Eeee yeter artık yahu, bu
ülkede yirmi yıldır
kavga gürültü var. Bıktık Vallahi. Üstelik bütün şu olanlara yıllar sonraki jenerasyon ‘’Vah vah tarihte ne saçmalıklar varmış yahu!’’ diyecekler. Şu son zamanlarda olaylara damgasını vuran ‘’ERGENEKON’’ nedir, niyedir açıkçası bilmiyorum. Çok karışık ve ben
sanatçı olarak kafamı fazla yormak istemiyorum. Çünkü elimden gelecek bir şey yok. Kimi olanlardan mutlu; ‘’ Vay be! Bravo
Tayyip Erdoğan’a’’ diyor. Kimi ‘’ Vah yazık şu alfabeyi ne hale getirdiler, Atamıza saygısızlık’’ diyor. Kimi ‘’ bu iş artık Tayyip Erdoğan’dan çıktı,
Amerika yönetiyor’’ diyor falan filan… Ama gelgelelim tadı kaçtı. Bugüne kadar ERGENEKON’ dan kime ne olduysa manevi anlamda, insan olduğu için üzgünüm. Ama
Türkan Saylan olmamalıydı.. Özellikle burs alan öğrenciler yarı yolda bırakılmamalıydı. Evet, Türkan Saylan’ın görüntüsü beni çok üzdü ve etkiledi.
Allah Türkan hanıma ömür versin. Belki de annemden etkilendim.
Her neyse ne galiba
Ergenekon bu noktada insanlığın dolayısıyla hatanın tam damarına dokundu. Dokundu diyorum çünkü olan oldu işte…
Ben
Başbakan olsam hiçbir şeyden çekinmezdim ama asıl
sivil toplum örgütlerinin en büyüğü olan sanatçı camiasını kızdırmazdım. İşte bu bir yönetimin cami duvarıyla ilk tanışması olmuştur.Askeriyeden sonra çekinilmesi gereken tek örgüt sanatçı camiasıdır ve ben bu konuda gerekli kişileri uyarma ihtiyacı duyuyorum. Benim felsefeme göre sanatçı çaktırmadan bir ülkeyi yönetme gücüne sahip tek örgüttür. Yeter ki bir araya gelsinler. İşte şimdi ülke yönetimi açısından bu tehlikeyi görmek için Nostradamus olmaya gerek yok. Şunu bilelim ki artık bu ülkede kömür değil barış dağıtan kazanacaktır.
Hülya Avşar 'Guardianturk'