Hukukçulara göre paket yasalaşırsa Türkiye büyük tazminat cezalarıyla karşılaşacak. Adalet Bakanlığı verileri de bunu doğruluyor. Son 10 yılda hak ihlali gerekçesiyle Türkiye’ye kesilen tazminat cezaları yaklaşık 250 milyon Euro’yu buluyor.
AK Parti’nin Meclis’e sunduğu yeni yargı paketi, içindeki antidemokratik düzenlemeler sebebiyle Türkiye’nin ilk gündem maddesi haline geldi. Pakete en büyük tepkiyi hukukçular gösterirken, düzenlemenin Türkiye’yi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) mahkum ettireceği uyarıları dile getiriliyor. “Savunma hakkının engellenmesi, adil yargılama hakkının ihlali, anayasal ve uluslararası hukukun getirdiği özgürlüklerin kullanılmasının engellenmesi” gerekçeleriyle AİHM’de onlarca dava açılacağı vurgulanıyor. Hukukçulara göre özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 6’ncı maddesi olan “Adil yargılanma hakkının” ihlali sebebiyle Türkiye büyük tazminat cezaları ile karşı karşıya kalacak. Emsal niteliğindeki kararların sonuncusu geçtiğimiz haziran ayında Ahmet Eryılmaz isimli vatandaşın yaptığı başvuru üzerine çıktı. AİHM, “Eryılmaz’ın gözaltı süresince avukat tutma hakkını kullanamadığı” gerekçesiyle Türkiye’yi 2 bin 500 Euro tazminat ödemeye mahkum etti. AİHM, daha önce de Kuleli Askeri Lisesi’nden ‘hiçbir gerekçe’ gösterilmeden atılan öğrencinin “adil yargılanmadığına” karar vererek 6 bin 500 Euro ceza kesti.
Zaman'ın haberine göre, son 10 yılda sadece insan hakları ihlali sebebiyle AİHM’nin hükmettiği tazminat miktarı çeyrek milyar Euro’yu buldu. AİHM ve Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye 2004-2011 yılları arasında mahkûm olduğu davalar sonucu toplam 207 milyon 942 bin 904 Euro ödedi. AİHM’nin son 2 yılda Türkiye’yi mahkûm ettiği kararlar dikkate alındığında 10 yıllık faturanın 250 milyon Euro’yu bulması bekleniyor. 2012’de AİHM Türkiye’yle ilgili 123 yargılamanın 117’sinde, AİHS’nin en az bir maddesinin ihlal edildiğine hükmetti. İhlal kararlarındaysa ilk sırayı “yargılamanın uzunluğu” aldı. 2011’de de durum farklı değildi; 174 davanın 159’unda Türkiye aleyhinde karar verdi. Önceliği yine ‘adil yargılama hakkının ihlali’ aldı.
RUSYA BİRİNCİ, TÜRKİYE İKİNCİ
Türkiye, 2013’te açıklanan karar sayısı bakımından Rusya’nın (129) arkasından ikinci sırada yer alıyor. 124 kararın 118’inde AİHS’nin en az bir maddesinin ihlal edildiğine hükmedilirken, ‘emniyet ve özgürlük hakkı ile yargı sürelerinin uzunluğu’ bu maddelerin başında geliyor. Türkiye, 9 kararla ifade özgürlüğü konusunda geçen yıl hakkında en fazla ihlal kararı çıkan ülke olma özelliğine de sahip.
Dava başvurusunda ise Türkiye, 2012 yılını 16 bin 900’le ikinci sırada kapattı. 2013 yılında 10 bin 950 başvuruyla beşinci sırada yer aldı. Bu veri Türkiye açısından en iyi istatistik olarak kayda girdi. AİHM gündeminde bugün hakkında en fazla başvuru bulunan ülkeler, sırasıyla Rusya (16 bin 800), İtalya (14 bin 400), Ukrayna (13 bin 300) ve Sırbistan (11 bin 250).
AİHM, Türkiye’den gelen başvurulardaki azalmayı büyük ölçüde Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının tanınması ve yargılama süreçlerinin uzunluğuyla ilgili iç yasal düzenlemelere bağlıyor. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruyu 30 Nisan 2013’te iç hukuk yolu olarak kabul eden AİHM, o tarihten bu yana Türkiye’den yapılan bireysel başvuruları sistematik olarak geri çeviriyor. AİHM kararları temelinde yargılama süreçlerinin uzunluğu konusunda Türkiye’de oluşturulan tazminat komisyonuna onay veren Strasbourg Mahkemesi, bu konuyla ilgili yaklaşık 3 bin 500 başvuruyu da gündeminden düşürdü.
AİHM gündeminde şu anda Türkiye’ye karşı yapılmış başvuruların çoğunluğunu da kamulaştırma davaları, uzun yargı süreci, tutukluluk, adil yargılanma, yasal olmayan tutukluluk ve uzun tutukluluk süreleriyle ilgili şikâyetler oluşturuyor. Türkiye’nin geçtiğimiz yıllarda Avrupa genelindeki sicilini olumsuz etkileyen “yaşam hakkı” ve “işkence ve kötü muamele”yle ilgili şikâyetler ise bugün gündemdeki toplam başvuru oranının yaklaşık yüzde 4’üne eşit.
İşte ceza kesilen ihlallerden bazıları
Avukat tutma hakkı verilmedi: 2 bin 500 Euro
AİHM, 2007 yılında “savunma hakkının engellenmesi” şikâyetiyle yapılan başvuruyu 3 Haziran 2014’te karara bağladı. Ahmet Eryılmaz isimli vatandaşın, gözaltı süresince avukat tutma hakkını kullanamadığını tespit etti. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 6. maddesi olan adil yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varan mahkeme, masraflar da dahil olmak üzere Eryılmaz’a yaklaşık 2 bin 500 Euro tazminat ödemesini istedi.
Çevirmene izin yok: 2 bin 800 Euro
AİHM, 3 gün önce Gülüstan Baytar’ın 2004’te yaptığı başvuruyla ilgili karar verdi. Türkiye’nin, ‘adil yargılanma’ hakkını ihlal ettiği sonucuna vardı. Başvuru sahibine mahkeme masrafları dâhil 2 bin 800 Eura maddi tazminat ödemesine hükmetti. Baytar, 2001’de Türkiye’de terör örgütü PKK’nın cezaevi örgütlenmesine yardım ve yataklık yaptığı gerekçesiyle yakalandıktan sonra ifade verirken çevirmen yardımı almasının engellendiğini ileri sürmüştü.
Telefon kayıtları yasadışı kullanıldı: 10 bin Euro
AİHM, Almanya’da yaşayan 1962 doğumlu Türk vatandaşı Cevat Soysal’ın 2003’te açtığı davada yine Türkiye’nin adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Soysal, 1999’da PKK terör örgütü üyesi olduğu şüphesiyle Moldova’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmişti. Hakkında “PKK’nın Avrupa temsilcisi” - “örgütün 2 numaralı adamı” gibi suçlamalarda bulunulmuştu. Terör örgütü üyesi olduğuna hükmedilen Soysal, 2002’de 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Soysal, 2008’de şartlı tahliye edilerek ailesinin yaşadığı Almanya’ya gitmişti. AİHM, davada, telefon kayıtlarının ve tapelerin yasa dışı delil olarak kullanıldığı gerekçesiyle Türkiye’yi 10 bin Euro tazminat ödemeye mahkum etti.
Yargısız biçimde askerî liseden atıldı: 6 bin 500 Euro
AİHM, 2011’de Kuleli Askerî Lisesi’nden ‘hiçbir gerekçe’ gösterilmeden atılan öğrencinin ‘adil yargılanmadığına’ karar verdi. Türkiye’nin Tarık Kuruldak isimli öğrenciye 6 bin 500 Euro tazminat ödemesini istedi. 2005’teki sınavda çok iyi derece yaparak Türkiye genelinde 1241. olan Tarık Kuruldak (20) aynı dönem subay olmak istediği için bir de askerî liseler sınavına girmiş. Kuleli Askeri Lisesi’nde 250 öğrenci arasından 25. sırada havacı olarak okumaya hak kazanmış. İyi bir Fen Lisesi’ne gidebilecekken Kuleli’de okumayı seçen Kuruldak, yaklaşık 1,5 sene askerî lisede eğitim görmüş. Bu süre içinde derslerle ve askerî disiplinle ilgili hiçbir problem yaşamamış. Ancak liseden ihraç edilmiş. İhraç nedenini öğrenmek için çabalamasına rağmen cevap alamamış. İç hukuk yollarını tüketen Kuruldak, 2008’de meseleyi AİHM’ye taşımış. Üç yılı aşan sürenin sonunda davayı görüşen mahkeme “adil yargılama hakkına ilişkin hükümlere aykırı” hareket edildiği gerekçesiyle Türkiye’yi 6 bin 500 Euro tazminat ödemeye mahkûm etti. AİHM’nin kararıyla Kuruldak, tazminat kazanmanın yanında yeniden yargılanma hakkını elde etti.