HBAR MEKTUBUYLA EMEKLİ BİNBAŞIDA BULUNAN KORKUNÇ PLAN
Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı ekibinin liderliğini yapan
Zekeriya Öz, dün sabah saatlerinde polisler eşliğinde
Haliç Sütlüce'deki
Rahmi Koç Müzesi'ne giderek burada demirli bulunan Uluç Ali Reis Denizaltısı'nda yaklaşık bir saat süren bir
keşif çalışması yaptı. Öz'ün polis eşliğinde yaptığı keşfin nedeninin bir
ihbar mektubu ve Ergenekon
tutuklusu
emekli Binbaşı Levent
Bektaş'ta çıkan bir
belge olduğu ortaya çıktı.
İhbar mektubunda kan donduran iddiaların yer aldığı öğrenildi.
KATLİAM TESADÜFEN ÖNLENDİ
Zekeriya Öz'ün yaklaşık bir saat boyunca Koç Müzesi'ndeki Uluç Ali Reis Denizaltısı'nda 14
Kasım 2008 günü santral dairesinde bulunan TNT
bombaları konusunda keşif yaptığı öğrenildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne 23
Mayıs 2009 ve 24 Mayıs 2009 tarihlerinde gelen ve daha sonra Ergenekon savcılarına ulaştırılan iki ayrı ihbar e-mailinde,
Poyrazköy cephaneliği ile birlikte, bu cephanelikle ilgili tutuklanan subayların Ergenekon adına yapacakları fakat bombaların tesadüfen bulunmasıyla önlenen başka bir
eylemden de bahsedildi.
BEKTAŞ'IN EVİNDEN PLANI ÇIKTI
İhbar e-mailinde, ‘Koç Müzesi'ndeki Uluç Ali Reis Denizaltısı'nda bulunan TNT kalıplarının 200-300 kişilik bir öğrenci gurubunun müze ziyareti sırasında patlatılmak üzere yerleştirildiği' iddia edildi. e-
posta ihbarının ardından Poyrazköy cephaneliğiyle ilgili tutuklanan emekli
Albay Binbaşı Bektaş'ın evinde de, ihbar e-maili ile örtüşen ‘bombalı' saldırı planı bulundu. İhbar e-mailinde,
katliam bombalarını
denizaltıya yerleştirilmesinden sorumlu tutulan subayların isimleri tek tek verildiği ifade edildi.
İSMİ GEÇEN SUBAYLAR TUTUKLU
İhbar e-mailinde isimleri verilen
muvazzaf subayların Poyrazköy cephaneliğiyle ilgili tutuklanan subaylar olduğu öğrenildi. Poyrazköy cepheneliği ile ilgili olarak Deniz
Yüzbaşı Emre Onat, Deniz Yarbay Ercan Kireçtepe, Emekli Deniz Albay
Levent Bektaş, Deniz Yarbay Mustafa Turhan Ecevit, Deniz Binbaşı Eren
Günay, Deniz Kurmay Albay
Ali Türkşen, Deniz Astsubay Başçavuş Halil Cura, Deniz Astsubay Başçavuş Ferudun
Arslan ile Deniz Astsubay Başçavuş Sadettin Doğan tutuklanmıştı.
Poyrazköy'de
imha edildi
2001 yılında
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan Rahmi Koç Müzesi'ne devredilen Uluç Ali Resi Denizaltısı'nın bakımından sorumlu emekli Deniz Astsubay Hasan
Oğuz, 14 Kasım 2008 günü santral dairesindeki bir bölmede
poşet buldu. Poşetten
Amerikan meşeli 2 adet 100 gr. TNT içeren burgu fişeği, 1 adet 1 libre TNT kalıbının ikiye bölünmesi sonucu elde edilmiş bir buçuk libre
patlayıcı kalıbı, 160 cm
portakal renkli eski saniyeli fitil ve altı adet mekanik
fünye çıktı.
Hergün yüzlerce kişinin ziyaret ettiği müzedeki denizaltında bulunan bombalardan hemen bölgeden sorumlu
komutan Koramiral A.F.Ö. haberdar edildi. Koramiral A.F.Ö.'nün görevlendirdiği SAS timi, acil olarak Rahmi Koç Müzesi'ne gitmiş ve bombaları alarak
Beykoz SAS Grup Komutanlığı'na götürmüştü. Patlayıcılar, polis bölgesinde bulunmasına rağmen, Koramiral A.F.Ö. tarafından polise haber verilmeden aldırılıp, kriminal incelemesi yapılamadan imha edildiği ortaya çıktı.
