TBMM Genel Kurulunda, BDP'nin,
KCK operasyonlarıyla ilgili araştırma önergesinin bugün görüşülmesine dair
önerisi kabul edilmedi.
Öneri üzerine söz alan BDP
Diyarbakır Milletvekili Emine
Ayna, KCK operasyonları kapsamında partilerinin yöneticilerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin tutuklandığını söyledi. Tutuklanan yöneticilerin yerine yenilerini getirdiklerini ancak onların da tutuklandığını belirten Ayna, bunun aynı şekilde sürdüğünü savundu.
KCK kapsamında yargılanın kişilerin herhangi bir şiddet olayı ile ilişkilerinin de bulunmadığını öne süren Ayna, ''Böyle bir
dava dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Hak ve
özgürlük istemek ve bunun demokratik mücadelesini vermek suç sayılmıştır'' dedi.
AK Parti Kırıkkale Milletvekili
Ramazan Can, yargının bağımsız olduğunu, işleyişle ilgili bir sorun olduğu düşünüldüğünde yine yargı kanallarına
itiraz edilebileceğini söyledi. BDP'nin tutukluluklara yaptığı itirazı değerlendiren Can, ''Kimsenin
siyasetçi olması ya da belli makamda bulunması ona suç işleme imtiyazı sağlamaz'' dedi. Söz konusu operasyonların ne kadar süreceğinin de yine bağımsız yargının takdirinde olduğunu belirten Can,
kanun ihlalleri devam ettiği sürece yargının müdahalesinin devam edeceğini, kimsenin iktidardan
yargıya müdahale etmesini beklememesi gerektiğini dile getirdi.
Can ayrıca ''siyaset akademisi'' adı altında
terör örgütüne yeni kadroların yetiştirilmesinin amaçlandığını, bunun,
terör örgütü elebaşının ifadelerinden de anlaşıldığını söyledi.
BDP Grup
Başkanvekili Hasip
Kaplan,
Anayasada kimsenin yargıya telkin,
tavsiye ve yol göstericiliğinde bulunamayacağının yazıldığını belirterek, ''O zaman Sayın
Başbakan neden 'KCK soruşturmaları sürecek, tutuklamalar devam edecek' dedi. Bu yargıya müdahale değil mi?'' diye konuştu.
CHP Eskişehir Milletvekili
Süheyl Batum, tutukluluk süresinin uzun olduğunu ve bu süre içinde kanıt üretilmeye çalışıldığını ileri sürdü.
Tutuklama konusunda bir
mahkeme kararını örnek gösteren Batum, ''Hayrettin
Ertekin'in ifadesinde, 'Hastalanınca beni hastaneye götürdüler.
Muayene işlerim bitince beni gelip almaları için oturup beklemeye başladım. Saatler geçtiği halde ses çıkmadı. Beni unutmuşlardı. Bir
taksiyle Silivri'ye geldim. Taksi parasını da cebimden ödedim' diyor. Hastanede unutulan Hayrettin Ertekin, taksi tutuyor, Silivri'ye gidiyor ve
yargıçlar 'tutukluluğun devamına' kararını veriyor. Gerekçe ise kaçma tehlikesinin geçmemiş olması'' diye konuştu.
AK Parti
İzmir Milletvekili Ali Aşlık ise uzun tutukluluk süreleri ile ilgili yapılan eleştirileri değerlendirirken, ''Buna haklılık payı versek bile, sorun Anayasada yapılacak değişiklikle düzelebilir.
Yargıç, yetkilerini Anayasadan alıyor. Eğer vicdanımızı rahatsız eden bir şey varsa 12
Eylül kalıntılarından arınmış bir Anayasa yapalım'' dedi.
Yapılan
Anayasa değişikliği ile hakim ve savcıların atanmasına ilişkin yeni bir
düzenleme yapıldığını anımsatan Aşlık, hakim ve savcıların,
terfi ve atamalarına yine kendilerinin karar verdiğini, bu işin tamamen bağımsız yargı sisteminde gerçekleştiğini söyledi.
Yapılan oylamada, BDP'nin grup önerisi kabul edilmedi. Genel Kurulda,
TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanun Teklifi üzerinde görüşmelere geçildi.