AA muhabirine açıklama yapan Güler, Olimpiyat Stadı'nda oynanan İstanbul Büyükşehir Belediyespor - Diyarbakırspor maçının 87. dakikada hakem tarafından tatil edildiğini hatırlatarak, sahaya girilmesinin yanlış bir olay olduğunu, bunu yapanları kınadığını söyledi. Bunun bir provokasyon olduğunu dile getiren Güler, maçtan önce de bu tip provokasyonların her iki taraftar grubunun arasına giren bazı kişilerce yapılacağına dair istihbaratları bulunduğunu, bununla ilgili de her maçta aldıkları tedbirin çok üzerinde tedbir aldıklarını kaydetti. Vali Güler, şimdiye kadar Olimpiyat Stadı'ndaki maçlarda 300 civarında polisle tedbir alınırken, bu maçta 950 kişilik polis gücüyle tedbir aldıklarını, sahanın içinde 325, sahanın dışında da 625 kişiyi görevlendirdiklerini ifade ederek, ayrıca sahanın içinde 200 kişilik özel güvenlik ekibinin görev aldığını anlattı. Olimpiyat Stadı'nda herhangi bir fiziki engel bulunmadığını ancak, sahayla tribünler arasında hem bir veledrom hem de bir atletizm pistini içeren çok geniş bir mesafe olduğunu ifade eden Güler, dolayısıyla seyircilerin sahaya uzak kaldıklarına dikkati çekti. Güler, buna rağmen maçın 87. dakikasında bir frikik golünden sonra Diyarbakırspor seyircilerinin bulunduğu bölümden 2-3 kişinin, özel güvenlik görevlilerinin hatası ve bir anlık gafletinden istifade ederek sahaya girdiklerini dile getirerek, bu kişilerin derhal peşlerinden koşularak enterne edildiklerini söyledi. Sahaya giren 20-25 kişilik bir grubun da sahanın ortasına gelmeden güvenlik güçlerince enterne edildiklerini ifade eden Güler; hakeme, rakip takım veya ev sahibi takımı futbolcularına, diğer görevlilere veya güvenlik görevlilerine yapılmış hiçbir fiziki saldırı olmadığını anlattı. Güler, bu sırada bazı seyircilerin bulundukları yerlerde 55 koltuğu kırarak sahaya atmak istediklerinin de tespit edildiğini ancak sahanın çok uzak olması nedeniyle sahaya isabet ettirilmesin mümkün olmadığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hakem, hemen olayın akabinde soyunma odasına gitmiş ancak o sırada hem saha güvenlik amiri hem futbol federasyonu temsilcisi, hem kulüp başkanları ve daha sonra da bize intikal ettikten sonra il emniyet müdürümüz ve şahsen ben, hakeme can güvenliği yönünden futbol müsabakasının devamını engelleyen hiçbir husus olmadığını ve her türlü güvenlik önleminin sağlandığını ifade etmemize rağmen hakem burada maalesef aceleci davranmıştır diye düşünüyoruz. Yani 'Bir defa soyunma odasına girdim ben artık çıkıp maçı oynatamam' şeklindeki yaklaşımını abartılı bir değerlendirme olarak görüyoruz. Daha önce bu konuda herhalde bir takım prensip kararlarının alındığı ifade ediliyor. Futbol oyun kurallarında böyle bir karar yok. Hakem burada maçın devamını engelleyecek can güvenliği yönünden bir husus olmadığını görüp bu maçı oynatabilirdi. 3 dakikalık bir bölüm kalmış, kendisine her türlü teminat verilmiş. Kaldı ki Diyarbakırspor ile ilgili bu kadar spekülasyonun yapıldığı bir ortamda yeni bir spekülasyonu ortaya çıkarılacak yaklaşımdan kaçınılması gerekirdi. Tekrar ediyorum. Aceleyle alınmış bir karar olarak değerlendiriyorum. Hakemin maçı o anda durdurması ne kadar doğru? Doğruysa kendisine her türlü güvenlik önleminin sağlandığı konusundaki ifadeye rağmen, kulüp başkanlarınca, futbol federasyonu temsilcisine, saha güvenlik amirince ve il emniyet müdürü ve valilikçe, bu kadar teminat verilmesine rağmen tekrar çıkmak istemeyişini doğrusu yadırgadığımızı ifade etmek isteriz.'' 5149 sayılı spor müsabakalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanunun 5. ve 6. maddelerinde alınacak önlemlerin, hangi güvenlik güçlerince bunların alınacağının belirlendiğini anlatan Güler, 2009 mayıs ayından sonra artık saha içindeki tedbirlerinin ağırlıklı şekilde özel güvenlik tarafından alındığını söyledi. Güler, ''Ama biz bu maçta normal zamanlardaki tedbirin çok üzerinde bir tedbir almamıza, içeride de hemen bu olayı meydana getiren seyircilerin enterne edilmesine ve kısmen boşaltılmasına rağmen, buradaki güvenlik tedbirlerinin eksik olarak değerlendirilmesini doğrusu anlayamadık'' şeklinde konuştu. İl spor güvenlik kurulu kurulunca bakanlık genelgelerine uygun olarak, öncelikle risk değerlendirmesinin