Ergenekon OPERASYONU

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Mithat Sancar, Ergenekon operasyonunu çetelerle mücadelede özellikle psikolojik açıdan çok önemsediğini dile getiriyor.

Ergenekon OPERASYONU

Bugünden yarına büyük değişiklikler beklemese de geri adımın hükümet ve Türkiye adına büyük kayıplar getireceğini özellikle belirtiyor. AKP-MHP'nin üzerinde anlaştığı Anayasa değişikliğinin sorunu çözememe ihtimalinin göz ardı edilmemesini istiyor. Ergenekon operasyonu hakkında ne düşünüyorsunuz? Böyle bir operasyonu bekliyor muydunuz? Hükümetin son dönemdeki tavırları nedeniyle yakın zamanda böyle bir operasyonu beklemiyordum. Birgün gazetesindeki son yazımda da hükümete 'eğer harekete geçmezseniz, Türkiye'nin üzerinde bu utancın kalmasında en büyük sorumlu siz olacaksınız' diye uyarıda bulunmuştum. Özellikle Hrant Dink cinayetiyle ilgili ortaya serilen, bürokrasi, jandarma, emniyet ve istihbaratın içinde olduğu sayısız iddia, pek çok ifade ve açık delil olmasına rağmen bugüne kadar görevden alınmış tek bir bürokrat yok. Bu tablo karşısında böyle bir operasyonu beklediğimi söyleyemem. Şu an böyle bir operasyonun yapılması ve devam ediyor olması, başlı başına Türkiye yakın tarihinin çok önemli olaylarından biridir. Kendini dokunulmaz sayan ve bu güvenle hareket eden çeşitli oluşumların ve çevrelerin olduğunu herkes biliyor. Her türlü hukukun ötesinde olduğuna inanan bir kesim bu. "Bana hiç kimse dokunamaz" gibi bir güvenle hareket ediyorlar. Dokunmak, sadece dokunmak bu tür oluşumların inancını, güvenini sarstığı, zedelediği ve hatta yıktığı için her şeyden önce psikolojik açıdan, ikincisi siyasal kültür açısından son derece önemlidir. Şili adaleti, Pinochet'yi hiç mahkûm edemedi. Pinochet, bir gün bile mahkûmiyet adı altında hapis yatmadı. Ev hapsinde tutuldu, davalar açıldı. Ama Pinochet ne zaman bitmişti? Pinochet, Londra'da gözaltına alındığında, yani ilk defa kendisine dokunulduğu anda bitmişti. Kamuoyunun yakından tanıdığı, aralarında Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz'in de bulunduğu kişiler tutuklandı... Bunlar, kuşkusuz önemli gelişmeler. Özellikle yargıda, bugüne kadar görmeye alışık olduğumuz, hatta kanıksadığımız "kollayıcı veya müsamahakar" tutumun en azından bu operasyonda tekrarlanmadığının işareti olması açısından büyük önemi var. Öte yandan, açık siyasi iradenin ve kamuoyunun desteğinin bu gelişmelerde nasıl olumlu bir rol oynayabileceğini göstermesi açısından da önemli. Eğer bu destek ve bu hava devam ederse, daha derinlere dalma ve böylece ülkenin bu kara beladan, bu illetten kurtulması yolunda kayda değer mesafe alma ihtimali de yükselir. Son yıllarda ortaya çıkan çetelerin destekçileri kimler? Çetelerle ilgili soruşturmalarda yapılanmaların arkaplanına nedense ulaşılamıyor? Açıkça isim veya isimler telaffuz etmek, doğrudan bir kurumu işaret etmek itham olacaktır. Ama açıkça tanımlamasanız da, gördüğünüzde tanırsınız kimler olduğunu. Ya da provokasyon kokan hemen her olayda görürsünüz onları. Esasen onlar da kendilerini gizleme gereği duymazlar. Çeşitli olaylar karşısında hukukun bir tarafa bırakılabileceğini söyleyen kim olduysa bugüne kadar, bunlar açık ya da örtülü, doğrudan