Erdoğan, ikili ilişkilerin bazı çevrelerce bozulmak istendiğine işaret ederek, "Bundan sonra mesele ile ilgili açıklamaları ve temasları birinci elden yapacağız. Bu mesele bu kadar önemlidir. Kimse iki
ülke arasındaki kardeyşliği bozamayacak"
mesajını verdi.
Erdoğan'ın konuşmasının ayrıntıları:
-Aynı oyunları oynayıp evlendik. Ortak bir geçmişimiz ve ortak bir tarihimiz var.
Azerbaycan'ın gamı bizim gamımızdır. Bu iki ülkenin başka ülkelerle kıyaslanamayacak kadar önemli ilişkileri var. İki ülkenin ilişkilerini kimseye
tartışma imkanı vermeyiz. Uluslararası toplantılarda Azerbaycan ile ilgili ne konuştuğumu o ülkelerin liderleri çok iyi bilir. Biri bizim aramızda bir şey taşıyorsa ona hayır bizim aleyhimize olacak bir söz olmaz demeliyiz. Çünkü biz bir birimize o derece güveniyor ve bağlıyız.
BU İFTİRAYI REDDEDİYORUM
-Ne yazık ki son dönemde yalan haberlerle bu kardeşlik iklimimimizin bozulmak istenmesine şahit olduk. Buna nedense bir internet sitesinin
Ermenice uydurması olmuştur. Haber
Türkiye'nin
Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmek için Karabağ'dan vazgeçildiğini iddia ediyordu. Bütün ilgiler buraya yoğunlaştı. Türkiye'nin Karabağ'dan vazgeçmesi gibi bir durumun telafuz edilmesi gibi bir durum olamaz. Bu
iftirayı reddediyorum. Bununla ilgili açıklamalarda bulunduk. Ben sürekli medyaya açık konuşmalar yaptım.
HABERLERİN KAYNAĞI KİM?
-Bütün açıklamalara rağmen bu yalan yanlış haberler yapıldı. Diplomaside yürütülen bir ilişki ile ilgili kesin sonuç olmadan resmi açıklama yapılmaz. Bir ülkenin
Başbakanının sözlerine mi itimat edilir, bir internet sitesinin mi? Cumhurbaşkanımız da bu konuda açıklamalarda bulundu. Dünyanın diğer
bölgelerindeki benzer sorunlarda da bu yöntem izleniyor. Çok açık söylüyorum, bir sebep ve netice ilişkisi vardır. Türkiye Ermenistan kapısı Yukarı Karabağ tamamiyle işgal altına girdi, o zaman kapılar kapandı. Bu ortadan kalktığında o zaman da kapılar açılır. Ya da biz Azeri kardeşlerimizle mutabık kalmadıkcça bu konuda adım atamayız.
HEDEFİMİZ KAFKASYA'DA GÜVEN VE İSTİKRAR
-Benim dışımda da pek çok açıklamalar yapıldı. Azerbaycan
Dışişleri Bakanlığı tarafından da bu açıklamalar yapıldı. Biz bir millet iki devletiz. Biz göreve geldiğimizde ne düşünüyorsak şimdi de onu düşünüyoruz. Bölgede büyük sorunlar vardır. Bunlar yıllardır bölgeyi meşgul eden sorunlar. Geçtiğimiz dönemde
Gürcistan sorununda bunun açık örneğini gördük. Kafkasya'da barış, güvenlik ve istikrarın tam anlamıyla tesisi bakımından önerdiğimiz istikrarv e
işbirliği platformunun bu çerçevede önem taşıdığını görüyoruz. Buna kardeş Azerbaycan'ın da
destek verdiğini aynı memnuniyetle görüyoruz. Hedefimiz güney Kafkasya'da iyi komşuluk ilişkilerinin tesisidir. Sorunların sebep olduğu ortam bölge ülkeleri arasında iyi ilişkilerin tesis edilmesine engel olmaktadır.
