Emekli olduktan sonra
Çanakkale'de kendi halinde bir hayat sürmeye başlayan Sabit Uçar'ın huzuru, adresine birbiri ardına gelen
trafik cezası makbuzlarıyla kaçtı. Bu duruma anlam veremeyen Uçuk, ilgili yerlere arabası olmadığını bildirmesine rağmen makbuzlar kesilmeyince gelince çareyi mahkemeye başvurmakta buldu.
İlgili kanundaki son değişikler kapsamında suç işleyen
araç sürücülerinin plakalarına yazılan trafik cezalarının adrese gönderilmesi uygulaması, çeşitli sıkıntıları da beraberinde getirdi. Bu uygulamanın
mağdur ettiği vatandaşlardan birisi olan Sabit Uçuk'a, ilk olarak 2005 yılında kesilmiş bir trafik cezası
makbuzu geldi.
İstanbul Kadıköy'de
kırmızı ışık ihlâli yapmış görüyen Uçuk, makbuzu incelediğinde ceza kesilen plaka ve bunun
tescilli olduğu kişinin kendisiyle ilgisi olmadığını gördü. Makbuzun 34 BCL 64 plakalı arabaya kesildiğini vurgulayan Uçuk, üzerinde yer alan ismin "Kazım
Özalp" olduğunu, koyulduğu zarfın üzerinde ise kendi isim ve adresinin yazdığını kaydetti. Emniyet Müdürlüğü'ne müracaat ettiğini anlatan Sabit Uçuk, "İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden bir yetkili, konuyu araştırıp bana bilgi vereceklerini söyledi ancak arayan soran olmadı." dedi. Tam bu konuyu unutmuşken adresine ikinci bir ceza makbuzu geldiğini belirten Uçuk, ne yapacağını şaşırdı. Yine suçun işlendiği yerin İstanbul ve plakanın tescil sahibinin de farklı bir isim olduğunu vurgulayan Uçuk, "Kesilen cezalar farklı isimler üzerine ama gönderilen adres ve isim benimki. Bu işe bir anlam veremedim.
Huzur diye bir şey kalmadı. Bugün yarın yine bir zarf gelir mi diye beklemeye başladım. Bu süre zarfında polise yaptığım
itirazlara da
cevap alamadım. Son olarak Kadıköy Nöbetçi Sulh
Ceza Mahkemesi'ne, Çanakkale Sulh Ceza Mahkemesi aracılığıyla itiraz ettim." dedi. (CİHAN)