Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fizik Bölümü araştırma görevlisi Afşar Kabaş, mevcut burç tarih aralığının 2 bin 300 yıl önce tespit edildiğini, dünyanın güneş etrafından dönerken yalpalanması sonucu burçların yer değiştirdiğini söyledi. Şu anda aslan burcunda kendini görenlerin aslında yengeç burcunda olduğunu belirten Kabaş, normalde 12 değil, 13 burç olduğunu, yılancı burcunun görmezden gelindiğini belirtti.

Eski Çinliler, Yunanlılar, Mısırlılar ve Romalılar tarafından yaygın olarak kullanılan güneş saatleri, İslâm ülkelerinde daha ayrıntılı ve hassas olarak üretilmiş, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de gelişmesini sürdürerek 20. yüzyıl başlarına kadar özellikle Akdeniz ülkelerinde kullanılmış. Artık birçok yerde nostalji olarak kullanılan güneş saatinin en gelişmiş hali Çanakkale'de bulunuyor. Afşar Kabaş, yüksek lisans tezi için dünyada ilk defa, saat, ay, mevsim ve burçları tek bir gölge ile gösteren güneş saati yaptı. Çanakkale Kordon Boyu'na yerleştiren güneş saatini tanıtan Kabaş, yeni nesillere, eskide kullanılan bu yöntemi tekrar göstermek istediğini belirtti. Kabaş, "Gölgeler yolu ile neler yapılabiliyor? Buradan saate ulaşılabiliyor, yıl içinde hangi aydayız bunu görebiliyoruz. Güneşin hangi takımyıldızında olduğunu bulabiliyoruz. Bunu sadece bir gölge vasıtası ile yapıyoruz." dedi.

Günümüzde yıldız falcılarının kullandığı 12 burçun aslında 13 olduğunu açıklayan Kabaş, 'yılancı' burcunun kullanılmadığını söyledi. Falcıların kolaylık olsun diye bir yılı 12'ye bölerek 12 burç kullandığının altını çizen Kabaş, burçların nasıl tespit edildiğini şöyle açıkladı: "Dünyanın güneş etrafından dönerken bir yılda tamamladığı bir çember var. Bu çember doğrultusunda olan takımyıldızlar, burç takımyıldızları olarak adlandırılmış. Olay bundan ibaret. Yani dünyanın yörünge düzlemi üzerinde yer alan yıldızlar, burç takımyıldızları olarak adlandırılıyor. Bu takımyıldızlarına bakıldığı zaman aslında 12 değil 13 takımyıldızı olduğunu görürsünüz. Bu 13. burç da 'yılancı' burcudur. Ama bu burcu da akrep burcuna dahil etmişler. Aslında güneş, akrep burcunda 7-8 gün kalıyor. Gazetelere bakıldığı zaman birer ay kaldığı söylenir. Yılancı burcu 20 gün civarında. Güneş daha uzun süre yılancıda kalmasına rağmen, yılancıyı akrebe dahil etmişler."

Gazetelerde yazılan burç yorumlarını komik bulan Afşar Kabaş, tüm yorumların bir birine benzediğini, herkesin kendince bir şey bulacağı yazıların akıllıca yazıldığını söyledi. Yıldız fallarında yazılanları 'bilimle dalga geçmek' olarak değerlendiren Kabaş, burçları bilimsel olarak şöyle açıkladı: "Astrolojide doğduğunuz bir tarih var. O tarihte güneş hangi takımyıldızındaysa bu sizin burcunuz olarak söyleniyor. Burcunuz astrolojiye göre sizin karakteriniz, geleceğinizi şekillendiriyor. Hatta daha ileriye giderek sadece fertlerin değil toplumların bile geleceğini yıldız falları ile belirleme yollarına gidiyor yıldız falcıları. Bilimsel olarak burçların böyle bir etkileşimi yok, söz konusu bile değil. Zaten burçlara bakacak olursanız; başlıklarını kapatın, orada yazılan terimleri okursanız hepsinde kendinizden bir şeyler bulursunuz. Aslında yazılanlar akıllıca davranılarak yazılmış bilgiler. Kafadan atılmış bilgiler. Herkesin kendiden bir şeyler bulacağı yazılar var. İnsanlar bunu göz ardı ediyor. Kendi burcuna bakarak okuduğu şeyi 'bu bana uyuyor' diyor. Aslında hepsinin içinde kendine uyan bir şeyler var. Bu psikolojik bir yöntem. Burçlar insanların üzerinde psikolojik bir etki bırakıyor, gerçek olarak fiziksel olarak bir etki yok. Eğlenceli geliyor insanlara. İnsanlar rahatlamak için bazı şeyler duymak istiyor. Bilim olarak inceledikten sonra bu yazılanları görünce çok komik geliyor bize. Bir tarafta emek harcanarak oluşturulan bir bilimsel bilgi var. Diğer taraftan da bilimsel bilgi ile dalga geçer gibi hikayeler uyduranlar var. 

Kabaş, burçlar üzerine yapılan yorumların bir hayalden ibaret olduğunu, burçların bulunduğu aralığın 2 bin 300-2 bin 500 yılları arası olduğunu kaydetti. Şu anda burçların aynı zaman aralığında olmadığını, burçların yer değiştirdiğini söyleyen Afşar Kabaş, şöyle devam etti: "Burçlarda zaman aralıkları var, simgeler var. Astrolojiye göre doğduğun gün güneş hangi takımyıldızındaysa bu sizin burcunuz oluyor. Doğduğumuz zaman aralığına göre bakacak olursak, aslında astrolojinin söylediği burçta değil. Aslında gazetelerde yazılan bu bilgiler, burçlara ilişkin bu zaman aralığı, 2 bin 300 yıl-2 bin 500 yıldır güncellenmiyor. Dünya kendi ekseni etrafında dönerken düzgün dönmüyor. Bir yalpalama hareketi yapıyor. Bu yalpalanma çok yavaş. Bu yalpalanmanın bir etkisi var o da şu; aynı zaman diliminde güneşi farklı burçlarda görmemize neden oluyor zaman geçtikçe. Dünya topaç gibi, bir kendi ekseni etrafında döner bir de kafası yalpalanma sonucu farklı yerlerde dönmeye başlar. Yani şu anda burç tarihleri arasındaki tarihler değişmiş durumda. Bir ayın beli günü içinde doğanlar 2 bin 300 yıl önceki burçlara sahipti. Şu anda bu değişmiş vaziyette. Ama astrologlar bunu bilmiyor. Astronomi ile uğraşanlar, bu hareketleri bildiği ve incelediği için farkında. Şu anda bir burç kaymış vaziyette. Şu anda aslan burcunda kendini görenler aslında yengeç burcudur.  İyice bu astrolojinin ne kadar anlamsız olduğu oraya çıkıyor. Bu güneş saatine bakanlar, doğru takımyıldızı ve burcunu bulabilirler. 26 kasımda doğanlar kendilerini aslan olarak biliyor ama şu anki durumda yay burcunda. Gazetelerde yay burcu olarak bilenler şu anda gerçek burçları akrep."

Burçlara inanılmamasını tavsiye eden Kabaş, yine de gerçek burçlarını öğrenmek isteyenlerin hazırladığı bu güneş saatine bakmasını istedi.