Seçimde, oylamaya katılan 441 delegeden yarıdan fazlası tarafından ismi çizilen
Eminağaoğlu, listeye dışarıdan
aday olan iki hâkimden daha az oy alabildi. Zaman'ın haberine göre, bu tablonun oluşmasında,
Eminağaoğlu'nun başta
Ergenekon soruşturması olmak üzere siyasî konulardaki açıklamalarından duyulan rahatsızlığın etkili olduğu belirtiliyor. Üyeler arasında, Eminağaoğlu'nun
YARSAV'ı hükümet ile
iktidar mücadelesine girişen ideolojik bir
örgüte dönüştürdüğü yorumları yapılıyor.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı
Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun kurucusu olduğu Yargıçlar ve Savcılar Birliği'nin (YARSAV) 2. Olağan Genel Kurulu'nda kendi oluşturduğu yönetime girememesinin yankıları sürüyor. Adalet Bakanlığı'nın meslekten ihracını istemesiyle sarsılan Eminağaoğlu, YARSAV üyelerinin kendisini yönetime sokmamasıyla büyük bir şok daha yaşadı. Eminağaoğlu ve ekibi, suçu 15 kişilik çarşaf listeyle seçime girmelerine atsa da kulislerde farklı şeyler konuşuluyor. Yargıda ideolojik bölünmelere yol açtığı için eleştirilen YARSAV'da
demokrasi ve özgürlüğü savunan üyeler de bulunuyor. Bu üyeler, yargıdaki ilk örgütlenme özelliğine sahip olması nedeniyle YARSAV'ı destekledi. Ancak genel başkan Eminağaoğlu'nun, derneği eski Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, eski
Danıştay Başsavcısı
Tansel Çölaşan'ın fikirleri doğrultusunda yönetmesi tepki çekti.
DELEGELER, EMİNAĞAOĞLU'NUN ÜZERİNİ ÇİZDİ
Ömer Faruk Eminağaoğlu, 441 delegenin ancak 195'inin oyunu alabildi. 243 delege ise Eminağaoğlu'nun üstünü çizdi. Özgürlükleri savunmak, hakim ve savcıların mesleki sorunlarına çözüm bulmak için yola çıkan örgüt, iktidara muhalefet edeceğim derken demokrasi dışı söylem ve eylemlere giren bir görüntü verdi. Eminağaoğlu'nun bayraktarlığındaki yönetime, bir kısım hakim ve savcıların hakkını savunurken, ideolojik olarak yakın görmediği meslektaşlarına yapılanlara karşı sessiz kalmayı yeğlediği eleştirileri yapılıyor.
ERGENEKON AÇIKLAMALARI RAHATSIZ ETTİ
Büyük çoğunluğu kürsüde hakim ve
savcılık yapan delegelerin, Eminağaoğlu'nun başta
Ergenekon soruşturması olmak üzere siyasî konularda yaptığı açıklamalardan rahatsız olduğu belirtiliyor. Üyeler arasında, Eminağaoğlu'nun sert üslubu ve siyasî söylemleriyle YARSAV'ı hakim ve savcıların meslek örgütü görüntüsünden çıkarıp, hükümet ile siyasî iktidar mücadelesine girişen ideolojik bir örgüte dönüştürdüğü yorumları yapılıyor. Eminağaoğlu'nun Ergenekon soruşturması sürecinde bazı
sanıklarla içli dışlı görünmesi, telefonla bazı sanık avukatlarına
akıl verdiğinin belirlenmesi de delegelerin tepkisini çekmiş.
Ayrıca Eminağaoğlu'nun Adalet Bakanlı-ğı'na karşı açtığı şahsi
dava ve suç duyurularını YARSAV'a mal etmesinin de delegeler arasında rahatsızlığa yol açtığı öne sürülüyor. Eminağaoğlu'nun
başkanlık görevi süresince de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki kamu görevini aksattığı, yüzlerce dosyayı beklettiği, bu durumun da özellikle Yargıtay'daki meslektaşları arasında haksızlık olarak nitelendirildiği ifade ediliyor.
Avrupa Birliği'nin 2009 ilerleme raporunda YARSAV'ın 'kritik davalarda yargıyı etkilemeye teşebbüs eden' bir örgüt olarak tanımlanmasının da Eminağaoğlu açısından bardağı taşıran son damla olduğu kaydediliyor. Eminağaoğlu'nun yeni yönetime seçilmemesi hakim ve savcıların üye olduğu
adalet.org sitesinde de günün konusu oldu. Yeni yönetimi kutlayan bazı üyelerin yaptığı yorumlar dikkat çekti. Siteye bir üyenin, "Yeni yönetimin YARSAV'ı belli bir siyasî görüşün sözcülüğünü yapmaktan çıkartıp, hakim ve savcıların tamamını kucaklayan, siyasî partilere mesafeli duran, mesleki dayanışmayı, sorunları çözüm yollarını ön planda tutan bir birliğe dönüştürmelerini temenni ediyorum." yorumu yaptığı görüldü.