ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN BAŞLIKLAR
- Bundan 7 yıl önce bugün
Türkiye AK Parti iktidarıyla tanıştı. Biz 3
Kasım seçimlerinin sonuçlarını doğru okuduk. 7 yıl
boyunca türlü badirelerle uğraştık. Milletimizin bize emanet ettiğini bizden almak için zaman geldi hukuk zorlandı, zaman geldi çeşitli entrikalarla üstümüze geldiler.
- Ama biz sağduyumuzu koruduk. Boyun da eğmedik. Şunun altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. AK Parti var olduğu sürece hiçbir hukuk dışı güç, hiçbir çete, hi,çbir zümre milletin emanetine el uzatamaz. Uzattığı anda karşısında milleti, hukuku ve AK Parti'yi bulur. Biz var olduğumuz sürece hiç kimse Türkiye'yi karanlık mecralara sürükleyemez.
- Biz hayal üretmiyoruz. Biz
hedeflerimize emin adımlarla yürüyoruz. İşte enflasyon bir canacardı. Yüzde 30'daydı. Şu anda 5.3. Bugün yenisi açıklanacak göreceğiz. Diğer tarafta devletin borçlanma faizi. Ey MHP! O dönemde devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü.
Enflasyon yüzde 30'du. Bunları MHP, DSP,
ANAP yaşattı bu
ülkeye. Onların bedelini ödüyoruz biz şu anda. Biz böyle yerlerden geldik. Bu ülke bu bedelleri ödedi.
- Geçtiğimiz aylarda partimize yönelik kirli senaryolar içeren bir
belge ortaya çıktı. Ben o zaman da söyledim. Gerçekse de vahim sahteyse de vahim. Sabırlı olmamız gerektiğini, sonucu bekleyeceğimizi söyledim. Nitekim hukuk işliyor. Partimizle ilgili böyle bir şey karşısında sessiz kalamayız. Hele hele parlamentonun yüzde 75'i size ekseriyetle
destek verecek ve sessiz kalacaksınız. Böyle bir şey olabilir mi?
- Gördüğümüz şu ki hiçbir şeyin üzeri örtülmüyor. Hukuk işliyor. Hiçbir şey karanlıkta kalmayacak. Ama bu süreçte kurumlarımızın ve hukuk sürecinin hedef haline getirilmesini kabul edemeyiz. Birkaç zanlı üzerinden ülkemizin köklü kurumlarının yıpratılması asla doğru değildir. AK Parti olarak bu iddiaların peşini bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Üzerimize düşeni yerine getirmeye çalışacağız. Kim olursa olsun nerede olursa olsun bunlar ortaya çıkrılmalıdır. Ama bunu yaparken de kurumlar asla ve asla yıpratılmamalıdır.
Türk Silahlı Kuvvetleri de yıpratılmamalıdır, adli merciler de yıpratılmamalıdır. Burada da
yönetici makamında olanların tutuculuk içerisine girmemesi gerekir. Getirip rahatlıkla bunları yargıya teslim etmelidir.