BDP'nin teşkilatları bünyesinde oluşturulan '
kent meclisleri'nin alt birimi olarak faaliyet gösteren KCK mahkemelerinde tutulan
tutanakların,
PKK'nın
Kuzey Irak'taki 'sözde
halk mahkemelerine' gönderildiği belirlendi.
Diyarbakır'da terör örgütü PKK-KCK'ya yönelik operasyonda deşifre olan 'KCK mahkemesi' tutanaklarının Kandil'e gönderildiği belirlendi. Edinilen bilgilere göre KCK'nın talimatıyla il ve ilçelerde kurulan '
adalet komisyonları'nda görevli kişiler, söz konusu tutanakları
Türkçe olarak tutuyor ve örgütün
Kuzey Irak'ta bulunan üst düzey yöneticilerine iletiyor. Son karar da Kandil'de veriliyor. Yaşanan sürece,
Hakkari'deki KCK iddianamesinde de dikkat çekiliyor. Gizli
tanık 'hazırlanan
raporların Kuzey Irak'ın Kanireş bölgesindeki halk mahkemesine gönderildiğini' söylüyor.
Terör örgütü PKK'yı da bünyesinde bulunduran KCK'nın mahkemelerinin, BDP'nin il ve ilçe teşkilatları bünyesinde oluşturduğu 'kent meclisleri'nin alt birimi olarak hayata geçirildiği ortaya çıktı. Örgütün sözde 'adalet komisyonunun' yaptığı sorgulamadan sonra tuttuğu tutanakları, Kuzey Irak kamplarında bulunan halk mahkemelerine gönderdiği belirtiliyor. Bu duruma KCK'nın Hakkari iddianamesinde de geniş yer verilmişti.
İddianamenin gizli tanığı, KCK'nın 'adalet komisyonu' ile ilgili olarak, "
Adalet komisyonunun görevinin, anlaşmazlık tarafı olan şahısları dinleyerek, anlaşmalarını sağlamak, eğer anlaşmaları mümkün görülmüyorsa anlaşmazlıkla ilgili bir rapor hazırlayıp Irak'ın kuzeyine PKK mensuplarının bulunduğu Kanireş bölgesinde bulunan halk mahkemesine göndermek olduğunu biliyorum." bilgisini veriyor. '
Anne Ben Geldim' kod adlı
gizli tanık ise "Adalet komisyonu, 3 savcı, 2 hakim ile 5'i de üye olmak üzere toplam 10 kişiden oluşmaktadır." açıklamasını yapıyor.
Diyarbakır
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın düzenlediği operasyonda ele geçirilen tutanaklardan, KCK'nın, BDP'li belediye ve meclis üyelerini de kurduğu birimlere bağladığı anlaşılıyor. Tutanaklar üzerinde 'davayı gönderen' bölümde genellikle belediye meclis üyelerinin isimleri bulunuyor. Tutanaklarda ayrıca belediye meclisinde görüşülmesi gereken konuların, meclis üyeleri tarafından KCK'nın mahkemesine gönderildiği belirtiliyor. KCK'nın atadığı 7 kişilik adalet komisyonunun tuttuğu tutanaklarda davalı, davacı, davanın konusu, davayı dinleyenin yanı sıra hakkında şikâyetçi olunan kişiye ait bilgiler alıyor.
KOMİSYONA İFADE VERMEYEN ŞİKAYET EDİLİYOR
Terör örgütü PKK'ya yakınlığı ile bilinen bir ajans ise KCK tutanakları olarak gösterilen belgelerin 'adalet komisyonlarının' tutanakları olduğunu belirterek, bunlardan birini yayınladı. Ajans, yayınladığı tutanak belgesiyle kendi kendisini yalanlamış oldu. Belgede Bağlar ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi
Meclisi'nde görüşülmesi gereken bir işyerinin genişletilmesine ilişkin konunun, meclis üyeleri tarafından KCK'nın komisyonuna gönderildiği ifade ediliyor. Ajansın daha önce adalet komisyonu ile ilgili yaptığı haberde ise komisyon yetkilisi olduğu belirtilen
Abdülhamit Durmaz, komisyona uymayanları örgüte şikayet ettiklerini üstü kapalı anlatıyor. Durmaz, şu ifadeleri kullanıyor: "Hak, hukuk ne ise komisyon olarak iç tartışmamızı yürütüp karara varıyoruz. Haksız tarafa
yaptırımlarımız oluyor. Çünkü adam yaralamış birisine meclis olarak yaptırım uygulamazsak herkes bu tarz şeyler yapıp 'ne de olsa meclis çözer, yaptırım da yok' der, işin içinden çıkamayız.
Bizi kabul etmeyen bir
aile olur ise komisyonun adalet duygusuna güvenmiyor ise ve haksız olup barışa, uzlaşıya gelmiyor ise o aileyi artık tanımadığımızı belirtip onları teşhir edeceğimizi ifade ediyoruz. Halkımıza bu durumu raporlu halde söyleyeceğimizi belirtiyoruz. Bu ailenin bizleri
Kürt halkının özgür adalet gücünü tanımadığını açıkça deklare ediyoruz."