Bomba 17 Kasım 2008'de Kıdemli Üsteğmen Erhan Atasoy tarafından
Poyrazköy Cephaneliği'nin de bulunduğu bölgedeki eğitim sahasında imha edildi. Bombalara ilişkin 19 Kasım 2008 günü düzenlenen Görev Sonuç Raporu'nda bombaların ‘Amerikan menşeli 1960'ylı yıllarda kullanılan eski tip malzeme olduğu' belirtilirken, patlayıcıların denizaltına ne zaman ve neden konulduğuna dair bulguya yer verilmedi.
Soruşturmayı genişletin talimatı
İhbar e-maili ile emekli Binbaşı Bektaş'ta çıkan kanlı eylem planının örtüşmesi üzerine
Savcı Öz'ün, soruşturmanın Koramiral A.F.Ö ve Koramiral F.İ hakkında daha da genişletilmesi talimatı verdiği öğrenildi
# Poyrazköy cephaneliği ve ‘cunta planını' ortaya çıkaran e-posta ihbarı ile Ergenekon tutuklusu emekli binbaşı Levent Bektaş'ta çıkan belgelerdeki ‘bombalı' saldırı planının örtüşmesi üzerine Savcı Zekeriya Öz harekete geçti. Savcı Öz'ün, Ata Evleri kapsamında soruşturduğu, denizaltıdaki bombaları kriminal inceleme yaptırmadan imha ettiren Koramiral A.F.Ö ve ‘cunta' planında yer alan Koramiral F.İ hakkındaki soruşturulmanın genişletilmesi talimatı verdiği öğrenildi.
HAKKINDA İŞLEM YAPILSIN
Yeni Aktüel dergisi önceki sayılarında, Savcı Zekeriya Öz'ün Ergenekon ile ilişkisini saptayarak Genel
kurmay Askeri Savcılığı'na isimlerini ilettiği 5 muvazzaf askerin kimliğini yazmıştı. Savcı Öz'ün, Askeri Savcılıktan haklarında işlem yapılmasını talep ettiği
muvazzaf askerler arasında Koramiral A.F.Ö. de vardı.
ORGANİZASYONUN YÖNETİCİSİ
Haberde, Koramiral A.F.Ö., Deniz Kuvvetleri bünyesindeki organizasyonun yöneticisi ve bu yapının hiyerarşik sorumluluğunu üstlenen kişi olarak gösteriliyordu. Derginin haberinden sonra
Genelkurmay Başkanlığı, ismi geçen subaylarla ilgili ihbarda bulunan kişinin TSK bünyesinde görev yapmadığını açıkladı. Genelkurmay, Ergenekon savcılarının soruşturma talebini ise yalanlamamıştı.
Genç Teğmenlere ÇYDD'li kız
kontrolü
Ergenekon operasyonu çerçevesinde ÇYDD'nin
Kadıköy Şubesi'nde bulunan Koramiral A.F.Ö imzalı mektuptan çarpıcı bilgiler çıkmıştı. Ergenekon'la gündeme gelen Hava Kuvvetleri'ndeki Karargah Evleri yapılanmasının benzerinin Deniz Kuvvetleri'nde ‘Ata Evleri' olduğunu anlatan ve ÇYDD'nin kanserden hayatını kaybeden eski Genel Başkanı Türkan Saylan'a hitaben yazılan mektupta, askeri öğrenciler ile
genç deniz subayların nasıl kontrol altına alınacağı anlatılıyordu.
GÖNDERİLEN ÇOCUKLARDA SORUN VAR
Deniz Lisesi sınavlarına Saylan'ın referansıyla giren çocuklarda sorun çıktığı ve daha titiz çalışılması istenen mektupta, Ergenekon soruşturmasının ardından listedeki öğrencilerin konferans ve 3'er kişilik toplantılara katılımında aksamalar olduğu belirtiliyor. Şok mektubun Deniz
Harp Okulu, Astsubay
Meslek Yüksekokulu ve Genç Teğmenler başlıklı bölümlerinde, bu kişilerin nasıl kontrol altına alınacağı anlatılıyor.
KIZLAR TEĞMENLERİN EVİNE SIK GİTSİN
Buna göre yapılması gerekenlerden satır başları şöyle: ‘Sorumlu öğrencilere yapılan yardımlar aksatılmamalı', ‘
Öğrencilerle tanıştırılan kızlar, öğrencilerle olan irtibatlarını aksatmamalı', ‘Öğrencilerin morallerinin düzetilmesi için tanıdık gazeteci, bürokrat ve akademisyenlerle gruplar halinde görüştürülmeliler', ‘Bu öğrencilere yönelik yapılan partiler arttırılmalı', ‘Okudukları süreçte tanıştıkları kızların teğmenlerin evlerine sıksık giderek veya
Kocaeli Üniversitesi'nde tanıdık kızlarla tanıştırılarak kontrol altında tutulması gerekmektedir.'
STAR