Ankara Barosu'nca düzenlenen Uluslararası Hukuk Kurultayı kapsamında gerçekleştirilen, "Erklerin Ayrılığı ve
Yargı Bağımsızlığı" konulu çalıştaya, MHP
Konya Milletvekili Faruk Bal,
CHP Manisa Milletvekili
Şahin Mengü,
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk
Eminağaoğlu ve
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel İnceoğlu katıldı.
Faruk Bal, anayasa değişikliği tartışmalarıyla Cumhuriyet'in temel değerlerinin tartışılmaya açıldığını savunarak, parlamenter
demokrasi, yargı bağımsızlığı ve hakim teminatının yaşanan tartışmaların dışında tutulması gerektiğini belirtti.
MHP'li Bal, "AKP, tek parti devletine doğru kararlı yürüyüşünde, hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin yararlandığı bir hukuk nizamı yaratmaya çalışıyor. Yargı bağımsızlığı, AKP'nin istediği ölçüde bir bağımsızlığa doğru gidiyor" dedi.
Prof. Dr. İnceoğlu da
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (
HSYK) yapısına ilişkin yaptığı değerlendirmelerde,
Adalet Bakanı ile
bakanlık müsteşarının HSYK'da olmasının herhangi bir sorun oluşturmadığını öne sürdü.
Yargıtay
Cumhuriyet Savcısı Eminağaoğlu da
Türkiye'de "yargı bağımsızlığının en çok tartışıldığı ve ihlal edildiği bir dönemin yaşandığını" öne sürerek, "Yargıya
ihanet belgelerinin orijinalleri elimizde, ama gerçekliği tartışılır demokrasiye ihanet belgelerinin peşine düşülmekte" diye konuştu.
"
Adalet Bakanlığı, yargıya inancı olmayan bakanlık durumuna gelmiştir" görüşünü dile getiren Eminağaoğlu, "Adalet Bakanlığı,
yetki ve görevlerini kullanması yargı bağımsızlığına tehdittir. Adalet Bakanlığı'nın yetkilerini kullanmaması yargı bağımsızlığının yaşaması için yeterlidir" dedi.
"
AK Parti iktidarının yasalardaki yetkilerini hukuk dinlemeden kullandığını" ileri süren Eminağaoğlu, şöyle konuştu:
"Ben telekulak ile ilgili başvuruyu yaptığım zaman
soruşturma geçiriyorum. O soruşturmayı soruşturan savcı soruşturma geçiriyor, TİB'e tespite giden
yargıç soruşturma geçiriyor, TİB'de tespit yapılmasına karar veren yargıç soruşturma geçiriyor. Siz de bu süreçte yargı bağımsızlığını gözeterek görevinizi yapmaya çalışıyorsunuz. Siyasi iradenin beklentileriyle örtüşmeyen iş ve işlemlerde bulunan yargıç ve savcılar
ihraç istemiyle karşı karşıyadır. Siyasi iradenin beklentileriyle örtüşen kararları verenler yüksek yargıda üyedir."
Eminağaoğlu, Cumhuriyet Mitingleri'ne katıldığı için soruşturma geçirdiğini öne sürerek, "Laik olarak ihraç istemiyle karşı karşıya kalıyorum,
Türkiye Cumhuriyeti savcıları hangi niteliklere sahip olacak bunu da sayın Adalet Bakanlığı'ndan duymak istiyorum" şeklinde konuştu.
Yasaların uygulanmasında ciddi sorunlar olduğunu ifade eden Eminağaoğlu, yargı
reformu için
Anayasa'da değişiklik yapmadan, yasalarda yapılacak önemli değişikliklerle sorunların önemli bir bölümünün çözülebileceğini vurguladı.
"YENİ ANAYASA İÇİN KİMSEDEN BİR ŞEY ÖĞRENMEMİZE GEREK YOK"
CHP Manisa Milletvekili
Şahin Mengü de Türkiye'de 1960'lı yıllardan bu yana anayasaların tartışıldığını ve bu yüzden hazırlanacak anayasa için kimseden bir şey öğrenmeye gerek olmadığını söyledi. Mengü, 61 ve 82 anayasalarının "şekli olarak askerlerin anayasası olmadığını" belirterek, 1961 Anayasası'nın,
sivillerin dönemin konjektürüne göre hazırladığı en özgürlükçü anayasa olduğunu kaydetti.
"Sivil anayasa" kavramının "devletin temel değerlerini,
laiklik ve Cumhuriyeti tartışmak için ortaya atılan bir kavram" olduğunu savunan Mengü, "Anayasa'nın nasıl değiştirileceği Anayasa'nın içinde yazılı. Anayasayı değiştirmek için darbeye gerek yok. Anayasa'nın ilk 4 maddesi, temel maddeleri bile daha da güçlendirilmek için değiştirilebilir, ama bunları yok etmeye yönelik bir değişiklik yapılamaz" diye konuştu.
AA