Ankara-Yenidoğan'da bir arkadaşıyla yolda giderken önü kesilen ve 5 YTL'si ile cep telefonunu vermediği için vurulan lise öğrencisi Hacı Bulut (17), hayatını kaybetti. Cep telefonunu isteyen gaspçının saldırısına uğrayan Hacı Bulut (küçük resim) hayatını kaybetti. Bulut’un gözü yaşlı anne ve babası katilin yakalanmasını istiyor. Günlerce yoğun bakımda kalan genç toprağa verildi. Hacı'nın yatırıldığı Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşananlar ise filmlere taş çıkarttı. 'Cinayeti işlediği' iddiasıyla aranan O.E. (18), hastaneye iki arkadaşını göndermiş, bu şahışlar da Bulut'un yoğun bakımda yatarken bağlı olduğu yaşam destek ünitesinin fişini çekmek istemişti. Emniyet'in ulaştığı bilgilere göre, Hacı Bulut, arkadaşı ile geçtiğimiz hafta sonu gezintiye çıktı. Yolda yürürken yanlarına bir şahıs yaklaştı. Hacı'nın elindeki cep telefonu ile para istedi. Hacı ise karşı koydu. Silahlı şahıs Hacı'nın önce ayaklarına sonra başına ateş etti ve hızla uzaklaştı. Hacı, ambulansla getirildiği hastanenin yoğun bakım bölümüne kaldırıldı. Yaşam destek ünitesinde bağlı olarak verdiği hayatta kalma mücadelesini kaybetti. Çocuklarını cinayete kurban veren ailenin acısı ise yaşanan hadiselerle katlandı. Emniyet yetkilileri ile Hacı Bulut'un ailesinden alınan bilgilere göre, olay Bulut'un hastanede yattığı ikinci gün akşam 16.30 sularında yaşandı. Bulut'un yattığı odayı öğrenen iki kişi buraya girdi. Bu sırada odaya hemşire de girdi. Söz konusu kişelerin, Bulut'un vücuduna takılı fişleri çekmeye çalıştıklarını fark etti. Şahıslar, 'Akrabasıyız, ziyarete geldik.' dedikten sonra telaşla odadan ayrıldı. Ancak, aynı şahıslar ertesi gün hastane görevlilerinin yanına gittiler. Doktor ve hemşirelere, "Bizi Hacı'nın ailesi gönderdi. Artık acı çekmesini istemiyorlar. Bağlı olduğu fişlerin çekilmesini istediler." dediler. Ancak yetkililer aileyi arayınca yakayı ele vereceklerini anlayan bu kişiler hızla hastaneden ayrıldı. Arkadaşına tehdit: Sıra sende Polis olayda ilginç ayrıntılara ulaştı. O.E.'nin Altındağ'da işlenen bir cinayete adının karıştığı tespit edildi. Ayrıca katil zanlısı O.E.'nin Bulut'u öldürdüğü esnada yanındaki arkadaşı İsmail T.'nin telefonuna mesaj attığı belirlendi. Zanlı, mesajlarında İsmail T.'yi kendini ihbar ettiği gerekçesiyle öldüreceğini belirterek, 'Sıra sende' şeklindeki ifadelerle tehdit etmiş. Bunun üzerine korkuya kapılan İsmail T. ve ailesi oturdukları mahalleden il dışına taşınmış. Acılı baba: Devlet cezasını vermezse ben veririm Günlerce yoğun bakım ünitesine bağlı kaldıktan sonra hayatını kaybeden Hacı Bulut'un (17) evinde acı ve gözyaşı hakim. Anne Aynur Bulut, sabaha kadar korku ve üzüntüden uyuyamadıklarını belirtiyor. Oğlunun öldürüldüğüne hâlâ inanamadığını aktaran anne Bulut, "Ne yapacağımızı şaşırdık. Bu kinin sebebi ne, anlayamadık." diyor. Hastanede yaşanan gariplikleri de değerlendiren acılı anne, polisler tarafından odaya girmeye çalışanların eşkalleri verildiğinde bu kişileri tespit ettiklerini kaydediyor. Katilin yakalandığı haberini beklediklerini belirtiyor. Geride kalan çocuklarını 'başlarına kötü bir iş gelir' diye dışarı yollamadığını ifade eden anne, "Suçsuz yere oğlumu öldürenlere devlet en ağır cezayı versin." diyor. "Tek umudum oğlumdu." diyen baba İsmet Bulut ise seyyar oto tamirciliği yaptığını ve oğlunun okuması için seferber olduklarını aktarıyor. Baba Bulut, "Okuyup hem kendilerini hem de bizi kurtarsınlar diye eşim dantel örüyor, ben tamircilik yapıyorum. Ama gelin görün ki 5 lira için öldürdüler." diye içini döküyor. Acılı baba, oğlunu öldüren kişinin yakalandıktan sonra en ağır cezaya çarptırılmasını istiyor. Baba Bulut, "Eğer en ağır cezayı almaz, 3 yıl sonra çıkarsa ben belime silahı alır, o kişiyi öldürürüm. Bize bunu yaptırmadan hakimlerimiz en ağır cezayı versin." diye konuşuyor. Zaman