Bu isimlerden
Türkiye'de yaşayan
İngiliz gazeteci Gareth Jenkins,
Ergenekon davası karşıtlarının son umudu haline gelmiş durumda. Jenkins soruşturmayı karalamak için dünyayı dolaşarak
lobi faaliyetleri yapıyor.
Adı Gareth Jenkins. 1989 yılından bu yana Türkiye'de yaşıyor.
Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyareti öncesinde ABD Kongre'sinde "Ergenekon büyük bir
masal" demesi ile dikkatleri üzerine çeken Jenkins, iddia edilen Ergenekon'un yeni umudu...
Hazırladığı 22 sayfalık raporla binlerce sayfalık iddianameyi özetleyen İngiliz "gazeteci", Amerika'da ve
Avrupa'da düzenlenen toplantılarla anlatarak sistemli olarak Ergenekon lobisi yapıyor. Cunta bağlantılarının yer aldığı Üçünçü iddianameye ise hiç değinmiyor:
Washingtondaki toplantıda bir gazetecinin "Süreç tamamlanmadan, yargı kararı verilmeden bu insanların masum olduğundan nasıl bu kadar eminsiniz?" şeklindeki sorusuna ise doğrudan
cevap vermek yerine Jenkins, "İddianamenin ne kadarını okudun?" diyerek tartışmayı
tercih etmişti.
BİNLERCE SAYFA İDDİANAMEYİ 22 SAYFADA ÖZETLEMİŞ
Jenkins, Orduyu yıpratma çabası olarak lanse ettiği Ergenekon soruşturmasını ilk örneğinin ise
Şemdinli davası olduğunu ileri sürüyor. Uzmanlara göre
Şemdinli davasında ortaya çıkan gerçekler onun bu iddiasında ne kadar yanlışa düştüğünü gösteriyor bile.
ŞEMDİNLİ DAVASINA BAKIŞ AÇISI HER ŞEYİ ÖZETLİYOR.
Türkiye uzmanı olarak lanse edilen Jenkins'in uzmanlığının ne kadar olduğunu yazıları gösteriyor.
Yazar Anayası Mahkemesi başkanı
Haşim Kılıç'tan bahsederken Hassan Kılıç diyor.
TÜRKİYE'Yİ BU KADAR TANIYOR
Jenkins'in raporunu ısmarlayan ve fon sağlayan Johns Hopkins Üniversitesi, Orta
Asya-
Kafkas Enstitüsü'nün araştırma direktörü Dr. Svante Cornell ise ilginç bir görüşü savunuyor.
Jenkins'in " balans ayarını" savunan bu isimlerin yanısıra
İsrail lobisine yakın Washington Enstitüsü`nde Türkiye programı direktörü olarak da çalışan Soner Çağaptay ve Ak Parti karşıtı söylemleriyle tanınan Arı Vakfıyla olan sıcak ilişkileri de dikkat çekiyor.