Türkiye'nin
Kıbrıs atağı
Finlandiya Başbakanı'na 1
Aralık'ta söylendi, o da bu sırrı tam 6 gün sakladı.
Türkiye'nin daha önce MGK'da da tartıştığı planlardan biri, 1 Aralık'ta
Ankara'da AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Başbakanı Vanhanen'e aktarıldı. Vanhanen "Bunu bizim önerimiz gibi getireyim" dedi.
"Sızdırmayın" dendi
Ancak Vanhanen'e "Daimi Temsilciler Komitesi'nin (Coreper) toplanacağı 7 Aralık sabahına kadar bunu kendi içinizde görüşün, kimseye sızdırmayın. O gün bizim adımıza açıklayın" denildi. Vanhanen altı gün sızdırmadı.
Çankaya'ya iletildi
Fin Başbakanla mütabık kalınan hususları o
akşam Dışişleri Müsteşar Yardımcısı,
Cumhurbaşkanlığı Dışişleri Başdanışmanı Atacanlı'ya aktardı. Salı günü de Müsteşar Apakan, Atacanlı'ya masaya gelecek teklifle ilgili bilgi verdi.
Çankaya'ya mı soracağız?
Sezer dün
liman önerisi için kendisine bilgi verilmediğini açıkladı. Erdoğan "Sözlü görüşmeler için de Çankaya'ya mı soracağız" dedi.
Liman önerisi, Fin Başbakanı'na yapıldı
Türkiye'nin Kıbrıs atağı
Perşembe günkü COREPER toplantısından hemen önce değil, 1 Aralık günü Ankara'ya gelen Finlandiya Başbakanı Matti Vanhanen ile görüşme sırasında başlatıldı.
Ankara'yı üç gündür karıştıran Türkiye'nin liman ve havaalanı açmasına yönelik
sürpriz Kıbrıs çıkışıyla ilgili çok ilginç bir gelişme yaşandığı ortaya çıktı. İddia edildiğinin aksine, Türkiye'nin Kıbrıs atağı geçen Perşembe yapılan COREPER toplantısından hemen önce değil, 1 Aralık günü Ankara'ya gelen Finlandiya Başbakanı Matti Vanhanen ile görüşme sırasında başlatıldı. Düğmeye de bizzat Başbakan
Tayyip Erdoğan bastı. Başkente çalışma ziyareti için gelen Finlandiya Başbakanı Vanhanen'e, Ercan Havaalanı ve Magosa Limanı'nın
KKTC denetiminde kullanıma açılması beklentisi karşılığında, Ankara'nın bir liman ve bir havaalanı açabileceği önerisi iletildi. İşte esrarengiz süreçte asıl gizem de burada başladı.
* SIRRI 6 GÜN SAKLA: Çünkü, bu büyük
açılım hakkında ilk kez bilgilendirilen Fin Başbakanı'ndan, AB üyesi ülkelerin
büyükelçilerinin COREPER toplantısına kadar sessiz kalması ve bunu bir sır olarak tutması istendi. Konuk başbakana "AB Dönem Başkanı olarak bu öneriyi size yapıyoruz. Ancak, COREPER toplantısının yapılacağı 7 Aralık sabahına kadar 6 gün bunu kendi içinizde görüşün, kimseye sızdırmayın. Günü geldiğinde de bizim adımıza bunu siz açıklayın" denildi. Vanhanen de, "Bu önerinin üzerinde
Helsinki'de çalışacağız. Olgunlaştırdıktan sonra da, sizin dediğiniz gibi AB Dönem Başkanı kimliği ile açıklayacağız" yanıtını verdi. Görüşmede, normalde Ankara'nın Ocak 2006 tarihli Kıbrıs
açılımı ile büyük paralellikler gösteren ve MGK'da da daha önce görüşülen bu çıkış için bir yazılı metin verilmesinden de özellikle kaçınıldı. Bunda Finlandiya'nın Kıbrıs ile ilgili önceki planında izlediği kayda geçmeyen sözlü diplomasi taktiği benimsendi. İlerleyen günlerde, Ankara- Helsinki hattında tekrar irtibat kuruldu ve Finlandiya, Türkiye'ye, "Her şey hazır. Coreper öncesi harekete geçiyoruz" mesajı gönderdi.
LONDRA DA DEVREDE
* EŞ ZAMANLI KRİPTO: Tam bu gelişmeler yaşanırken Ankara'dan, AB konusunda
destek veren
Londra'ya bir
kripto gönderildi ve bu çok gizli plan hakkında bilgi verildi. Böylelikle, eş güdümlü olarak hem AB Dönem Başkanlığı hem de uzun süreden beri, "sizi savunmada bizim elimizi güçlendirin" diyen Londra, Rumların köşeye sıkıştırılması konusunda bizzat devreye sokuldu.
* ASKERLERLE GÖRÜŞME: Bir diğer önemli gelişme de, 7 Aralık'taki COREPER toplantısından hemen önce geçen hafta ortasında
Genelkurmay ile yapılan toplantıya ek olarak, kapalı kapılar ardında askerlerle ilk görüşmenin Aralık öncesi gerçekleştirilmesi oldu. Bazı Dışişleri kaynaklarına göre, asıl askerleri ilk bilgilendirme toplantısı 1 Aralık'tan önce gerçekleşti. Geçen hafta ortasında yapılan ise daha çok Paris'e Büyükelçi olarak
tayin olan Ali Tuygan ile Dışişleri Müsteşarlık koltuğuna oturan
Ertuğrul Apakan'ın bir
veda ve merhaba ziyareti özelliğini taşıdı.
* GENELKURMAY SOĞUK: Ancak 1 Aralık öncesi asıl görüşmede askerler, hükümetin bu planına olumsuz yaklaştı. AB'nin daha fazla tavizler isteyebileceği tuzağına düşebilme ihtimaline karşı dikkatli olunmasını istedi. Dışişleri mensupları da bu toplantıda askerlere, teklifin yazılı olmadığını bu çıkışla, Maraş'ın üzerine giden Rumların ve AB'nin elinden bu kozun alınacağını ve durumun zaten bundan daha kötü olamayacağını belirtti. Ayrıca, 24 Ocak 2006 tarihli Türk planının hemen hemen aynısı olan bu çıkışta taviz verilmediğini, aksine Ercan Havaalanı ve Magosa Limanının uluslararası bir statüye getirileceğinin altı çizildi.
* ASKERLER NEYİ BİLMİYORDU?: Boşlukta kalan ve net bir sonuç alınmayan toplantı sonrası süreçte de yine iddia edildiğinin aksine, "Askerlere bilgi verildi ve görüş de alındı". Ama "onay alınmadı". Sonrasında da, Finlandiya Başbakanı 1 Aralık'ta Ankara'ya geldi ve süreç başlatıldı. Bu yüzden de
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın "TV'den öğrendim" diyen sitem dolu konuşmasının arkasında, uluslararası alanda harekete geçileceğinden "haberi olmadığı" yönündeki rahatsızlığını kastettiği belirtiliyor.
Metehan Demir/
Sabah