Yazısında, evliliğin de pekçok somut şey gibi zamanla yıprandığının altını çizen Samanyoluhaber.com Yazarı Arif Özutku, evliliğin de yıpranan yerlerinin tamir edilmesi gerektiğini ifade etti.
İşte 'Evliliğinizi hiç bakıma aldınız mı' başlıklı o köşe yazısı:
Avrupa’yı iyi bilen bir arkadaşım pek çok Avrupa devletinde belli bir
yaştan sonra checkup dediğimiz tam sağlık bakımlarının devlet tarafından
ücretsiz yapıldığını hatta bazı ülkelerde bu sağlık bakımların mecburi
hale geldiğini söylemişti. Devletler insanlar hastalığa yakalanıp maraz
ilerledikten sonra daha çok masraf yapmak durumunda kalmamak için erken
teşhisle yapılabilecek muhtemel masrafların önüne geçmeyi bu yolla
hedefliyor diye anlatmıştı. Hanımların da bir kısım ziynet eşyalarını
belli bir süre kullandıktan sonra parlaklığını kaybettiği düşüncesiyle
kuyumculara gönderip eski haline gelmesi için gerekli bakımı
yaptırdıkları hepimizin malumudur.
Dönemsel bakımları tarihi mekânlarda da görmek mümkündür. Önemli tarihi
eserler yıkılma tehlikesine karşın belli zaman dilimlerinde kapatılıp
uzmanlarca içerisindeki aksaklıklar tespit edilip giderilmeye çalışılır.
Tarihi mirası koruma adına ilgili ülke tarafından bakımı yapılamayan
bir kısım tarihi mekânlar değerine binaen uluslararası teşkilatlarca
restore edildiği de olur. Meselemiz ister insan sağlığı, ister
devletlerin parası, ister arabamız, ister mücevherlerimiz, ister tarihi
mekânlarımız olsun demek ki bunlar sahipleri açısından kıymet arz ediyor
ki sorumluları değerli olduklarını düşünmüş oldukları bu kıymetleri
mutlaka dönemsel bakımlara alarak muhafaza etme çabasındalar.
Sadece Somut Olgular Mı Yıpranır?
Peki, sadece somut varlıklar mı yıpranır ve bakıma muhtaçtırlar? Soyut
olguların da somutlar kadar kıymeti yok mudur? Elbette soyut olgular da
yıpranma riski taşırlar ve kıymet ifade ederler. Hatta soyut olgular
hayatımızın en kolay yıpranan ve en çok kıymet ifade eden
unsurlarıdırlar. Bu yüzden onlar da dönem dönem taşıdığı değere binaen
sahipleri tarafından gözden geçirilmek üzere bakıma alınmak zorundadır.
Zira zaman bir törpü gibi sahip olduğu yıpratıcı tesiri maddi ve manevi
bütün olguların üzerinde ziyadesiyle hissettirmektedir. Soyut olgular da
kendilerine gerekli bakım gösterildiğinde eski hallerini alırken
gösterilmediğinde değer kaybederler. Onlar da binalar, arabalar, ziynet
eşyaları gibi hayatımızda sahip olduğu fonksiyonunu eda etmeye devam
edeceklerse dönemsel bakımlara şiddetle ihtiyaç duyarlar.
Soyut olguların başında evlilik ve mutluluk kavramları gelmektedir.
Evlenmeden hemen önce ve evlendikten hemen sonra çiftlerin sahip
oldukları o büyük heyecan ve şevk zamanla kendisini sıradanlığa teslim
edebilir. Benim eşim yedi milyardan biri, onun bir benzeri diğer
insanlar arasında katiyen yok diye düşünen ve bu duygularla evlenen
insanlar zamanla oldukça sıradan bir insanla evlenmiş oldukları
kanaatine sahip olabilirler. Ne olmuştur ki evlenen ve evlenilen kişi
aynı kişi olduğu halde duygu ve düşünceler bu kadar birbirinden farklı
şekillere bürünmüştür? Acaba eşlerin gerçek duyguları hangileridir?
Olan şey şudur: Olgular kişinin dünyasında tulu etmeye başladığı günden
bu yana üzerinden belli bir zaman geçmiş, yani yola çıkalı bir hayli
vakit olmuştur. Evliliklerin geçen bu süre içerisinde bakımları
yapılamamıştır. Dolayısıyla insanlar evlendikleri zaman sahip oldukları
olumlu duygu yoğunluğunu artırmak bir yana zaman ve hadiselerin
yıpratıcılığıyla bu duyguları tüketmiş hatta evliliği ayakta tutan bir
kısım duyguların seviyelerini riskli düzey dediğimiz çizginin de altına
düşürmüştür. Maalesef ibre kırmızı çizginin altına indiği andan itibaren
evlilik için tehlike çanları çalmaya başlamış demektir. Çiftler bu
riskli dönemde evliliklerinin kendi dünyalarında ne mana ifade ettiğini
karşılıklı olarak sorgulamaya başlamışlardır.
Bakıma alınan evliliklerde gerekli tadilat mantık olarak tarihi
binaların restorasyonunda yapılan çalışmalarla aynıdır. Nasıl tarihi
camiler, tiyatrolar ve saraylar bir süre sonra periyodik bakımlara
alındıklarında binanın tamamı değil de yıpranan bölümleri tamir edilip,
tamamen deforme olmuş kısımları ki bunların sayısı çok olmaz yeni
parçalarla değiştirilir. Evlilikte de aynı şekilde yara almış, yıpranmış
duygular tamir edilip eski haline getirilir ve tamamen ölmüş duygular
var ise bu duygulara tekrar hayat kazandıracak çalışmalar yapılmalıdır.
Gelecek Yazı : Evlilik Bakım Nasıl Yapılır?