Ufuk Güldemir, Şakir Süter... Hepimizin tanıdığı pek çok gazeteciyi kalp krizi ve kanser gibi hastalıklardan dolayı kaybettik. Ancak bunlar meslek hastalığı sayılmıyor, çünkü SSK tüzüğüne göre gazetecilerin meslek hastalığı yok, bol bol stresi var Gazetecinin hastalığı yok ...ama ölüyor Son günlerde kaybettiğimiz gazeteci haberlerini sık okur olduk. Ufuk Güldemir'in ve hemen ardından da Şakir Süter'in ölüm haberlerini aldık. İkisi de kanserle mücadele eden bu gazeteciler, son anlarına kadar da gazeteciliği bırakmadılar. Yine kanser nedeniyle vefat eden Yavuz Turan, 50'sinde önce baba olacağını ardından da hasta olduğunu öğrenmişti. Turan, hastalığını çalışma şartlarına bağlıyordu. "Gazetecilikte hayatı gram gram değil, kilo kilo harcıyoruz. Gece 12'de oturur, sabah 7'ye kadar hiç uyumadan çalışırdım. Bu biraz da Washington'da gazetecilik yapmamdan kaynaklandı. Arada yedi saat fark olduğu için, gece üçe kadar oturmam gerekiyordu" Yaklaşık 8 yıldır kanserle mücadele eden, şu an ise Bodrum'da moral depolayan Kazım Kanat ise verdiği bir ropörtajında gazetecilikte yaşadığı gerilimlerin onu yıprattığını söylemişti. "Haftanın 6 günü maç var, masaların üzerinde uyurduk, teknoloji nerede o zaman, en zor koşullarda haberleşirdik." Gazetecilerin hastalığı yokmuş Gazetecilerin karşılaştığı rahatsızlıkların birebir gazetecilik mesleğinden kaynaklandığını söyleyemeyiz. Ancak genetik faktörlerin etkisiyle birlikte, yüksek stres, düzensiz yaşam, düzensiz beslenme ve yüksek sigara kullanımı gibi faktörlere bağlı olarak, kalp krizi, kanser ve ülser başta olmak üzere mide rahatsızlıkları gibi sorunlarla karşılaşıyor gazeteciler. Ayrıca ofiste çalışmaya ve kamera, fotoğraf makinası gibi aletleri taşımaya bağlı olarak boyun fıtığı, bel, sırt ve boyun ağrıları ve yumuşak doku romatizmaları da gazetecilerin sıkça yaşadığı sorunlar. Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr. Oktay Ferit'ten öğrendiğimize göre SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü'nde gazetecilerin tanımlanmış olan bir meslek hastalığı yok. Dr. Ferit gazetecilerin ergonomik olmayan çalışma koşullarına, postür bozukluklarına (özellikle kameramanlar), stresli yaşam koşulları, iş güvencelerinin yetersizliği, toplumsal olaylar sırasında fiziksel ve psikolojik streslere bağlı kalmalarının çeşitli meslek hastalıklarına yol açabileceğini söylüyor. Bu gibi rahatsızlıkların meslek hastalığı olarak nitelendirilip, tüzüğe geçebilmesi için meslek kuruluşlarının SSK Yüksek Kurulu'na başvurmaları gerekiyor. Konunun uzmanlarına gazetecilerin sağlık problemlerini danıştık. Gazeteciler stresli ve narsist Prof. Dr. Nevzat Tarhan (Psikiyatr Doktor): Gazetecilik hem fiziksel hem de zihinsel hareketliliğin ve zaman baskısının yoğun olduğu bir meslek. Yapılan hatalar da hemen görülüyor kamuoyu önünde. Bu nedenle beklentinin yüksek olması kişinin devamlı olarak alarmda olması gibi özellikleri var. Gazetecilik gibi yoğun stresin olduğu mesleklerde beyin stres hormonları salgılar. Stres hormanları nedeniyle omuz, boyun, bel kasları kasılır. Kasılmalar ve yumuşak doku romatizması oluşur. Beyin devamlı alarmda çalıştığı için tansiyon yükselir, kalp çarpar, nefes hızlanır. Enerji kaynakları kana pompalandığı için tansiyon, şeker, kolestorol yağ yükselmesi olabilir. Mide bağırsak bozuklukları oluşabilir. Herkesin zayıf organı vardır. Ona göre sorunlar yaşanabilir. Kronik stres vucudun savunma sistemini yavaşlatır. Kemik iliği baskılandığı için, vücutta oluşabilecek kanserli hücrelere karşı vücudun savunma sistemi zayıfladığı için, kanser hücreleri daha kolay harekete geçer. Stresle kanser arasında böyle bir sebep sonuç ilişkisi var. Bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı. Gazetecilerde