AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'yi aşırı uçlarda gezen, radikal bir hareket gibi göstermenin doğru olmadığını belirterek, ''AK Parti, tüm Türkiye'yi kucaklayan bir merkez partisidir'' dedi. Burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yarınlarının en büyük güvencesinin gençler olduğunu kaydeden Erdoğan, gençlere tavsiyelerde bulunarak zihinlerini ve gönüllerini açık tutmaya devam etmelerini, Türkiye'ye olan inançlarını kaybetmemelerini istedi. Artık Türkiye'nin enerjisini boşa çıkartan iktidarların tarihe karıştığını belirten Erdoğan, Türkiye'nin umutlarına ve özlemlerine kavuştuğunu söyledi. Bütün vatandaşların kendilerinden istediği üç şeyin ''adalet, refah ve kalkınma'' olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ''İmtiyazlı konumlarını sarsılmasını istemeyenler var. Yıllarca bütün meydanları kendi sesleriyle doldurdular. Ancak bu milletin sesini kısamadılar. Siyasetin kompradorları, siyasetin ağaları, hanedanları, derebeyleri bu memleketin güzel insanları arasında kardeşlik köprüleri yıkılırken bile memleketi değil, kendilerini, kendi çıkarlarını, kendi koltuklarını düşündüler. Ama o derebeyleri, o hanedanlar, o ağalar yok artık. Milletimiz bir bütün olarak siyaset el koydu. AK Parti, milletin ruhundan doğdu, milletin gönlünden doğdu. AK Parti'nin hamurunu bu millet kardı, AK Parti'nin ışığını bu millet yaktı. Birileri sokaklara dökülüp ampul kırıyor, ağlarız gülünecek halimize. Siz gönül ampulü nedir bilir misiniz? Bunlar onun farkında değiller. Millet AK Parti'nin sembolü olan bu ampulü fiziki değil asıl anlamını çok iyi biliyor. Onun içindeki ışık, bu ülkeye hamdolsun beş yılda nereden nereye getirdi bu çok iyi görülüyor. Şu anda güneşi balçıkla sıvamak isteyenler var, sıvayamazsınız. Millet buna fırsat vermiyor.'' 14 Ağustos 2001 yılında kurulan AK Parti'nin kuruluşundan 1.5 yıl sonra yapılan genel seçimlerde iktidara yüzde 34 oy olarak geldiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, 22 Temmuz 2007'de yapılan seçimlerde de yüzde 47 oy alarak iktidarlarına devam ettiklerini ifade etti. Yola çıkarken 70 milyon vatandaşa ''şucudur, bucudur'' diye bakmadıklarını, insan olarak değer verdiklerini kaydeden Erdoğan, felsefelerinin ''yaradılanı yaradandan ötürü sevmek'' olduğunu dile getirdi. -''GEÇMİŞİN HASTALIKLARI''- Vatandaşların rüyalarına ortak olmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını, güçlü ve müreffeh Türkiye yaratmak için icraatlarına yoğun bir şekilde devam ettiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti: ''Geçmişin hastalıklarını sürdürmek isteyenler yok mu? Var. Antidemokratik eğilimleri alkışlama hastalığından kurtulamayanlar, üçüncü sınıf bir demokrasiyi Türkiye'ye layık görenler yok mu? Var. Türkiye'yi çağdaş dünyadan koparmaya, evrensel değer ve normlardan uzaklaştırmaya çalışan bağnaz anlayışlar yok mu? Var. Bu milletin iradesini küçümseyenler, demokratik değerleri hafife alanlar yok mu? Var. Ama Türkiye, bu dar görüşlü insanların zihinlerinin derinliklerinde kalan eski Türkiye değil. Bugünkü Türkiye AB ile müzakerelere başlamış bir ülkedir. Bugünkü Türkiye demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti anlayışını kökleştirmiş bir