Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
teröre açık ya da gizli
destek veren başta bazı
Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm tarafları sağduyuya ve samimiyete davet ettiğini belirterek, ''Terör örgütlerini terör listesine almak sorunu çözmüyor. Kendi sınırları içinde terörün finansal destek bulmasını, özgürce eylemler yapmasını,
yandaş toplamasını,
propaganda faaliyetleri yapmasını, parasal kaynakları o ülkelerde temin etmesini engellemeyenler, bilmelidirler ki bu sorun onların değer sistemlerinin ve düzenlerinin de altını oyacaktır'' dedi.
Dünya Ekonomik Forumu Avrupa ve Orta
Asya Toplantısı'nın resmi açılışında konuşan Erdoğan, dünyanın karmaşık ve zorlu bir geçiş sürecine sahne olduğunu ifade ederek, bu geçiş döneminin orta ve uzun vadede şekil alacak yeni uluslararası hangi temeller üzerinde dengeye kavuşacağına dair önemli ip uçlarını da yavaş yavaş ortaya çıkardığını anlattı.
Unsurları ne olursa olsun şekillenecek yeni uluslararası düzenin tüm insanlığın beklentileri doğrultusunda barışçıl, müreffeh ve özgürlükçü bir dünyanın ortaya çıkmasına
hizmet edecek nitelikte olmasının gayet önemli olduğunu belirten Erdoğan, ''Neticede dünyamızın yeni
soğuk veya sıcak savaşlara değil, yapıcı ve kalıcı barışa ihtiyacı vardır'' dedi.
Bu dönemde özen gösterilmesi gereken hususun; yavaş yavaş oluşan dünya düzeninin eskiden olduğu gibi ayrışma veya bölünme değil, birlik ve
dayanışma üzerine inşa edilebilmesi olduğunu kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kronikleşen sorun ve ihtilaflar karşısında hep kendi kısa vadeli çıkarlarını kovalayan bir anlayışın 21. yüzyılda yeri olmamalıdır. Hoşgörüye, birlikte var olmaya, dayanışmaya zarar verecek her türlü girişime karşı ortak tavır sergilememiz kaçınılmaz hale gelmiştir. Irkçılık, ön yargı ve
yabancı düşmanlığını körükleyecek söylem ve politikalardan bütün taraflarca kaçınılması, daha da önemlisi bunlarla mücadelenin uluslararası çapta yürütülebilmesi artık her zamankinden fazla önem arz etmektedir. Ortak sorunlara karşı samimi bir şekilde dayanışma içinde hareket etme meselesi özellikle terörizmle mücadele bakımından büyük önem taşımaktadır. Başka birçok alanda olduğu gibi karşı karşıya olduğumuz ve hayati önem taşıyan terörizm belası, ancak etkin işbirliğiyle alt edilebilir ve buna karşı da ortak bir mücadele şarttır.''
''TERÖR HERKES İÇİN AÇIK BİR TEHDİT''
Başbakan Erdoğan, terörden doğrudan etkilenmeyen ülkelerin terörü açık ya da gizli destekler bir yaklaşımla hareket ettiklerine şahit olduklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Şu hususu özellikle belirtmek istiyorum; terör belası küreselleşen dünyada herkes için açık ve adil bir tehdit olarak varlığını sürdürmeye devam etmektedir. Terörün küreselleştiğini ve uluslararası bir boyut arz ettiğini bugün görmemekte ısrar edenler, yarın kendilerinin de aslında güvenlik içinde olmadığını fark edecekler, ama o zaman iş işten geçmiş olacaktır. Özellikle Türkiye'nin on yıllardır mücadele ettiği terörizme karşı etkisiz, tarafsız, hatta destekleyici konumda olanlar, bu terörizmin artık kendilerini de içten içe kemirmeye başladığını görmek zorundadırlar. Terör artık sadece silahlı eylemler yapmakla kalmıyor, uyuşturucu kaçakçılığından kara para aklamaya, insan kaçakçılığından
kiralık suç makinesi olmaya kadar geniş bir yelpazede tüm dünyayı tehdit ediyor.''
Herkesin üzerinde
ittifak ettiği
demokrasi, hukuk devleti, temel hak ve özgürlüklerin, terörizmin açık şekilde tehdidi altında olduğunu vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Artık çifte standart dönemi, teröre yataklık yapma dönemi,
terörist unsurları himaye etme dönemi sona ermelidir. Samimi ve etkin bir şekilde ortak bir mücadele ortaya koyamazsak, doğacak olumsuzluklar hepimizi etkilemeye başlayacaktır. Ateş sadece düştüğü yeri yakmayacaktır. Yangına körükle gidenlerin de üzerilerine sıçrayacaktır. Bu vesile ile teröre açık ya da gizli destek veren başta, bunu açık konuşuyorum bazı Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm tarafları sağduyuya ve samimiyete davet ediyorum. Terör örgütlerini terör listesine almak sorunu çözmüyor. Kendi sınırları içinde terörün finansal destek bulmasını, özgürce eylemler yapmasını, yandaş toplamasını, propaganda faaliyetleri yapmasını, parasal kaynakları o ülkelerde temin etmesini engellemeyenler, bilmelidirler ki bu sorun onların değer sistemlerinin ve düzenlerinin de altını oyacaktır.''
AA