Yönetmen Halit Refiğ'in de aralarında bulunduğu grup adına açıklama yapan
Yazar Demirtaş Ceyhun, kendilerini ''Yurtsever
Aydınlar'' olarak niteleyerek,
Ergenekon ile ilgili operasyonlarda Türk milletinin
hedef alındığını savundu.
Yaşananların hukuk skandalı olduğunu iddia eden Ceyhun, ''
Cumhuriyet yargısı ve Türk milleti bu tertibi birlikte çökertecektir. Biz, tutuklanan aydınlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz'' dedi.
Gruptakilerin bir kısmının, daha sonra
duruşmaya da ara verildiği sırada yerleşkeye girerek tutuksuz
sanıklardan eski
İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Yalçın Alemdaroğlu ile sohbet ettiği görüldü.
JAPON GAZETECİ DE İZLEDİ
Duruşmanın öğleden önceki oturumu izledikten sonra yerleşkeden ayrılan The Asahi Shimbun Gazetesi'nin
Tahran büro şefi
Japon gazeteci Yu Yoshitake, aynı gazetenin
Türkiye temsilci yardımcısı Cenk
Karataş aracılığıyla, Türk meslektaşlarının sorularını yanıtladı.
Çalıştığı gazetenin ülkesinde sabah ve
akşam olmak üzere 2
baskı halinde çıktığını ve her 2 baskının tirajının 12 milyon olduğunu ifade eden Yoshitake, yaklaşık bir yıldır Tahran üzerinden Türkiye'yi kapsayacak şekilde çalıştığını kaydetti.
Yoshitake, Türkiye'de AK Parti'ye açılan
kapatma davası gibi önemli
gündem maddelerini takip ettiklerini anlatarak, ''Ergenekon'' davasını da önemli bir gündem maddesi olduğu için izlediğini söyledi.
Gazetelerinde, ''Ergenekon'' davasına ilişkin bir kaç kez haber çıktığını ifade eden Yoshitake, duruşmayla ilgili izlenimlerinin sorulması üzerine, yerleşkedeki güvenlik kuvvetlerinin nazik olduğunu söyledi.
''Ergenekon'' davasının bugünkü duruşmasında savcılarca dönüşümlü okunmasına devam edilen iddianamenin 443. sayfasına gelindi.
Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesinde devam edilen davanın bugünkü duruşmasının öğleden sonraki oturumunda, Cumhuriyet savcıları
Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından iddianamenin okunması işlemine saat 15.45'te ara verildi.
Bugün 2.5 saatte 159 sayfası okunan iddianamenin 443. sayfasına ulaşıldı.
Yargılamayı yapan İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal
Şengün, iddianamenin okunmasına ara verilmesinin ardından
dosyaya gelen bazı dilekçeleri kayda geçirdi.
Başkan Şengün,
tutuklu sanıklardan
Muzaffer Tekin'in iddianameyle ilgili bazı yazılı beyanlarda bulunduğunu, Mehmet Fikri Karadağ'ın da diz üstü bilgisayarının iadesini isteyen dilekçe verdiğini bildirdi.
Diğer sanıklardan Bekir Öztürk'ün de revire çıkmak için yazılı talepte bulunduğunu belirten başkan Şengün, Kemal Yalçın Alemdaroğlu ve Güler Kömürcü Öztürk'ün
avukatlarınca verilen dilekçede de Alemdaroğlu açısından eğer
yasak dinleme yöntemleri ile elde edilmişse iddianamedeki
kayıt ve tapelerin okunmamasının istendiği kaydedildi.
Başkan Şengün,
Muzaffer Tekin ve Mehmet Demirtaş'ın avukatlarının
tahliye talebini içeren dilekçe verdiğini ifade ederek, Muammer
Karabulut, Selim Akkurt, Abdullah Arapoğulları,
Vatan Bölükbaşoğlu, Abdulmuttalip Tonçer ve
Muhammed Yücel'in de cezaevindeki açık görüşlerle ilgili bazı taleplerini içeren dilekçe sunduklarını anlattı.