YUKARI KARABAĞ KONUSUNDA NET MESAJ
-Bunların en büyüğü ve en önemlisi Yukarı Karabağ meselesidir. Politikamız açık ve nettir ve asla bir sapma olmamıştır. Bu sorunu Azerbaycan'ın
toprak bütünlüğü içinde çözümünü savunuyoruz. En önemli sorun Azerbaycan topraklarının şu andaki fiili durumudur. Uluslararası hukuka aykırılığı şüphe götürmeyen bir gerçek. Azerbaycan toprakmarının yüzde 20'si ne yazık ki işgal altındadır. Çözümsüzlük kimsenin menfaatine değildir. Biz bu düşüncelerle hareket ettik. Sadece Türkiye Ermenistan değil, Azarbaycan ile birlikte tüm bölgenin istikrarına katkıda bulunmayı amaçladık. Azerbaycan'a da bilgi verdik görüşmelerle ilgili. Ermanistan maçına giden Sayın Cumhurbaşkanımız Azerbaycan'a gitti. Süreç hakkında bilgi verildi. Farklı aracılarla götürülmesi doğru değil. İletişim sıkıntısı olacak ki bu noktaya gelindi. Şimdi bütün temel sorunları ilk elden görüşmenin gayreti içinde olacağız.
Medya ile bu
iletişimi kuramayız. Bu yanlış olur. Medyanın nerede ne yaptığını gördük. Bizler
direk konuşmaya mecburuz. Bunlar direk konuşulacak kadar öremlidir. Yasal bir metin haline gelmedikten sonra ona itibar etmek mümkün değil...
OBAMA İLE DE AZERBAYCAN'I KONUŞTUK
-Obama ile Sayın Cumhurbaşkanımız ve benim yaptığımız görüşmelerde görüştüğümüz ilk mesele Türkiye ABD ilişkileri değil, Azerbaycan'ın durumu olmuştur. Böylece ABD'nin de yakın dönemdeki dış
politika gündemine girmiş oldu. Hiç bir zaman Azerbaycan'ın milli menfaatlerine halel getirecek adım atmadık bundan sonra da atmayacağız. Azerbaycan'ın üzüntüsü bizim üzüntümüz, sevinci bizim sevincimizdir. Azerbaycan topraklarının işgali sona ermeden bölgede istikrarın mümkün olmadığını herkes biliyor.
ERMENİSTAN'IN İŞGALİ SONA ERMELİ
-Bu iki mesele atbaşı giderse biz varız. Aksi taktirde yokuz. Bizzat kendim tarafından defalarca aktarılan bu hususun artık dikkatlerden kaçmayacağını umut ediyorum. Bakü'den Nahçıvan ve Türkiye'ye kadar gelen
ulaşım ağından hepimiz istifade edeceğiz. Ama önce Ermenistan'ın bu topraklardaki işgali sona ermeli. Buradan bütün dünyaya bu mesajı veriyorum. Sözle bu meseleler çözülmez. Bu çağrım müspet katkıları olabilecek ülkeleredir. Başta da ABD. Bir an önce burada bir adım atılmalı ve sonuca gidilmelidir.
KARDEŞLİK İLİŞKİSİ NEDEN ÖNEMLİ?
-Bu kardeşlik ilişkisi bir millet iki devlet sözüyle rahmetli
Haydar Aliyev tarafından en iyi şekilde anlatılmıştır. Azerbaycan'ın canı bizim canımız. Kardeşlik tabiri uluslararası ilişkilerde yoktur. Bu tabir sadece bizim aramızda vardır. Biz daima isteriz ki ülkemizin varlığı Azeri Türküne güven versin. Bize düşen görev dosta düşmana karşı birlik içinde olduğumuzu göstermek. İktidarı ile muhalefetiyle izin vermemektir. Sözlerimi iki ülkenin de milli marşlarından örnekler vererek tamamlamak istiyorum.
"Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı
hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi
helal.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlal;
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal!"
-Sizin bayrağınızda da hilal
yıldız var, bizde de var.
"Sen ol gülistan,
Sana her an can
kurban!
Sana bin bir muhabbet
Sinemde tutmuş mekan!
Namusunu korumaya,
Bayrağını yükseltmey,
Namusunu korumaya,
Bütün gençler muştaktır!
Şanlı
Vatan! Şanlı Vatan!
Azerbaycan! Azerbaycan!
Azerbaycan! Azerbaycan!"