görülen psikolojik meslek hastalığı ise genellikle narsizm şeklindedir. Özel bir meslek olmasının getirdiği, kendisini başkalarının üzerinde, özel ve önemli görmesi şeklinde seyreden narsistik özellikler yoğun olarak yaşanır. Ağrılı bir meslek Prof. Dr. Şafak Karamehmetoğlu (Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon): Gazetecilerin rahatsızlıklarının en başında boyunla ilgili şikayetler geliyor. Büroda bilgisayar başında çalışanlarda, oturdukları sandalyenin uygun olmaması nedeniyle bel ağrıları olabilir. Yumuşak doku romatizmaları da gazetecilerde daha fazla görülüyor. Kamera ve fotoğraf makinesi, laptop taşıyan gazetecilerde boyun ve bel ağrıları sık görülüyor. Kalp krizi riski var Doç. Dr. Mehmet Kaplan (Kalp Damar Cerrahisi): Kalp krizinin en önemli ve değiştirilemez risk faktörlerinden birisi genetik. Yani ailede kalp faktörünün var olması. Aile olarak şanslı olan insanları etkileyen ikincil risk faktörleri ise sigara, beslenme düzensizlikleri, kolesterol, düzensiz hayat, yüksek tansiyon olarak sayılabilir. Gazeteci grubunda, özellikle gündemin yoğun olduğu ve hızla değiştiği bizim gibi ülkelerde, kalp krizini yüksek oranda görmek şaşırtıcı değil. Çalışma şartları kanser için tetikleyici olabilir Yusuf Bükey (Genel Cerrahi): Kanserde birincil olarak genetik faktörler etki eder. Ancak bir takım tetikleyici faktörler var. Gazetecilerin meslek grubu olarak genelde yaşadıkları yoğun stres, düzensiz yaşam, düzensiz ve sağlıksız beslenme gibi faktörler kanser için tetikleyicidir diyebiliriz. Bu konuda özel olarak yapılmış bir çalışma yok. Kısaca kanserde genetik faktörler etkili, ancak gazetecilerin çalışma şartları da bunu tetikleyici bir faktör olarak karşımıza çıkabilir. Masabaşında spor yap, önlemini al Gazetecilik gibi stresli bir mesleğiniz varsa, 'Masa Başı Egzersizleri' ile bir çok hastalığın önüne geçebilirsiniz.İşte sadece 1-2 dakika harcayarak yapabileceğiniz egzersizler: Bir Parmaklarınızı gergin hissedecek kadar açın, 10 saniye öyle kalın, gevşetin, ellerinizi gergin bir pençe şekline getirin, 10 saniye öyle kalın, gevşetin. İki İki elinizin parmaklarını birbirine geçirin, avuçlarınız karşıya bakacak şekilde, omuz seviyesinde, kollarınızı ileriye doğru uzatın, kollarınızda ve omuzlarınızda hafif bir gerginlik hissedene kadar esneyin,10-20 saniye öyle kalın, gevşeyin. Üç Boynunuzun arka kısmını esnetmek için başınızı öne doğru eğin, 10-20 saniye öyle kalın. Ağrı değil, hafif bir gerginlik hissedecek kadar esneyin, başınızı dik duruma getirin ve derin nefes alın. 3 kez tekrar edin.Dört Sandalyede düzgün bir şekilde otururken, boynunuzun sağ tarafında hafif bir gerilme hissedene kadar, çenenizi sol omzunuza doğru yaklaştırın. 10-20 saniye öyle kalın, aynı hareketi sağ tarafa doğru yapın, sola ve sağa birer kez daha tekrar edin. Beş Sandalyede düzgün bir şekilde otururken, sanki kulağınızı omzunuza değdirmeye çalışır gibi, başınızı yavaşça sola doğru eğin. Boynunuzun sağ tarafında, ağrı değil hafif bir gerilme hissedene kadar esneyin, 10-20 saniye öyle kalın. Aynı hareketi sağ tarafa doğru yapın, sola ve sağa birer kez daha tekrar edin. Altı Düz karşıya bakarken, boynunuzda ve omuzlarınızda hafif bir gerilme hissedene kadar, omuzlarınızı kulaklarınıza doğru kaldırın 5 saniye öyle kalın. Omuzlarınızı gevşetin ve derin nefes alın. Aynı hareketi 2-3 kez tekrar edin.Yedi Sol kolunuzu sağ omuzunuza koyun ve başınızı sola doğru çevirin. Sağ elinizle sol dirseğinizi tutarak yavaşça ve hafifçe sol kolunuzu arkaya doğru ittirin. Sol kolunuzda ve omzunuzda hafif bir gerilme hissedecek kadar ittirin. 10-20 saniye öyle kalın. Aynı hareketi öbür tarafa doğru yapın.