYI ANLAMIŞ DEĞİLLER” Türkiye'de rektör atamaları konusunda hemen her çevrenin çok rahat demeçler verdiğini, ancak kimsenin olayı halen kavrayamadığını vurgulayan Sağlam, şöyle devam etti: “Türkiye'de rektör atamaları ile ilgili sistem başarılı değildir ama bu sistemi getiren de yine Sayın Demirel'dir. Mevcut sisteme göre yardımcı doçent, doçent ve profesörlerden oluşan öğretim üyeleri kendi aralarında profesörlerden 6 tanesini rektör adayı olarak seçiyorlar. Şimdi üniversitelerde en çok oyu alan 6 aday YöK Genel Kurulu'na gönderiliyor ve burada 3 aday Cumhurbaşkanı'na gönderiliyor. öğretim üyelerinin nasıl 6 kişiyi seçme kanuni hakları ise, YöK'ün de aralarından 3 kişiyi Cumhurbaşkanı'na göndermesi kanuni haktır. Bir kere herkes işine geldiği gibi yorum yapıyor. Kanunda ‘en çok oy alan seçilir' diye bir şey yok. Cumhurbaşkanı da isteği kişiyi seçer. O da onun kanuni hakkı” diye konuştu. VAKİT
<< Önceki Haber Güzel: Demirel suçüstü yakalandı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER