Bayrampaşa Cezaevi'ndeki '
Hayata Dönüş Operasyonu' sırasında (19
Aralık 2000) 12 kişinin ölümüne sebep oldukları, 29 kişiyi öldürmeye teşebbüs ettikleri öne sürülen 39 erin yargılanmasına başlandı.
Bakırköy 13.
Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 26 tutuksuz
sanık katıldı. Müdahil olma talebinde bulunan
avukatlar, asıl sorumluların salonda olmadığına işaret etti.
İzmir Barosu temsilcisi avukat Özkan
Yücel, "Asıl sorumlular yargılanmayıp
HSYK üyeliği ile (dönemin Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Ali
Suat Ertosun'u kastediyor) ödüllendirildi." dedi.
Duruşmada söz alan İzmir Barosu temsilcisi avukat Özkan Yücel,
operasyonun asıl sorumlularının
mahkeme salonunda bulunmadığını söyledi. Yücel, şu ifadeleri kullandı: "Onlar yargılanmayıp HSYK üyeliği ile (Ali Suat Ertosun'u kastediyor) ödüllendirildi. Bu operasyonun baş sorumluları, dönemin
Adalet Bakanı Hikmet
Sami Türk ve dönemin Cezaevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun'dur. İddianamede tetiği çeken ellere yer verilmiştir ancak o ellere emir veren beyinlere yer verilmemiştir. Bu
dava insan hakları ihlalleri ile hesaplaşma umudunu önümüze koyuyor. Bu nedenle davaya müdahil olmak istiyoruz."
BİZİ YAKAN BOMBALARIN ATILDIĞI DELİKLER OPERASYONDAN ÖNCE AÇILMIŞTI
Olaylar sırasında Bayrampaşa Ceza-evi'nde
tutuklu bulunan ve operasyonda vücudunun yüzde 45'i yanan Hacer Arıkan duruşmada dinlendi. Operasyon olduğu dönemde Bayrampaşa
Cezaevi C1 koğuşunda tutuklu bulunduğunu belirten Arıkan şunları söyledi: "Gece operasyon sesiyle uyandım. Askerler bizim koğuşun önüne barikat kurmuştu. Koğuştan çıkmak mümkün değildi. Bir süre sonra tavanda delikler açılmaya başlandı. Tahminime göre bu deliklerin yerleri önceden delinmişti. İçeriye bir madde salındı. O sırada bir alev topu atıldı.
Arkadaşlarım 'yanıyoruz' diye bağırıyordu. Kaçışırken yumuşak bir şeye bastım. Daha sonradan öğrendim ki üzerine bastığım Gülsen Tuzcu'ymuş. Diğer arkadaşlarımın derileri dökülüyordu. Onları söndürmek için bir şey ararken kalçama bir madde geldi. Yere düştüm ve bir daha kalkamadım. Ölümü beklerken bir arkadaşım tarafından kurtarıldım."
Hayata Dönüş operasyonunun ilk duruşmasında sanık askerler, söz birliği etmişçesine sorulara aynı cevapları verdi. Sanıklar, eski ifadelerini hatırlamadıklarını öne sürerek birçok soruyu cevaplamak istemeyerek 'Susma hakkımızı kullanıyoruz.' dedi.
Cumhuriyet savcısı da suçtan doğrudan zarar görme ihtimali bulunan kişilerin taleplerinin kabul edilmesini, kurum olarak başvuranların istemlerinin ise reddine karar verilmesini talep etti. Ölenlerin yakınları ile 33 müştekinin davaya müdahil olma talepleri kabul edildi. Duruşmayı izleyenler arasında
Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Prof. Dr.
Yalçın Küçük,
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP)
Hakkari Milletvekili Hamit Geylani ile MYK üyesi Büşra Eraslan da vardı. BDP Milletvekili Geylani, çıkışta basın mensuplarının sorularını cevapladı. Geylani, "Hatırlayacaksınız, dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'dır, Adalet Bakanı
Hikmet Sami Türk'tür, en önemlisi, dönemin ceza ve tevkif evleri genel müdürü şimdi
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi olan Ali Suat Ertosun'dur." diye konuştu.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, sanıkların 19 Aralık 2000'de
Bayrampaşa Cezaevi'nde düzenlenen operasyonda görevli
jandarma birliklerinde görev aldığı belirtiliyor. İddianamede, suç tarihinde jandarma görevlisi olan sanıkların ölen 12 kişi için ayrı ayrı 20 ile 25'er yıl arasında
hapis cezası öngören 'görevin ifası sırasında kasten adam öldürme' ile 29
mağdur için ayrı ayrı 9 ile 15'er yıl arasında
hapis cezası içeren 'görevin ifası sırasında kasten adam öldürmeye teşebbüs' suçlarından cezalandırılması isteniyor.