AVUKAT-SANIK KERİNÇSİZ'DEN USUL ELEŞTİRİSİ
Duruşmada, söz alan tutuklu sanık ve avukat Kemal Kerinçsiz, usulle ilgili bazı beyanlarda bulunmak istediğini belirterek, aynı fiilden ötürü,
Danıştay'a saldırı ve
Cumhuriyet Gazetesinin
bombalanması hakkında, biri burada diğeri
Ankara'da iki ayrı yargılama yapıldığını ve Ankara'daki dosyanın Yargıtay'da temyiz aşamasında olduğunu kaydetti.
Kerinçsiz, iddianameyi hazırlayan savcıların Danıştay ve Cumhuriyet Gazetesi olayları açısından Yargıtay'ın temyiz incelemesini mutlaka beklemeleri gerektiğini ve burada son sözün Yargıtay'da olacağını ifade ederek, iki dosya arasında bağlantı görülmesi halinde davaların birleştirileceğini söyledi.
Bu olayda hukuk dışına gidildiğini öne süren Kerinçsiz, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin kendi
mahkemeleri ve buradaki dosya arasında bağlantı kurmadığını da belirtti.
BAŞKAN ŞENGÜN'DEN 'ESASA GİRME' UYARISI
Mahkeme Heyeti Başkanı
Köksal Şengün, bunun üzerine Kerinçsiz'e esasa girmemesini söyleyerek, beyanlarının
savunma şeklinde olması gerektiğini hatırlattı.
Kerinçsiz de söylediklerinin hepsinin usul işlemleri olduğunu ifade ederek, bunların temyiz aşamasında mahkemenin önüne geleceğini kaydetti.
Başkan Şengün, Kerinçsiz'i sert bir şekilde uyararak, esasa girmesi durumunda kendisini dinlemeyeceğini bildirdi.
Mahkemenin bağımsızlığına ve tarafsızlığına inandığını, iki değerli hakimin önüne gelen bu iddianamenin kabulü ile hayal kırıklığına uğradığını kaydeden Kerinçsiz, mahkemenin bugüne kadar verdiği kararların usul ile yasaya uygun olmadığını ve iddianamenin reddedilmesi gerektiğini savundu.
Tutuklu sanıklardan Aydın Yüksek de tahliye taleplerinin reddedilmesine tepki göstererek, ''17 aydır tutuklu olarak 3 metre karelik hücrede tutuluyorum. Buradaki insanlarla nasıl bir ilgim bulunmuş da o yüzden tutuklanmışım. Bunu öğrenmek istiyorum'' şeklinde konuştu.
SEMİH TUFAN GÜLALTAY
Başka suçtan tutuklu sanık
Semih Tufan Gülaltay, hakkında hiçbir
belge ve kanıta ulaşılamadığını savunarak, iş yaptığı bazı kişilerin ve kiracılarının, gece saatlerinde gözaltına alınarak hakkında şikayetçi yapıldığını öne sürdü.
Gülaltay, Başkan Şengün'e yönelik, ''Siz hiç hakimlik hayatınızda icra işlemi yaptığı için gaspla, yağmayla suçlanan birini gördünüz mü? O benim işte'' diye konuştu.
Aleyhine ifade vermeyen kişilerin de uzun zamandır tutuklu yargılandığını öne süren Gülaltay, ''Böyle bir
komplo görülmemiştir'' dedi.
Hakkındaki okunan iddianamenin düzmece olduğunu savunan Gülaltay, iddianamede bahsedilen İstanbul 12.
Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davadan da
beraat edeceğine inandığını kaydetti.
''2455'İ BİR AMERİKA'DAKİ BİLİR, BİR DE BEN AÇIKLAYACAĞIM''
Tutuklu sanık Hüseyin Görüm, bu davanın özünün Danıştay Davası olduğunu ifade ederek, bu konuda Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde her şeyi anlattığını söyledi.
Görüm, 5'i kız, 5'i erkek olmak üzere 10 kardeş olduklarını, bütün kardeşlerinin bu dava ve soruşturmadan etkilendiğini söyledi.
Daha önceki duruşmalarda bazı kişilerce arkasından ''Sen konuşma, seni tahliye edeceğiz'' dendiğini öne süren Görüm, şöyle konuştu:
''Geçen celse avukat Kerinçsiz, size yaptığınız işten dolayı
peygamber postunda oturduğunuzu söyledi. Ben de diyorum ki Rahman'ın, yaradan Allah'ın bir sıfatını gerçekleştireceksiniz. Her şeyi anlatacağım. 2455'i bir Amerika'daki bilir, bir de ben açıklayacağım. Beni baskı altına ala ala benim fıtığım patladı. Herkes hastaneye gitti. Sırf gazeteler yazmasın, 'kuvvacı Hüseyin de hastaneye kaldırıldı' demesinler diye korseyle dolaşıyorum.''
