Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, yargı
reformunun şu anda
Türkiye'deki hem siyasi partilerin, hem de
sivil toplum kuruluşlarının beklentisi olduğunu belirterek, ''Bu beklentiyi karşılıksız bırakmak istemiyoruz. Arkadaşlarımız bu çalışmaları yapıyorlar. Bu çalışmalardan sonra meclis
gündemine getirmeyi düşünüyorlar'' dedi.
Erdoğan,
İspanya'ya hareketinden önce
Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, yargıyla ilgili eleştiriler olduğunu hatırlatarak, yapılacak anayasa değişikliğinde yüksek yargıyla ilgili bir
düzenleme olup olmayacağı yönündeki sorusuna Erdoğan, ''
Yargı reformu şu anda Türkiye'deki gerek siyası partileri noktasında, gerek sivil toplum kuruluşları noktasında her kesimin beklentisi, arzusu'' dedi.
Arzularının tüm siyasi partilerin bir araya gelerek
Anayasa çalışmalarına katılmaları olduğunu ifaden eden Erdoğan, şunları kaydetti:
''Yargı reformu konusunda yapılacak böyle bir değişikliğin boyutu ne olur, o ayrı bir konu. Uzlaşı Komisyonu oluşturmak... Böyle bir
komisyon olur mu, olmaz mı? Bundan önce gördük maalesef olumlu
cevap alamadık. Parlamentoda
Meclis Başkanının iç tüzük çalışmasında bile ana muhalefet partisi zorla bu komisyona temsilci vermiş ve burada sağlıklı netice alınamamıştı. Anayasa ile ilgili böyle bir çalışmaya ise temsilci vermeyeceğini söylemişti. Şimdi ana muhalefet yine aynı şeyi söylüyor. Diğer muhalefet partisine bakıyorsunuz aynı şeyi söylüyor. Veya en iyi şekliyle 'İktidar partisi hazırlasın, bize göndersin, bakalım, ama en
erken seçimden önce bunu görüşebiliriz' diye...
Türkiye'nin şartları buna elverir durumda değil. Şu anda arkadaşlarım samimiyetle bu çalışmanın içindeler. Neticesinde de diğer siyasi partileri ziyaret etmek suretiyle bu görüşmeleri yapacaklar. Bu konuda 'Beraber yürüyelim' derlerse biz suretle bu adımı atmanın gayreti içinde olacağız. Bunu halkımıza sormaya varıncaya kadar, yani referanduma gidebilecek şekilde bir adımı da atmanın gayreti içindeyiz.
Sivil toplum kuruluşları ve halkımızla birçok ilde yaptığımız görüşmelerin beklentisi bu. Bu beklentiyi de karşılıksız bırakmak istemiyoruz. Fevkalade bir durum olmaması halinde bu adımı atmakta kararlıyız. Arkadaşlarımız bu çalışmaları yapıyorlar. Bu çalışmalardan sonra bunu Meclis gündemine getirmeyi düşünüyorlar. ''
Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, İspanya'nın AB dönem başkanlığının getirdiği yoğunluk nedeniyle hiçbir ikili zirve toplantısı düzenlememe yönünde aldığı kararın tek istisnasını Türkiye-İspanya Zirvesi'nin teşkil edeceğini belirterek, ''Memnuniyetle, takdirle karşıladığımız bu husus ikili ilişkilerimizin ulaştığı mükemmel seviyeyi teyit etmektedir'' dedi.
Başbakan Erdoğan,
Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlediği basın toplantısında, her alanda mükemmel bir düzeyde gelişen Türkiye-İspanya ilişkilerinin 2004 yılından bu yana daha da içerik ve güç kazandığını söyledi.
Bunda BM Medeniyetler İttifakı girişiminin de önemli rolü olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu nedenle İspanya Başbakanı
Zapatero ile birlikte Türkiye-İspanya ilişkilerinin kurumsal bir yapıya kavuşturulmasını arzu ettiklerini ifade etti.
İki
ülke arasında düzenli olarak her yıl hükümetlerarası zirve toplantıları yapılması konusunda mutabık kalındığını belirten Erdoğan, bu mutabakat uyarınca ilk zirve toplantısının 5
Nisan 2009 tarihinde Medeniyetler İttifakı İkinci Zirvesi ile aynı dönemde İstanbul'da yapıldığını anımsattı.
