'İhanet izliyoruz' başlığıyla verilen haberlerde televizyon dizileri gündeme getiriliyor, sosyal bir yaraya
parmak basılıyordu. Gerçekten de televizyoncular umursamıyor ancak iş çığırından çıkmış durumda. Her dizide aldatma, her dizide 'ahlâkî sınırların zorlanması'
ekran kirlenmesine neden oluyor. Bunu açık yüreklilikle konuşmak, tartışmak gerekiyor. Bu tür konuları açtığınızda adeta beşinci kol adına
kalem oynatan birileri feryadı basıyor, basın özgürlüğünden dem vuruyor.
Aileden sorumlu bakanımız müstehcen yayınlar hakkında üç beş kelam etti de neredeyse
linç ediliyordu bazı çevrelerce. Hâlbuki söylenen söz, televizyon yayınlarının uluslararası standartlarına göre de doğruydu. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde müstehcen sayılabilecek görüntüler herkese açık kanallarda verilemiyor. O tip filmlerin izlenebilmesi için ekstra para ödeniyor. Sadece pornografik yayınları kastetmiyorum; temel kanallarda (basic channel) öyle serazat görüntülere rastlanmıyor...
Her neyse. Hadiseye 'İhaneTV' esprisiyle yaklaşan Akşam yayın yönetiminin cesaretini kutluyorum. Kendi gruplarında yer alan TV yayınlarına bile aldırmaksızın mercek altına alınan böyle bir haber Akşam'ı küçültmez; tam aksine büyük
gazete yapar. Tebrikler! Bu tür konular sadece 'dinî duyarlılığı olan medyanın' değil hepimizin meselesi. Ülkemizin, neslimizin meselesi...
EKREM DUMANLI-ZAMAN