Amerika'da bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı görüşmeleri takip eden gazeteciler arasında yer alan Bugün Gazetesi Washington Temsilcisi Adem Yavuz Arslan, Tayyip Erdoğan'ın korumalığını yapan yeğeni Ali Erdoğan tarafından sözlü tacize maruz kaldı.
Adem Yavuz Arslan, yaşadığı vahim hadiseyi Samanyolu Haber TV'ye anlattı. Arslan, "Meslek hayatım adına utanıyorum. Demek ki böyle bir şeyi yaşamak bugüne nasip oldu" dedi.
"TALİMATI MUSTAFA VARANK VERDİ"
Adem Yavuz Arslan, meslek adına hayatının en kötü gününü yaşadığını söyleyerek şöyle konuştu;
Meslek hayatım adına utanıyorum. Demek ki böyle bir şeyi yaşamak bugüne nasip oldu. Diğer gazeteciler gibi lobide beklerken dışarı çıkmam gerektiği söylendi. Arka tarafta bulunan Mustafa Varank, nezaketsiz sözlerle korumalara atın bunu talimatı verdi. Bunun üzerine cumhurbaşkanlığı korumaları beni dışarıya çıkarmaya çalıştı. Ben de diğer gazeteciler gibi işimi yaptığımı söyledim.Daha sonra araya giren ABD'li korumalar beni dışarı çıkardı.
"A haberleri'>SANA YAŞAMA HAKKI YOK, SİZİN VARLIĞINIZ SUÇ"
"Yoksa Ali Erdoğan'ın tavırları çok daha farklı olacaktı. Yaşananları dışarıda bir gazeteci arkadaşıma anlatırken kimliği belirsiz iki kişi, omuz atıp koluma girmeye çalıştı.Muhatap olmadığım halde tekme atıp, küfrettiler.Ben siz kimsiniz dediğimde, sen bizim kim olduğumuzu boş ver. Sen gel senle bir görüşelim deyip sana yaşama hakkı yok şeklinde tehdit ettiler." O arada Şenol Kazancı ve Aydın Ünal geldi çok ağır küfürler ederek. Sizin varlığınız suç dedi.
"BENİ EN ÇOK ÜZEN SESİZ KALMALARI OLDU"
Ben nezaket çerçevesinde bakın diplomatik krize sebep olmayın. Çünkü ABD polisini arasam farklı şeyler olacak dediğim halde maalesef bunlar devam etti. Açıkçası benim en çok rahatsız olduğum bütün bunlar olurken hiçbir gazetecinin, Erdoğan'ın uçağında gelen yayın yönetmenlerinin sesini çıkarmamış olması, ya ne yapıyorsunuz siz diyen olmaması. Beni en çok yaralayan bu oldu"
Yaşananlara şahitlik eden Zaman Gazetesi Washington Temsilcisi Ali Arslan, 17 yıldır gazetecilik yaptığını ancak hiçbir dönemde basından bu kadar kaçıldığını görmediğini ifade ederek şöyle konuştu;
"MEŞHUR BAKAN TARTAKLAMADAN MUTLU OLDU"
Bir gazeteceyi tartaklatan zihniyet perde arkasında neler yapar. Meşhur bir eski bakan geldi. Adem Yavuz'a yapılan muameleden baya mutlu olduğu hissediliyordu yaptığı yorumlarda.
"ABD POLİSİ BENİ TÜRK KORUMALARDAN KORUDU"
Gözlerine kestirdiklerini dışarıya çıkarıyorlardı.Ben bir şekilde lobide kalmayı başardım.Daha sonra beni de dışarı çıkarmak için bir görevli geldi ve dışarı çıkmam gerektiğini söyledi.Sebebini sorduğumda Türk güvenliği böyle istiyor dedi. Hemen ardından bizi gören New York polis departmanından bir polis, gelerek durumu anlatmamı istedi. Ona da sonra durumu izah ettim, haklarım olduğunu söyledim. O da hassasiyetler bakımından birtakım sıkıntılar olduğunu aslında Türk korumalardan bizi korumak için geldiğini söyledi.
Bütün bunlar olmadan önce basından sorumlu bir devlet yetkilisi sizi burada istemiyorlar. Yardımcı olursanız sevinirim dedi. Bu talebi yakışıksız bulduğumu söyleyerek buna uyamayacağımı söyledim. Nihayetinde Türk korumalar gelerek sizin çıkmanızı istiyoruz dediler. ABD'li polisler de onlarla beraber gelerek siz görevinizi yaptınız. Burada diplomatik sıkıntı çıkmasın. Daha fazla büyümesin diye çıktım. Arkadan Türk korumalar bana saldırmaya çalıştı. Ben çıkarken aralarında dokunulmazlık tartışması yaşanıyordu.
