Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Denetçileri, eski YÖK başkanları
Kemal Gürüz ve
Erdoğan Teziç'i suçlayan iddialara karşı alınan, hukuka aykırı kararların sahte
imza ile kayda geçirildiğini tespit etti.
RAPOR TAM 200 SAYFA
Emniyete başvuran DDK Denetçileri, kriminalden imzaların başka belgelerden söz konusu belgelere fotokopi yoluyla kopyalandığı yönünde
rapor aldı. Şaibeli YÖK toplantılarının
ses kayıtlarını da dinleyen denetçiler, 26.10.2009 tarih ve 2009/33-6 sayılı “Yüksek Öğretimde Devletin Gözetim ve Denetimi / Yasal Çerçeve ve YÖK'ün Uygulamaları” başlıklı ekleri hariç 200 sayfalık rapor hazırladı.
ÇALIŞMAYA İSEN'DEN TEYİT
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Denetçileri tarafından hazırlanan 200 sayfalık raporda YÖK eski Başkanları Kemal Gürüz ve Erdoğan Teziç başta olmak üzere YÖK'ün üst kurulları ve Rektörler hakkında çok çarpıcı tespitler yer alıyor. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen, sözkonusu çalışmayı teyit ederken, Denetçiler tamamladıkları raporlarla ilgili bir dizi suç duyurusunda bulunacak. Suç duyurularının ardından Erdoğan Teziç ve Kemal Gürüz hakkında yargı yolunun açılması ihtimali de gündemde.
İşte yasadışı yolla saklanan olaylar
Cumhurbaşkanlığı müfettişleri tarafından hazırlanan, ekleri hariç yaklaşık 200 sayfalık rapordan satırbaşları:
• YÖK eski Başkanları Prof. Dr. Kemal Gürüz ve Prof. Dr. Erdoğan Teziç hakkında öne sürülen iddialara ilişkin ceza
soruşturması yapılmasının, 2547 sayılı Kanunun 53/c maddesine aykırı olarak engellendiği,
• YÖK'ün
Cumhuriyet Savcılıklarının gönderdiği dosyaları dikkate almadığı,
cevap dahi yazmadığı,
• Kemal Gürüz ve Erdoğan Teçiz'in, yasalara aykırı olarak, uydurulan “Başkanlık Kararları” ile Rektörleri koruma altına aldığı,
• Rektörlerle ilgili olarak,
öğretim elemanları veya diğer kişiler tarafından yapılan şikayet başvurularının, bilgi edinme hakları hiçe sayılarak dikkate alınmadığı,
•
Kamu İhale Kurumu,
Maliye Bakanlığı,
Sayıştay gibi kurumların incelemelerinin rafa kaldırıldığı,
• YÖK eski başkanları, yasalara aykırı olarak, kendileri hakkında yapılan suç duyurularını dikkate almayıp, kendilerini akladığı,
• Erdoğan TEZİÇ'in
rektörleri özellikle koruduğu, kolladığı ve yargının denetimi dışında bıraktığı,
• Görevini kötüye kullanan ve
ihale mevzuatına aykırı işlemler yapan
Fatih Hilmioğlu hakkında Erdoğan Teziç'in, yasalara aykırı olarak aldığı Başkanlık Kararı ile bu kişinin yargılanmasını engellediği,
• Anayasada ve 2547 sayılı Kanunda yapılan değişikliklerin ruhuna uygun olarak,
Genelkurmay Başkanlığınca YÖK Denetleme Kuruluna üye seçilmesi uygulamasının sona erdirilmesi gerektiği.
Kararları yasaların da önünde
DDK raporunda; Rektörlerin haklarındaki pekçok suç duyurusu ve yolsuzluk tespitlerinden dolayı yargılanmamaları için Kemal Gürüz döneminde “Başkanlık Kararları” diye bir uygulamanın “uydurulduğunu” belirtildi. Bu uygulamanın Erdoğan Teziç tarafından da devam ettirildiği ve yasaların hiçe sayılarak Rektörlerin korunduğu belirtildi.
Suçlarına tek celseli görüşme
Teziç hakkında yapılan ve zaman içinde biriken tüm suç duyurularının, tek bir paket halinde görüşüldüğü 13.06.2006 günkü toplantının ses kayıtları denetçiler tarafından dinlendi. Kayıtlarda, toplantı içeriklerindeki pek çok
usulsüzlük ve
kanun dışı uygulamalar tespit edildi. Teziç hakkındaki suçlamalar yasa dışı olarak birleştirildi ve aklama gerçekleşti.
Rektör yolsuzlukları birer birer aklandı
Raporda, Ondokuz
Mayıs Üniversitesi Eski Rektörü Ferit Bernay'ın karıştığı yolsuzluk, usulsüzlük ve hatalar neticesinde Cumhuriyet Başsavcılığınca YÖK'e gönderilen dosyanın, Teziç tarafından aklandığı ve
Çukurova Üniversitesi Eski Rektörü Yalçın Kekeç'in, üniversitesinde yapılan hukuksuzluğu astlarını korumak için üzerine aldığı, kendisinin de yine aynı yöntemle korunduğu da yer aldı.
Suçlu görevden alınacak
Raporun ardından denetçiler YÖK Başkanı Yusuf
Ziya Özcan'a da gerekli önlemleri alması konusunda bilgi verdi. DDK Denetçileri, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) başkanlarını suçlayan iddialara karşı alınan kararların hukuka aykırı olduğunu ve sahte imza ile kayda geçirildiğini tespit etti. Disiplin ve Soruşturma Defterleri'nde, imzası olan kişilerin bilgisi haricinde, daha önce farklı evraklara attıkları imzalarının fotokopisi konulmak suretiyle evrakta sahtecilik suçu işlendiği belirlendi. Denetçiler sözkonusu suçun YÖK Genel Sekreterliğinde çalışan bir
personel etrafında döndüğünü YÖK Başkanı Özcan'a da bildirdi. Özcan'ın söz konusu kişiyi görevden almaya hazırlandığı öğrenildi. Raporda, bu suçları işleyen YÖK eski başkanları ile haklarında suç duyurusunda bulunulan ilgili dönem rektörlerinin dosyalarının tekrar gündeme alınması
tavsiye edildi. YÖK'ün bu tavsiyeye uyacağı öğrenildi.
Karar defteriyle kayıtlar çelişiyor
Toplantılarda Kanunun açık amir hükmü ortada olduğu halde, Başkanla ilgili suç duyurularının görüşüldüğü toplantılarda
Milli Eğitim Bakanının oturuma katılarak
başkanlık yapması şartına uyulmadığı da belgelendi. Karar defterindeki kayıtlarla ses kayıtları arasında da çarpıcı çelişkiler bulunduğu tespit edildi. Raporda; “deftere yapıştırılmış diğer kararlar, en başta format itibariyle belli bir şekle göre yazılmışken, 13.06.2006 kararları bu şekle uymamaktadır.” denilerek rapor ve ses kayıtları arasındaki çelişkiler de eklendi.
Kaynak: Cevheri
Güven -
Star