Köşe yazarı da toplantıda konuşulanlarla ilgili eleştirel yazılar kaleme aldı.
Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ergun Babahan, Enstitünün felaket
senaryosunu "AK Parti'nin oy oranını aşağılara çekmek isteyen kimi kesimlerin gözünü iyice kararttığı fark ediliyor." sözleriyle değerlendirdi.
Hürriyet Gazetesi haberi, "ABD'de densiz bir senaryo",
Sabah Gazetesi "Washington'dan kabus senaryosu",
Milliyet Gazetesi "ABD'deki felaket senaryosuna tepki",
Vatan Gazetesi, "ABD'den deli saçması
sınır ötesi senaryosu", Yeni
Şafak Gazetesi "
Karanlık senaryo",
Star Gazetesi "Dehşet senaryosu",
Radikal Gazetesi de "Bir garip toplantı" başlığıyla verdi.
Gazeteler haberlerinde
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Dışişleri Bakanlığı ve AK Partili Egemen Bağış'ın felaket senaryosuyla ilgili açıklamalarını da aktardı.
Öte yandan köşe yazarları ise konuyla ilgili şu görüşlere yer verdi:
Ergun Babahan-Sabah: (Sandığa terör tuzağı) Hudson'daki toplantı,
Türkiye'nin istikrarını bozmaya yönelik senaryoların dağdaki askerlerimize yönelik mayınlı saldırılardan ibaret olmadığını gösteriyor. AK Parti'nin oy oranını aşağılara çekmek isteyen kimi kesimlerin gözünü iyice kararttığı fark ediliyor. Türkiye, sancılı, tuzaklarla, mayınlarla, karanlık senaryolarla dolu bir ortamdan geçiyor. Evinde
bomba çıkan
emekli astsubaylar, bu astsubayın ilişkide olduğu 'olağan şüpheliler', Amerika'da çizilen senaryolarla dolu bir yol bu. Bu yolu kazasız belasız aşabilirsek Türkiye demokrasisi bir bakıma rüştünü ispat etmiş olacak.
Erdal Şafak-Sabah: (Washington'da bir senaryo) İddia doğruysa, bu iki
genç ve seçkin
general, önlerine böyle bir senaryo konulduğunda, neden kapıyı çarpıp çıkmadılar? Neden Silahlı Kuvvetler'in bu tür
komplo veya
kıyamet senaryolarının oyuncağı, hatta mezesi yapılmasını en güçlü şekilde
protesto etmediler? Herhalde bir yanıtları vardır.
Güngör Mengi-Vatan: (İğrenç senaryo) Seçimler yaklaşırken Türkiye,
psikolojik savaş hedefi haline getirilmiş bulunuyor. Enformasyon kirlenmesi yoluyla halkın kafası karıştırılarak
seçimlerin yönlendirilmesine çalışılıyor. Senaryo için 'iğrenç' nitelemesi daha fazla yakışıyor.
Murat Yetkin-Radikal: (Bu iş zor, çok zor) İddialar gerçekten can sıkıcı. Evet bu tür senaryo çalışmaları batıda da, bizde de yapılır. Geçenlerde
Dışişleri Bakanı Gül,
Genelkurmay başkanı
Yaşar Büyükanıt'ı bir ziyareti sonrasında
Irak üzerinde senaryo çalışmaları yapıldığını açıklamıştı. Hudson Enstitüsünün bu çalışmasını engellemek mümkün değil. Ders çıkarıp, ona göre davranmak mümkün. Ama
Türk askeri yetkililer, o toplantıya Genelkurmay'ın, hükümetin bilgisi içinde mi katılmış, öyle ise ne amaçlanmış, amaç hasıl olmuş mu, yok Genelkurmay ya da hükümetin bilgisi içinde değil ise, bir işem yapılacak mı? Bunlar cevaplanması gereken sorular.
Hudson Enstitüsü'nün felaket senaryosu
Önceki gün BBC'nin
Türkçe bölümü tarafından yayınlanan bir habere göre 13 Haziran 2007 tarihinde Hudson Enstitüsü'nde bir toplantı düzenlendi. Türkiye'den ve Washington'dan askeri yetkililerin katıldığı toplantıda Türkiye'yle ilgili bir senaryo konuşuldu. Buna göre Haziran ayının sonlarına doğru emekli
Anayasa Mahkemesi başkanı Tülay Tuğcu'ya suikast düzenlenecek. PKK'nın Beyoğlu'nda düzenleyeceği bir bombalı saldırıda 50 kişi hayatını kaybedecek. Bu iki olay üzerine Türk ordusu 50 bin askerle
Kuzey Irak'a girecek. İddiaya göre bu senaryo tartışılırken bir de ABD yönetiminin PKK'nın Kuzey Irak'taki liderlerini yakalayıp teslim etmesi konusu de ele alındı. Ancak toplantıya katılan Türk yetkililerin, böyle bir olayın seçim öncesi AK Parti'ye puan kazandıracağı gerekçesiyle buna karşı çıktığı öne sürüldü.
Zaman