ya da dolaylı bu yapının arkasında veya içindeler ya da en azından bu yapıya destek veriyorlar. Ben bu kadar ulaşılmaz, dokunulmaz güçlü bir yerde olduklarını düşünmüyorum. Biraz da hükümetlerin kendilerine güvenmemeleri, hatta iktidar olmanın ancak pazarlıklarla, uzlaşmalarla mümkün olduğuna inanmaları da bu fiili dokunulmazlıkların sürmesinde rol oynuyor. Susurluk olayında gündeme gelen önemli aktörler yargılanamadı. Ergenekon operasyonunun sonuna kadar gidecek bir irade görüyor musunuz? AKP'nin bundan önceki bütün kritik sorunlarda olumsuz bir imajı var bende. Bazı hayati meselelerde, yerleşik devlet politikalarından farklı bir açılım niyeti ortaya koydular, bu yönde belli adımlar da attılar. Fakat çeşitli faktörlerin etkisiyle sonunu getirmediler. Yani bazen iki adım ileri bir adım geri, bazen de bir adım ileri iki adım geri oldu... Ergenekon operasyonu AK Parti için bir imtihandır. Nereye kadar gidecekleri; demokrasi, hukuk devleti ve insan haklarıyla ilgili irade ve niyetlerini ortaya koyacaktır. Turnusol kağıdı gibi. Geriye çekilme, çok risklidir, ağır bedelleri olacaktır. "Gördünüz mü en iddialı iktidar, en kapsamlı operasyon bile bize bir şey yapamadı" dedirtirsiniz. Hükümet, devamının gelmesi yönünde kararlı bir tutum takınmazsa, bumerang gibi döner hem kendisini hem toplumu vurur. Şu anda temkinliyim. Ümit ediyorum. Bu operasyonu, sadece adliye ve polisiye vaka olarak görmüyorum. Hükümet bu işin devam edeceği mesajını vermek ve takipçisi olacağı iradesini göstermek zorundadır. Aksi takdirde hem kendileri hem bu ülke çok şey kaybeder. Çete operasyonlarının bir ayağını da yargı yürütüyor. TESEV raporunuzda da belirttiniz, yargı içinde "devleti koruma" güdüsüyle hareket edenler var. Bu, çetelerin yargıda ceza almamasına neden olmuyor mu? Böyle bir etkinin olduğunu söylersek yanlış olmaz. Yargı içinde bu anlayışa sahip hâkim ve savcıların bulunduğunu biliyoruz. Zaten bu proje kapsamında yaptığımız görüşmelerde, bazı hakim ve savcılar bunu açıkça söylediler. (Devleti korumak gerekir, bu tür durumlarda bunlar vatan için yaptılar, kendi çıkarları için yapmadılar, vatan için yapmışlarsa ben bunlara nasıl ceza veririm, niye veririm gibi) Hukuk dışı bir yaklaşımla olayı ele alan yargıçlarımız ve savcılarımız var. Elbette bu durum bu tür çetelerin nihai olarak çözülmesini çok zorlaştırır. En azından büyük engeller çıkarır. Toplumda yargıya yönelik bakışı da olumsuz etkiler. Şemdinli Davası eski Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın meslekten ihraç edilmesi yargıç ve savcıları nasıl etkiledi? Sarıkaya olayı, açıkça dile getirilsin getirilmesin, yargı üzerinde, hâkim ve savcılar üzerinde çok olumsuz bir etki yapmıştır. AKP'nin bu olayda sonuna kadar gidebileceği konusunda tereddüt duymamın bir nedeni de, Ferhat Sarıkaya'nın kurban edilmesine yol açan gelişmeler zincirinde hükümetin önemli bir halka rolünü üstlenmesidir. Ferhat Sarıkaya olayı çok ciddi bir darbe vurmuştur hukuk devletini yerleştirme çabalarına. Sarıkaya'nın kurban edilmesi, şimdi bu operasyonla belli ölçülerde de olsa tamir imkânı yakaladığımız büyük bir yaradır.
<< Önceki Haber Ergenekon OPERASYONU Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER