Başbakan Erdoğan, parti
genel merkezinde düzenlenen
AK Parti Kadın Kolları Eğitim Toplantısında yaptığı konuşmada,
erken seçim tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan, 3
Kasım 2002 seçimlerinin ardından genel seçimlerin Kasım 2007'de yapılmasının planlandığını ancak gelişmeler nedeniyle seçimin öne alındığını anımsattı. ''(Biz size
cumhurbaşkanı seçtirmeyiz) dediler'' diyen Erdoğan, bu nedenle seçim tarihinin birkaç ay öne alınarak 22 Temmuz seçimlerinin yapıldığını söyledi.
Bu seçimlerde de AK Parti'nin yüzde 47 oranında oy alarak yeniden
iktidar olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, 29
Mart 2009 tarihinde yapılan yerel seçimlerden de AK Parti'nin birinci parti olarak çıktığını, MHP ile CHP'nin toplam
oy oranının ise AK Parti'nin oy oranına denk geldiğini söyledi. Erdoğan, yerel seçimlerin üzerinden daha bir yılın geçmediğini dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şimdi birkaç gündür Sayın
Baykal bir yandan, Sayın Bahçeli bir yandan seçim kelimesini telaffuz etmeye başladılar. Yahu el insaf, daha 9 ay önce
ülkede seçim yapıldı ve haliniz ortada, sonuçlar ortada. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Yani siz güreşe doyacaksınız diye her yıl seçime gidemeyiz ki? Aslında bizim Cemil Bey'in (Çiçek)... Erzurumlu neydi o, Teyyo Pehlivan o hikaye var ya... Şimdi onun zamanı değil. Cemil Bey zaman zaman onu anlatır, biz de neşeleniriz.
Anayasa ne diyor, 'seçimler 4 yılda bir yapılır'. Şimdi kaç yıl oldu? 2.5 yıl... Daha 1.5 yıl var. Bırakınız seçim yapmayı seçim kelimesini telaffuz etmenin dahi bu ülkenin ekonomisi üzerindeki etkilerini bunlar düşünmüyorlar, düşünmek istemiyorlar. Çünkü bunların ülkenin derdi, ülkenin kaynaklarının güçlenmesi diye bir dertleri yok. Bunlar, 'ne yapalım da ülke karışsın' diyorlar. Mesele bu... Ama karıştıramayacaklar. Ne yaparsanız yapın, karıştıramayacaksınız. İster Ergenekon'un avukatı olun, ister bilmem neyin avukatı olun, çetelerin avukatı olun, mafyanın avukatı olun, bu ülkeyi karıştıramayacaksınız. Bu ülke her geçen gün daha iyiye gidecek. İşte bakın dünyada 70'i aşkın ülkenin
kredi notları düşürülürken
kredi notu yükseltilen 17 ülke var, bunlardan bir tanesi de
Türkiye... Yükselen ülke Türkiye... Nedir bu rahatsızlığınız ya, nedir bu hazımsızlığınız?''
İstanbul Menkul Kıymetler Borsa endeksinin tarihte görülmeyen rakamlara yükseldiğini ve 55 bin sınırına dayandığını da ifade eden Başbakan Erdoğan, AK Parti iktidarından önce borsanın 10 binler seviyesinde olduğunu dile getirdi. Bu rakamların ülkenin gelişmişlik seviyesini ortaya koyan rakamlar olduğunu dile getiren Erdoğan, ''insaf edin'' diye konuştu.
''İLAN EDİLEN NEYSE SEÇİM O ZAMANDA YAPILACAK''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, seçimlerin daha önce ilan edilen tarihte yapılacağını söyledi.
Erdoğan, partisinin Genel
Merkez Kadın Kolları AR-GE Başkanlığı koordinatörlüğünde yürütülecek Eğitim Programı'nın açılışında yaptığı konuşmada, muhalefet partilerinin erken seçim taleplerine
ekonomik göstergelerden örneklerle
yanıt verdi.
AK Parti iktidarıyla birlikte ekonomik alanda rakamların sürekli olumlu yönde artış gösterdiğini vurgulayan Erdoğan,
faiz oranları, enflasyon, esnaf ve çiftçilere verilen kredi
faiz oranlarından örnekler vererek, AK Parti hükümetinin bu alandaki başarılarını anlattı.
Muhalefet partilerinin ekonomik verileri saptırdığını kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu:
''İşte
bütçe tartışmalarında gördük, bunlarda yüz de yok ya adam diyor ki, '
Eskişehir-İstanbul hızlı trenini,
Ankara-İstanbul hızlı trenini biz başlattık' diyor. İnsaf ya, temelini bizzat kendim attım. Neyi sen başlattın? Açılışını da aynı şekilde biz yaptık. Biz başlattık, biz bitirdik.
Şimdi de Eskişehir-İstanbul etabı yapılıyor. Ama yüz yok. Seneye de inşallah, yani bu senenin sonunda Ankara-
Konya güzergahını açacağız. Onu da gelir derler ki 'biz başlattık'. Zaten hep başlatıyorsunuz, başlattığınız yerde de kalıyorsunuz. CHP'ye bir şey diyemeyeceğim, çünkü hayatında tek iktidar yok. MHP, kenarından, köşesinden bizden önce iktidar ortağıydı onların döneminde ülkede nelerin olduğu belli, şimdi 'erken seçim' diyor. Ya hangi yüzle 'erken seçim' diyorsun. 5 yıllığına milletim sana iktidar yetkisi verdi, 3,5 yıl dayanabildin, bırakıp, kaçıp gittin. Niye bırakıp gittin? Bırakmasaydın, çalışsaydın senin de olurdu. Ama çalışamadın. Çünkü bunlar Ankara'ya mahkum bir
siyaset yapıyorlar, Türkiye'nin geneline değil. Ve bunlar milletimize bedel ödettiler. Biz iktidara geldiğimizde 400 bini aşkın esnaf
kepenk indirmişti. Şimdi geldik bize diyorlar ki 'kepenkler, mepenkler'... Sen kapanan kepenge bak, bir de açılan kepenge bak. Açılan mı fazla, kapanan mı? Açılan daha fazla, rakamlar ortada. Matematikten falan anlamazlar. Ülkeye bedel ödetmek bu partiler, bu liderler için hiçbir zaman bir mesele, bir dert, bir kaygı teşkil etmedi. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde erken seçim diye bir mantık, anlayış yoktur. Bu geri kalmışlığın alametidir.''
''TÜRKİYE'DE ORTALAMA 16 AYDA BİR HÜKÜMET DEĞİŞİRDİ...''
Türkiye'de yıllar boyunca ortalama 16 ayda bir hükümetin değişikliği olduğunu anlatan Erdoğan, AK Parti'nin şimdi bunu da değiştirdiğini söyledi. Erdoğan, ''
İlan edilen neyse seçim o zamanda yapılacak'' diye konuştu. Bunun hazmedilemediğini kaydeden Başbakan Erdoğan, herkesin buna alışacağını vurguladı.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bu liderlerin tek derdi, tek kaygısı kendi koltuklarını, kendi makamlarını, kendi ikballerini düşünmektir. Bunun dışında millete ne olursa olsun, ülkeye ne olursa olsun... Anlayış bu.
İşte Baykal, bu ara çıktı bir şeyler daha söylemeye başladı. 'AK Parti'nin oy oranı şuralara düştü' diyor, aynı şeyi 29 Mart seçim sürecinde da yaptı. Kendi partisinin
oy oranlarını bir kenara bıraktı, AK Parti'nin oy oranını kendisine dert edindi, sağ olsun. Biz bundan sonra kamuoyu araştırmacılarına para vermeyeceğiz. Çünkü, Baykal yapıyor bu işi. Ama siz Baykal ne diyorsa onu en az 2 ile çarpacaksınız. Sayın Baykal, sen bırak AK Parti'nin oy oranlarını, senin partinin oy oranları nerede, sen neredesin? 7 yılda girdiğin 3 seçimde partini nereden nereye getirdin, sen onun muhasebesini yap. Bu ülkede iktidar olabildin mi sen hiç? Bunu bir ortaya koy, bu kadar zamandır bu işin içindesin, hiçbir zaman olamayacaksın. Bu millet sana iktidar vermeyecek. Çünkü, seçimi telaffuz etmek, gündemi seçim tartışmalarıyla oyalamak her yönden bu ülkeye ve millete haksızlıktır. Bakınız, küresel
sermaye bir ülkeye giderken veya girerken hemen şunu sorar, 'sizde seçim var mı' veya 'seçim zamanında yapılacak mı' niye? Çünkü, istikrar ister, güven ister. Eğer bu ülkede istikrar yoksa bu ülkede güven yoksa sermaye oraya gelmez.''
Paranın cıva gibi olduğunu ve uygun zemini bulup oraya gittiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, paranın güven ve istikrarın olduğu ülkeye gittiğini ifade etti.
Türkiye'nin güven ve istikrar noktasında en uygun zemine sahip ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, AK Parti iktidarından önce Türkiye'ye giren küresel sermaye miktarının 1 milyar dolar seviyesinde olduğunu ancak AK Parti iktidarı döneminde 2007 yılında bu rakamın 22 milyar dolar seviyesine çıktığını hatırlattı.
Erdoğan, bütün zor koşullara rağmen 2010 yılında da 10 milyar doları hedeflediklerini dile getirdi.