Zirvenin Türkiye'nin AB
katılım sürecine samimi ve güçlü bir şekilde
destek veren İspanya'nın AB dönem başkanlığı sırasında yapılmakta olmasının toplantıya ayrı bir önem kazandırdığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bu noktada bir hususa dikkatinizi çekmek istiyorum; İspanya'nın AB dönem başkanlığının getirdiği yoğun gündem nedeniyle hiçbir ikili zirve toplantısı düzenlememe yönünde aldığı bir ilke kararı vardı. Buna tek istisna Türkiye-İspanya Zirvesi teşkil edecektir. Memnuniyetle, takdirle karşıladığımız bu husus ikili ilişkilerimizin ulaştığı mükemmel seviyeyi teyit etmektedir.
Söz konusu zirve aynı zamanda Türk-
İspanyol işbirliğinin ülkelerimiz açısından taşıdığı önem ve değerinde bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir.''
Başbakan Erdoğan, zirvede kendisine
Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu, Medeniyetler İttifakı'ndan sorumlu
Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Devlet Bakanı ve
Başmüzakereci Egemen Bağış, dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer
Çağlayan,
Milli Savunma Bakanı Vecdi
Gönül, İçişleri Bakanı Beşir
Atalay,
Sağlık Bakanı Recep
Akdağ,
Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım,
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız,
Çevre ve
Orman Bakanı
Veysel Eroğlu ile ilgili
bakanlık yetkililerinin ve basın mensuplarının eşlik edeceğini bildirdi.
Başbakan Zapatero'ya da zirvede katılımcı bakanların muhataplarının eşlik edeceklerini belirten Erdoğan,
Madrid ziyareti sırasında önce
siyaset,
bürokrasi, düşünce, iş ve basın çevrelerinin önde gelen temsilcilerinin ve Madrid'de mukim kordiplomatik mensuplarının hazır bulanacakları bir sabah kahvaltısına iştirak edeceğini ifade etti.
-BARIŞ VE REFAH ÇABASI-
Nueva Economica Forumu'nun düzenlediği kahvaltıda bir konuşma yaparak Türkiye'nin AB üyeliğinin
Avrupa, hatta bu coğrafyanın ötesi için taşıdığı anlama vurgu yapacağını dile getiren Erdoğan, ''Bölgesel ve uluslararası sorunların çözümüne yönelik katkılarımızı, küresel düzeyde barış ve
refahın tesisi için gösterdiğimiz gayretleri orada gündeme getireceğim'' dedi.
Zirve kapsamında Zapatero ve heyetiyle bir araya geleceklerini anlatan Erdoğan, bu sırada bakanların da eş zamanlı olarak İspanyol muhataplarıyla birlikte paralel müzakerelerde uzman heyetlere
başkanlık edeceklerini kaydetti.
Programın bakanların katılımıyla gerçekleştirecek genel oturumla devam edeceğini ve basın toplantısıyla son bulacağını kaydeden Erdoğan, müzakerelerde Türkiye-İspanya ilişkilerinin bütün boyutlarıyla gözden geçirileceğini, bölgesel ve uluslararası alanda işbirliğinin daha da güçlendirilmesi imkanlarının ele alınacağını, küresel ve bölgesel meselelerin müzakere edileceğini, ayrıca AB müzakere süreci hakkında görüş teatisinde bulunacaklarını söyledi.
İspanya'nın dönem başkanlığından beklentilerin dile getirileceğini vurgulayan Erdoğan, ''Zira bundan önceki dönemlerde bekleyip de elde edemediğimiz bazı fasılların açılışını bu dönemde açmayı hedefliyoruz'' diye konuştu.
Daha sonra İspanya'nın Sevilla kentinde bulunan Nodo Vakfı tarafından şahsına verilmesi kararlaştırılan Kültürlerarası Sevilla Nodo Ödülünü almak üzere bu kente gideceğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Yüzyıllarca yıl farklı dil, din ve kültürlerin barış içinde bir arada yaşadığı Endülüs'ün beşiği ve
Akdeniz medeniyetlerinin mozaiği olan Sevilla'da böyle bir ödüle layık görülmek, gerçekten şahsım için özel bir anlam taşımaktadır. Nodo Vakfı'nın Medeniyetler İttifakı girişimi vasıtasıyla uluslararası barış ve güvenliğin korunmasına, halklar arası dostluğun geliştirilmesine ve uluslararası sorunlarını giderilmesinde katkılarımızdan dolayı şahsıma bu ödüle layık görmüş olması karşısında son derece mutluluk duyduğumu belirtmek isterim.
Sevilla'da ayrıca A-400 M askeri nakliye uçağının Türk mühendislerinin de görev yaptığı
üretim tesislerini ziyaret edeceğiz ve ertesi gün Cordoba'yı gördükten sonra Ankara'ya döneceğiz.''