Türkiye'dir. Bugünkü Türkiye, demokratik ve ekonomik istikrarını sağlamış, dünyanın zirvesine yürüyen bir ülkedir. Kimse Türkiye'yi geri götüremez. Kimse Türkiye'yi üçüncü sınıf ülke gibi gösteremez. Biz, gecesini gündüzüne katıp milletine, ülkesine, bayrağına kendisine adamış bir partiyiz. Bunun için yola çıkarken (tek millet, tek bayrak, tek devlet) dedik. Biz bu milletin emanetini taşımaktan başka gayenin içinde hiç olmadık, bundan sonra da asla olmayacağız. Milletimiz artık, kendisini küçümseyenlerin ürettikleri karanlık senaryolara inanmayacak kadar aydınlanmıştır. AK Parti'yi aşırı uçlarda gezen, radikal bir hareket gibi göstermek doğru değil. AK Parti tüm Türkiye'yi kucaklayan bir merkez partisidir. Türkiye'nin her şehrinde her bölgesinde varlık gösteren bir parti. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletinde ona yakışanı yapmak AK Parti'ye nasip olmuştur. Biz seçkinci bir parti değiliz. Bu parti milletin, gönlünden, ruhundan doğdu, bu partinin patronu millettir, millet. Bunu böyle biliniz.'' ADALET HERŞEY VE BUNA HER ZAMANKİNDEN ÇOK DAHA MUHTACIZ Başbakan Erdoğan'ın konuşması ''Vur vur inlesin Deniz Baykal dinlesin'' sloganlarıyla kesildi. Erdoğan, bunun üzerine, ''Gerek yok, gerek yok. Bu kadar zaman ayırmayın, hiç gerek yok'' dedi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Adalet herşey ve buna her zamankinden çok daha muhtacız'' dedi. Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Mardin Gençlik Kolları 2. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, AK Partili gençlere tarihi, özellikle de yakın siyasal tarihi okumalarını öğütledi. AK Parti gençliğinin, elinde döner bıçağı ve satırla dolaşan değil, elinde kitaplarla, kalemle dolaşan gençlik olduğunu kaydeden Erdoğan, ''Hiçbir yabancı fikir sizin aranıza sığmasın, birbirinizi çok sevin. Ülkenin meselelerini, siyaseti yozlaştıranlardan, sığlaştıranlardan, seviyesiz hale getirenlerden değil, zenginleştirenlerden olun. Ucuz slogan atanlara da prim vermeyin. Sizin sloganınız zengin olsun. Kucaklayıcı, geniş yürekli olun'' diye konuştu. Konuşmasında gençlere Fatih Sultan Mehmet'i örnek gösteren Erdoğan, Fatih'in 13 yaşında babasının verdiği padişahlığı kabul etmediğini, kendini geliştirdikten sonra 21 yaşında padişah olduğunu ve ''Ya Bizansı alırım ya da Bizans beni alır'' diyerek İstanbul'u fethettiğini ifade etti. ''İşte büyük düşünmek bu'' diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Gençler, adalet herşey ve buna her zamankinden çok daha muhtacız. Ama biliyorsunuz ki merhamet de çok güzel bir şey, sevgi çok güzel birşey. Mardin'de şu anda farklı kimlikler var mı? Var. Farklı inanç grupları var mı? Var. Bir arada yaşayabiliyorlar mı? Yaşayabiliyorlar. İşte bu bize medeniyetin yüklemiş olduğu misyondur. Öfkeyle değil sevgiyle, çatışmayla değil muhabbetle, karşı karşıya gelerek değil kardeşlikle, yan yana, omuz omuza, el ele bu ülkenin yarınlarını hep birlikte sağlayacağız. Demokrasimiz güçleniyor, özgürlüklerimiz genişliyor, ekonomimiz büyüyor. Siyaset içinde, demokrasi içinde, hukuk içinde çözemeyeceğimiz hiç bir meselemiz yoktur. Geçmişte bir sürü hatalar yapıldı ama (artık yeter) dedik. Yalan siyasete (yeter) dedik. Mirasyedi siyaseti (yeter) dedik. Akraba, kavim, kabile, bölge siyasetine (yeter) dedik. İstismar siyaseti yeter dedik. Slogan siyaseti yeter dedik. Nifak siyaseti yeter dedik. Emeğin, alın terinin çalınmasına da (yeter) dedik. Bu millete tepeden bakmaya da (yeter) dedik. Bizim Amerika'dan Avrupa'dan, Asya'dan, oranın insanlarından hiç bir farkımız yok dedik. Onun için 3 Kasım'ı, 22 Temmuz'u neticeleriyle birlikte değerlendirmek gerekiyor.'' -''KİMSE FARKLILIKLARI KAŞIMASIN''- AK Parti'nin icraatlarından örnekler de veren Erdoğan, Türkiye'nin dört bir yanında bölünmüş yol yaptıklarını, Mardin'de de bu çerçevede 70 kilometrelik bölünmüş yolun hizmete girdiğini ifade etti. ''Bunu da çekemeyenler olduğunu'' belirten Erdoğan, ''(Yollar çukur) diyorlar. Biz de geldik gördük. Böyle bir şey yok. Eline dizine dursun neresi çukur? Tilkinin yetişemediği üzüme ne dediğini iyi biliyorsunuz'' dedi. Dinsel, etnik ve bölgesel siyasetçiliğe kırmızı çizgiyi çektiklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi daha müreffeh, daha özgür bir ülke haline getirmek için çaba gösterdiklerini söyledi. Erdoğan, ''Kimse farklılıkları kaşımasın. Farklılıkları bir zenginlik olarak kabul etmeliyiz. Birlik ve beraberlik içerisinde, çoklukta birlik anlayışıyla yarınlara yürüyeceğiz. Kim ki bu ülkenin insanları arasında nifak gözetiyorsa bu ülkeye kötülük ediyor'' diye konuştu. Mardin-Şanlıurfa bölünmüş yolunun da en kısa sürede tamamlanacağını anlatan Erdoğan, salonda bulunan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı kastederek, ''Sorumlusu orada. Ben de yakasına yapışacağım, siz de yapışacaksınız yakasına'' dedi. Erdoğan, şunları söyledi: ''Asla ve asla (egemenlik kayıtsız şartsız milletindir) ilkesinden ayrılmayın. Asla ve asla yasakları savunanlardan, demokrasiyi bu millete çok görenlerden, bu ülkenin vatandaşları arasında ayırım yapanlardan olmayın. Asla demokrasiyi küçümseyen, demokratik yolları bir kenara koyup başka yol ve yöntemlere tevessül edenlerden olmayın. Sizler bu ülkenin iradesine inanın, bu ülkenin büyüklüğüne inanın. Bu millete inanmayanların, bu milletin insanlarına, fertlerine güvenmeyenlerin demokrasiye sadakat göstermeyenlerin o düştükleri ibretlik durumları hep birlikte müşahede ediyoruz. Türkiye'ye yıllardır kaybettirmiş bu korku siyasetinin artık gündemimizden düşmesi şarttır. Ayrıştırıcı temalarla siyaset yapanların, kavim, kabile siyasetinin bu ülkenin yakasından düşmesi gerekiyor. Sürdürdüğümüz değişim siyasetinin hamdolsun sonuçları ortada. Kimse bu yürüyüşü durduramaz.'' Erdoğan, konuşmasında Güneydoğu Anadolu Projesi'nin 5 yıl içinde tamamlanacağını da bildirdi. -NOTLAR- AK Parti Mardin Gençlik Kolları 2. Olağan Kongresi, Atatürk Spor Salonu'nda yapıldı. Partililer, kongreye yoğun ilgi gösterdi. Erdoğan, yoğun tezahüratlar altında konuşmasını yaptı. Salonda bulunanlar zaman zaman ''AK Parti'ye uzanan eller kırılsın'' ve ''Seninleyiz her zaman, Recep Tayyip Erdoğan'' biçiminde sloganlar attılar. Kongreye, Mardin'deki Deyrülzafheran Manastırı Metropoliti Nuri Saliba Özmen de katıldı. Kongrede ayrıca, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Fatma Şahin ve AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Hakan Tütüncü de bulundu.