''LOBİ BELGESİNİN ASLI PENTAGON KAYNAKLI'' İDDİASI
Hayrettin Er
tekin, iddianamede sık sık bahsedilen
lobi belgesinin aslının
Pentagon kaynaklı olduğunu savunarak ''bu belgenin 1985 yılında
Harp Akademilerinde bir yüzbaşı tarafından 25 sayfa olarak
Türkçe'ye çevrildiğini'' ileri sürdü.
Ertekin, ''Benim dikkatimi çekti. Burada bahsi geçen lobi belgesine 6 sayfa daha eklenmiş. Çünkü o belgede
mafya filan yoktu'' dedi.
Belgenin işgal altındaki bir ülkenin yeniden nasıl inşa edileceğine dair olduğunu, Pentagon'da
danışman olarak çalışan 'Sincity' yazarı tarafından hazırlandığını öne süren Ertekin, hatta Genelkurmayda bununla ilgili bir daire kurulduğunu, başına bir tuğgeneralin getirildiğini, ancak daha sora bu dairenin isminin değiştirildiğini söyledi.
Ertekin, bu belgenin Türkçe ve
İngilizce metninin
Harp Akademileri kütüphanesinde olabileceğini tahmin ettiğini belirterek, söz konusu belgenin istenmesini talep etti.
REDDEDİLMESİNİ İSTEDİĞİ HAKİMDEN ÖZÜR DİLEDİ
Daha önceki duruşmada üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nu reddettiğini söylediğini belirten Ertekin, Haşıloğlu'nun kendisini tutuklayan hakim olmadığını fark ettiğini ve kendisinden özür dilediğini ifade etti.
Ertekin, ''Ben
Doğu Perinçek ve beraberinde gözaltına alınanlardan 27 gün önce gözaltına alındım. O gün bana bir
kroki getirdiler. Bunun benim CD'lerimden çıktığını söylediler. Nereye ait olduğunu sordular. Ben de bu krokinin Yargıtay'a ait olduğunu söyledim. Bunu benim çizmediğimi, çizsem bilgisayar ortamında çizeceğimi anlattım. Hatta krokideki hataları söyledim. Aynı krokiyi burada başka arkadaşlara göstermişler. Bunu da burada söylemek istedim'' dedi.
MUZAFFER TEKİN
Tutuklu sanık Muzaffer Tekin, bu davanın omurgasını Danıştay saldırısının oluşturduğunu anlatarak, davadan en çok kendisinin ve ailesinin
mağdur olduğunu söyledi.
Tekin, ayrıca şunları kaydetti:
''
Savcıları ibret, hayret ve dehşetle dinliyorum. Ben o davada aklandım. Aynı konuları işliyorlar. Benim bombalar için 500 bin dolar verdiğim söyleniyor. Kalpak alamayan örgütün bomba almak için 500 bin dolar verdiği iddia ediliyor. Savcılar benim suçlu olduğuma gerçekten inanıyorlarsa başka insanları da mağdur etmemeleri için cübbelerini çıkarıp atsınlar. Aksi takdirde ben kendilerinden daha dürüstüm, daha şerefliyim.''
Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Şengün ''Bir daha sakın ola ki böyle konuşmayın'' şeklinde Tekin'i uyardı. Tekin'in ''Dayanamıyorum'' demesi üzerine de Şengün, ''Dayanacaksınız. Her makama saygı duyacaksınız. Burada hepimiz, belli kurallara uyarak bir duruşmayı yönetmeye çalışıyoruz'' diye konuştu.
SANIK AVUKATLARININ BEYANLARI
Sanık avukatlarından Hanefi
Altay, bir Türk olarak, Ergenekon lafını terörle bir arada duydukça beynine kurşun yediğini söyledi.
Ergenekon Destanı'nın Türk kültürünün önemli bir parçası olduğunu belirten Altay, Ergenekon'un kullanılmamasını istedi.
