İstanbul 14. Ağır
Ceza Mahkemesinde verilen aranın ardından devam edilen
duruşmada söz alan Dink Ailesi'nin avukatlarından Bahri Belen, duruşmada ''gayrı ciddi'' durumların yaşandığını söyleyerek,
sanık Ogün Samast'ın ''ciddiyetten uzak davrandığını'' ve ''katılanlara sataşma yüzünden duruşma salonunun bir tiyatro sahnesini andırdığı bir süreci yaşadıklarını'' kaydetti.
''Bunlara karşı korktuğumuz için kayıtsız kalmış değiliz. Duruşma inzibatı
mahkeme heyetine ait olduğu için saygımızdan ötürü ses çıkarmadık'' diyen Belen, ''Çocukları olduğunu bilseydim bu cinayeti işlemezdim'' şeklinde ifadesi olan Samast'ın duruşmadaki katılanlara yönelik tavrı ve ''hatta pişmiş kelle gibi oturuşunun'' kabul edilebilir olmadığını dile getirdi.
Ergin, tehditlerde bulunan sanık Samast hakkında, durumunun savcılığa bildirerek gerekenin yapılmasını talep etti.
'SAMAST, SEVGİ DOLU BİR KİŞİ'
Söz alan Samast'ın avukatı Levent
Yıldırım, müvekkili Samast'ın tehditvari konuşmadığını ve ortada tehdit olduğunu düşünmediğini söyledi.
Duruşmalarda bu tip olayların oturma düzeninden kaynaklandığını ve sanıklar ile avukatlarının birbirlerine yakın oturmaları gerektiğini ifade eden Yıldırım, müvekkili Samast'ın olaydan ötürü pişman olduğunu, bu suçu işlediğini düşünmediğini ve Samast'ın sevgi dolu bir kişi olduğunu dile getirdi.
Yıldırım, Samast'ın
tahliye edilmesini istedi.
Duruşmada yazılı savunmasını okumak istediğini belirten Erhan
Tuncel, Trabzon'da bir rahibin dövülmesi, bir rahibin öldürülmesi, Mc Donalds'ın bombalanması ve
Hrant Dink cinayetine ilişkin açıklamalarda bulunacağını ve bunu 50 sayfalık dilekçe olarak mahkemeye sunacağını söyledi.
''Hayatımdan endişe ediyorum. Beni
tanık koruma programına almanızı istiyorum'' diyen Tuncel, dilekçeyi okumaya başlamasının ardından okumayı bırakarak, dilekçesini mahkeme heyetine sundu.
Tuncel, bir kez daha heyetten, ''tanık koruma programı''na alınması talebinde bulundu.
ARA KARAR
Duruşmaya yaklaşık bir saat ara verilmesinin ardından yazılan ara karar tutanağı taraf avukatlarına dağıtıldı.
Mahkeme heyeti,
savcılık emanetinde bulunan zarfta kimliği bulunan ''
gizli tanık''ın gelecek celse duruşmada, tertibatı yapılan ''gizli tanık odasında'' beyanının alınması, bu nedenle gizli tanığın mahkemede hazır edilmesi ile emanette yer alan ve suçta kullanılan tabancanın, gelecek celsede duruşma salonunda hazır bulundurulması için İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı ve savcılık Emanet Memurluğu'na yazı yazılmasına hükmetti.
Sanıklar Yasin ve Osman Hayal'in eski avukatı Fuat Turgut'un, mahkemeye sunduğu 11
Mayıs 2009 tarihli dilekçesinde dile getirdiği, ''bir
takım dedikoduları açıklamak üzere tanık sıfatıyla ifade verme isteğini'', dosyaya bir yenilik getirmeyeceği gerekçesiyle reddeden heyet, tanıklardan Mithat Alkan, Serkan İskender ve Lerna Atan'ın duruşmaya zorla getirilmeleri için yazı yazılmasına karar verdi.
Heyet, maktul Hrant Dink'e ait
iletişimin tespiti, dinlenmesi, sinyal bilgilerinin tespit edilmesi ve kayda alınmasına ilişkin kurumlara intikal eden herhangi bir kararın olup olmadığının sorulmasına ve
Ankara Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına yazılan yazının uyarılı tekrarı ile
yanıt verilmediğinde görevliler hakkında yasal işlem yapılacağının belirtilmesi kararı aldı.
Talimatla ifade veren tanık Mesut Öz ve istihbarat görevlisi Muhittin Zenit'in mahkemede yeniden beyanlarının alınmasına yer olmadığına hükmeden heyet,
Sevgi Erenerol'un Türkiye'de misyonerlik faaliyetleri konulu konferansının çözümü ve dökümünün yapılması için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yazılan yazının uyarılı tekrarını, yanıt verilmediği taktirde de görevliler hakkında yasal işlem yapılacağının belirtir yazı gönderilmesini kararlaştırdı.
Olay tarihinde Şişli
Şafak Sokak'ta bir
internet kafe çalıştıran Şişli
Feriköy Polis Merkezi'nde görevli
polis memuru olduğu saptanan tanık Cavit Kılıç'ın, mahkemede hazır bulundurulması için bu polis merkezine yazı yazılmasını ve yanıt verilmediği taktirde görevliler hakkında yasal işlem başlatılacağının belirtilmesini karar altına heyet,
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığına yazı yazılarak Dink cinayetine dair 19 Ocak 2007 tarihi öncesine ait tüm istihbarat
belge,
rapor ve tutanaklar ile yazışmaların , F3, F4 ve F5 raporları da eklenerek mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesine karar verdi.
Mahkeme heyeti, duruşmada müdahillere karşı ''5 yıl kaldı...'' gibi sözler sarf eden
tutuklu sanık Ogün Samast'ın, söylediği sözlerin tutanağa geçtiği ve bu nedenle Samast hakkında gereğinin yapılması için İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmederken, sanıklardan
Erhan Tuncel'in ''tanık koruma programından yararlanma'' isteğini ''sanık'' olması nedeniyle reddetti.
Tutuklu sanıklar Ogün Samast, Erhan Tuncel,
Yasin Hayal, Ersin Yolcu ve Ahmet İskender'in kaçma şüphelerini göz önünde bulunduran mahkemeye heyeti, bu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 12
Ekim 2009 Pazartesi gününe erteledi.