Cep telefonundan o saatte ofisinden sinyal alındığı hatırlatılınca savcılıktaki ifadesinin aksine ofiste olduğunu kabul eden Göktaş, DVD'yi ise reddetti. Göktaş'tan önce çapraz sorgusu devam eden eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin ise Pentegon'a bağlı istihbarat birimi tarafından kendisine brifing verildiğini söyledi.İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ikinci Ergenekon davasında tutuklu sanığı İbrahim Şahin ve Mustafa Levent Göktaş'ın sorgusuna devam edildi. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in Aralık 1998'de basında yer alan açıklamalarında "Susurluk özel örgütü, PKK'ya silah satıyordu. CIA ve MOSSAD ile ilişki içersindeydi. İbrahim Şahin de bu yapının içindeydi. Doğu Perinçek'e suikast planı içinde İbrahim Şahin de vardı." şeklindeki iddialarına dikkat çeken üye Hakim Haşıloğlu "Sizin aleyhinize bu kadar yayın yapan Doğu Perinçek ve çevresi ile ilgili ifadenizde 'benim dediğimi yaparlar.' diyorsunuz. Ulusal Kanal'da yayınlanan programlara çıktınız. Bunu açıklar mısınız?" diye sordu. Bu nedenle Doğu Perinçek'e kızdığını ve bunu kendisine de söylediğini belirten Şahin, "Bende vatan hainine benzer bir taraf mı? Böyle saçmalık olmaz." dedi. Şahin sözlerine, "ABD'ye gitmiştim. Herkes CIA'yı, FBI'yı bilir. Beni Pentagon'daki OSİA istihbarat teşkilatına götürdüler. Onu kimse bilmez, bütün istihbarat teşkilatlarının başıdır o. ABD Genelkurmay Başkanlığı'nın istihbaratında brinfing verdiler. Bana çok özel önem verdiler. Beni Amerikan televizyonlarına çıkartıp PKK'yı anlatmamı istediler. Bir Amerikan televizyonuna 2 dakikalığına çıkardılar, 10-15 dakika yayınlandı. Sonra başka televizyonlarda da yayınlandı." şeklinde konuştu. Şahin'in sorgusu sırasında saat 11.30'da duruşma salonunun elektrikleri kesildi. Görevlilerin arızanın giderilmesi işleminin uzun süreceğini bildirmesi nedeniyle Başkan Şengün saat 13.00'e kadar duruşmaya ara verdi. Bu arada Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, kafeterya, basın ve baro odaları ile girişteki X-Ray cihazı da dahil olmak üzere tüm elektrikli aletlerin takılı olduğu prizleri inceleyerek elektrik tesisatındaki sorunun kaynağını tespit etmeye çalıştı. Öğleden sonraki oturumu yarım saat gecikerek açan Başkan Şengün, sağlık ekipleri tarafından muayene edilen Şahin'in tansiyonunun yükseldiğinin anlaşıldığını ve bu nedenle çapraz sorgusuna devam edilemeyeceği bilgisini verdi. Şengün daha sonra, önceki duruşmalarda diş ağrısı nedeniyle çapraz sorgusuna geçilemeyen tutuklu sanıklardan Albay Mustafa Levent Göktaş'ı kürsüye çağırdı. Savunması için hazırladığı notların cezavinde bulunduğunu söyleyince, Göktaş'ın notlarını getirmesi için duruşmaya kısa bir ara verildi. GÖKTAŞ, 51 NO'LU DVD SORULARINA CEVAPTA ZORLANDI Çapraz sorgusu sırasında Göktaş'a davanın önemli delilleri arasında gösterilen ve içerisinde yüksek yargı mensuplarına ait özel görüntü ve bilgilerin bulunduğu 51 nolu DVD ile ilgili sorular yönetildi. DVD'nin oluşturulması sırasında ofisinde çalıştığına dair telefon sinyalleri bulunduğuna ilişkin delillerin hatırlatılması üzerine, savcılık ifadesinin aksine ofisinde olduğunu kabul etti. Göktaş, savcılık ifadesinde, ofisinde ele geçirilen söz konusu DVD'leri kabul etmemişti. Savcının soruları karşısında kimi zaman cevap vermekte zorlanan Göktaş, aramalar sırasında ofisinde DVD ve CD olabileceğini söyledi. Savcının ilk ifadesinde söz konusu dokümanları kabul etmediğini belirterek, "Siz 25 yıl subaylık yaptınız. Hukuk mezunusunuz. Avukatlık da yaptınız arama sırasında tutanaklara ofisinizde DVD olmadığına dair neden şerh koymadınız. Yanınızda avukatlarınız da vardı." sorusunu yöneltti. Bunun üzerine Göktaş, arama sırasında DVD'lerin ofisinde olmadığını avukatlarınn kendisine söylediğini ileri sürdü. Savunmanın ilerleyen bölümlerinde ofisinde DVD çıkmış olabileceğini söyledi. Ancak 51 nolu DVD'yi yine reddetti. Mehmet Ali Pekgüzel de, "51 nolu DVD bana ait değil diyorsunuz, DVD içerisinde size ait bir şirket mektubu olmasını nasıl açıklıyorsunuz?" sorusunu yöneltti. Göktaş mektubun bizzat kendisinin kaleme aldığını belirterek, iş ortağı Fikret Emek'e gönderdiğini söyledi. Söz konusu mektuba birilerinin ulaşarak, DVD'ye yüklemiş olabileceğini ileri sürdü. Savcı Pekgüzel, Göktaş'a, MLG isimli şirketi de sordu. Göktaş bir arkadaşıyla ortaklıklarının olduğunu ifade ederek, şirketin bilişim işleri yaptığını söyledi. Bunu üzerine Pekgüzel, "Siz bilişimden teknolojiden anlamam diyorsunuz ama yaptığınız bütün işler teknolojiyle ilgili." ifadelerini kullandı. Göktaş, ifadesinin kimi bölümlerinde DVD ile CD'yi birbirinde ayrıt edemediğini, daha çok flash bellek kullandığı kaydetti. (CİHAN)