yapıldığını, ne kadar özel güvenliğin ne kadar polisin sahada görev yapacağı hususunun da önceden kararlaştırıldığını vurgulayan Güler, şöyle devam etti: ''Özel güvenliğin burada bir hatası varsa haklarında soruşturma başlatıldı. Gerekli incelemeyi yapıyoruz. Özel güvenlik güçleri veya diğer güvenlik görevlilerinin varsa bir hatası bunu tespit ederiz ama hemen olayın akabinde bu durum izale edilmişken sahaya giren şahıslar enterne edilmişken, hakeme futbolculara ve diğer görevlilere herhangi bir fiziki saldırı söz konusu değilken, 'can güvenliğimiz yok' gerekçesiyle maçın tatil edilmesini doğrusu yadırgamış durumdayız. Bu, ileride başka türlü provokasyonların önünü açabilecek bir değerlendirmedir. Yani ileride hem ev sahibi takımın hem misafir takımın seyircilerin arasına girecek olan provokatörler herhangi bir şekilde sahaya girdi diye her maçın tatil edilmesi gerekecek şekilde bir yorum da ortaya çıkabilir. Ben bunu çok acele alınmış bir karar olarak değerlendiriyorum. Hakem orada sağlıklı bir değerlendirmeyi hemen maçı durdurduğu andan sonra yapabilir ve tekrar çıkabilirdi. 'Ben soyunma odasına girdim. Bir daha çıkmam'' şeklindeki değerlendirmeyi biz doğru bulmuyoruz. Futbol oyun kurallarından böyle bir kural yok.'' İstanbul Valisi Güler, Futbol Federasyonu'nun bu şekilde talimatlar vermiş olsa bile bunun değerlendirmesinin hakeme ait olduğuna dikkat çekerek, ''Ortada can güvenliğini kesinlikle etkileyebilecek bir durum olsaydı ben kendilerine yerden göğe kadar haklı derdim ama böyle bir haklılığı kendilerinde maalesef göremiyoruz. Kalan 3 dakikalık kısmı oynatması gerekirdi diye düşünüyoruz. Çünkü oradaki olay tamamen güvenlik güçlerinin müdahalesi ile derhal engellenmiş bir olaydır'' diye konuştu. -3 KİŞİ GÖZALTINDA- Maçta yaşanan olayla ilgili 3 kişi göz altına alındığını, kameralarla da diğer sahaya girenlerin tespitinin yapıldığını ifade eden Güler, bu kişilere 5149 sayılı kanunun öngördüğü cezaların uygulanacağını bildirdi. ''Bu maç, bitseydi çok uygun olurdu diye düşünüyoruz'' diyen Güler, ''Çünkü Diyarbakırspor ile bir takım provokatörlerin arayışları var. Bu takım üzerinde kurulmak istenen baskılar var. Buna da sebebiyet verilmeyebilirdi. Hakem bu konuda eksik bir değerlendirme yapmıştır diye düşünüyoruz'' şeklinde konuştu. -''OLİMPİYAT STADI'NDAKİ FİZİKİ ENGELLER ARTIRILACAK''- İstanbul Valisi Güler, İstanbul'da Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ve Kasımpaşaspor'un oynadığı sahalarda çok daha fazla sayıda seyircilerin geldiği bir çok müsabaka ve derbilerin oynandığını ifade ederek, ''40-50 bin sporseverin katıldığı müsabakalar oldu. 5 bine yakın müsabakada görevlendirilen binlerce özel güvenliğin görevlendirildiği maçlar oldu. Hiç birinde bu denli bir olay olmadı'' dedi. Tatil edilen maça misafir takımdan 2 bin 925, ev sahibi takımdan da 150 kişi geldiğine işaret eden Güler, ''Yani bu kadar az sayıda seyirciye rağmen alınmış olan güvenlik tedbirleri karşısında 'emniyet tedbirleri eksik' şeklindeki maç tatilini doğrusu yerinde bulamıyoruz'' diye konuştu. İstanbul Emniyet Müdürlüğünün her türlü emniyeti aldığını ve almaya devam edeceğini belirten Güler, sporseverlerin ve spor kamuoyunun bu konuda rahat olması gerektiğini dile getirdi. Vali Güler, bundan sonra Olimpiyat Stadı'ndaki fiziki engellerin artırılması konusunda Futbol Federasyonunu uyaracaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: ''Çünkü sene başında böyle bir ihtiyaç hasıl olmamıştı. Orada 70 bin kişinin maça geldiği müsabakalarda bile böylesine bir zafiyet yaşanmamıştı. Ama tekrar ediyorum ortada bir provokasyon var. Bir anlık dalgınlıktan veya ihmalden kaynaklanan bir sahaya girmek isteyiş var. Onlara da anında müdahale edilerek enterne edilmiş. Ama olayın devamında maçın bitirilmesi gerekirken, maçın bu gerekçeyle tatil edilmesini doğrusu yadırgıyoruz ve İstanbul'daki güvenlik önlemlerine bir zafiyet varmış görüntüsünün verilmiş olmasından da duyduğumuz rahatsızlığı belirtiyoruz. Bizim şimdiye kadar aldığımız, uyguladığımız tedbirlere göre bu, çok abartılı bir değerlendirme olmuştur ve bundan sonrasında da provokasyonlara açık bir hale getirmiştir. Bunun mutlaka kamuoyunca bilinmesini istiyoruz.''