Zanlıların yakalanma hikayesi ise hayli ilginçti. Alaşehir ilçesinde
sınıf öğretmenliği yapan S.Y., çevre ilçe ve köylerdeki 70'ten fazla üreticiden, az peşinatla toplam 400 ton kuru
üzüm aldı. Köylüler de öğretmen olmasından dolayı S.Y.'ye itimat etti. İki arkadaşıyla birlikte aldıkları üzümleri Turgutlu ilçesinde satmaya başlayan zanlı,
mevsim sonunda
Bursa ve çevre ilçelerden
kestane aldı. Kolay para kazanmanın keyfine varan öğretmen, dolandırdığı çiftçilerle alay eder gibi bir de
sosyal paylaşım sitesi
Facebook'ta yaptıklarını anlattı. Hırsızlığı öven S.Y., "Halkı,
temiz ve saf insanları dolandırmak, gününü gün etmek. Tabii bir gün toslayana kadar. Bölgede yüzlerce insanı dolandırdım. Anladım ki
dolandırıcılık ve
hırsızlık suç değil. Koskoca
Türkiye Devleti beni yakalayamıyor. Çalışmaya da gerek yok." yazdı.
Bunu gören Muradiyeli çiftçiler
Zekeriya Yalçıner, Kemal Yıldız,
Ramazan Aksoy, Hasan
Yavuz, İsmail
Ersoy ve Hulusi Elmas, sahte tüccarların peşine düştü.
Öğretmenin
tayin hareketlerini iki yıl boyunca takip ettderek, sonunda Alaşehir ve
Manisa'da suç duyurusunda bulundular. Savcılık da bilgi ve belgelerin toplanmasının ardından konuyu Manisa 1. Asliye
Ceza Mahkemesi'ne taşıdı. Mahkeme S.Y., İ.A. ve İ.K.'ye, 12'şer yıl
hapis ve 90'ar bin lira
para cezası verdi. Ayrıca dolandırıcıların Turgutlu'da kuru üzüm sattığı bir firmadan alacakları olan 500 bin liraya da el koydu.