Mehmet
Zekeriya Öztürk'ün avukatı
Yaşar Ağsu da Ergenekon Destanı'na işaret ederek, destanda bahsedilen dağları gördüğünü, oradan çıkmanın zor olduğunu söyledi.
Ağsu, ''Birinci Ergenekon'da biz bir bozkurdu takip ederek çıktık. 7 düvel bir oldu. Ülkeyi işgal etti. Buradan da bir bozkurdun ardı sıra yürüyerek çıktık. Bu bozkurt Mustafa Kemal'di. Bu ikinci Ergenekon'du. Şimdi ise emperyalistler ile Mustafa Kemal'in 'Gençliğe Hitabesi'nde bahsettiği dahili bedbahtların işbirliğiyle hazırlanmış bu Ergenekon cenderesinden de yine bir bozkurdun ardı sıra çıkarız. Bu sefer
Bozkurt'un adı Köksal olur'' diye konuştu.
Ağsu'nun bu sözleri salonda gülümsemelere yol açarken, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün bu sözlere tepkisiz kaldı.
Mehmet Demirtaş'ın avukatı Yusuf Çolak da dün yayınlanan ''
32. Gün'' programında yer alan
Tuncay Güney'in yayın kasedinin dosyaya konulmasını istedi.
Oktay Yıldırım ve Bekir Öztürk'ün avukatı Ahmet Ülger de bir süre önce müvekkili olan Levent Temiz'in
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakıldığını belirterek, davaya başka eklenen sanıkların da olacağını öne sürdü.
2 BİN 500 SUBAY DAVAYA DAHİL EDİLECEK'' İDDİASI
Levent Temiz'e sorgusu sırasında, 2 bin 500
muvazzaf subayın bulunduğu bir liste gösterilerek bilgisinin sorulduğunu ifade eden Ülger, bu 2 bin 500 muvazzaf subayın davaya dahil edileceğini ileri sürdü.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, bu sözler üzerine soruşturmayı kendisinin yürüttüğünü ve böyle bir belge görmediğini kaydetti. Ülger de belgenin
emniyet sorgusunda müvekkiline gösterildiğini söyledi.
Pekgüzel'in, Temiz'in avukat olması nedeniyle emniyette sorgulanamayacağını hatırlatması üzerine Ülger, müvekkilinin emniyette 3 saat sorgulandığını savundu.
VELİ KÜÇÜK'ÜN KIZI VE AVUKATI ZEYNEP KÜÇÜK
Tutuklu sanık
emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük, müvekkilinin Kocaeli'nde görev yaptığı sürede
faili meçhul cinayetlerin arttığından bahsedildiğini ifade ederek, müvekkili Kocaeli'nde görev yaparken faili meçhul cinayet olup olmadığının
savcılık makamından sorulmasını istediğini söyledi.
Mahkeme heyeti, avukat ve sanıkların beyanlarının alınmasının ardından talepleri değerlendirmek için duruşmaya ara verdi.
Bu sırada savcı Pekgüzel, duruşma salonunun dışında bekleyen ambulansa giderek tansiyonunu ölçtürdü.
Öte yandan,
Ulusal Kanal Yönetim Kurulu üyesi olan sanıklardan Adnan Akfırat'a, duruşma salonunda iken avukatı aracılığıyla
Aydınlık Dergisi verildiği görüldü.
AA
YÜZYILIN DAVASINDAKİ BÜTÜN GELİŞMELER
DURUŞMADAN İLGİNÇ KARELER İÇİN TIKLAYIN
ASRIN DAVASINDA 3. DURUŞMA - SİLİVRİ'DEN İLGİNÇ KARELER
ERGENEKON DURUŞMASINDAN YENİ RESİMLER
İŞTE SİLİVRİ'DEN İLK KARELER
EN HEYECANLI ERGENEKON SANIĞI
ERGENEKON İZDİHAMI CEPTE - İZLE
ERGENEKON'DA SKANDAL - İZLE
İŞTE ERGENEKON DAVASI DURUŞMA SALONU
ASRIN DURUŞMASINDA BOMBA GELİŞME
DURUŞMA SALONUNDA İLGİNÇ DİYALOG
İP'TEN MEKAN TEKLİFİ
ERGENEKON DURUŞMASINDA OLAY ÇIKTI
BÜYÜK DAVANIN KÜÇÜK SKANDALI
İLGİLİ HABERLER