Akil adamlar olarak tanınan komisyonun hazırladığı Türkiye raporu dün kamuoyuna açıklandı. Komisyonun Türkiye raportörlüğünü üstlenen eski Avusturya Dışişleri Müsteşarı Albert Rohan, Ergenekon davasının Türkiye'nin geçmişinde yapılan hataları gözler önüne serdiğine dikkat çekti. Rohan, Türkiye'yi dışarıdan analiz ederken, sürmekte olan davaya ilişkin çok fazla detaya girmemeye çalıştıklarının altını çizdi. Ancak, Ergenekon yargılamasına, Türkiye'de yıllardır süregelen yanlışları göstermesi bakımından önem verdiklerini vurguladı. Raportör, "Bu yanlışların mahkeme tarafından ortaya çıkarılıp çözümlenmesi olumlu bir gelişme. Emekli ya da görevdeki askerlerin böyle bir dava kapsamında yargı önüne çıkarılmaları iyiye işaret." dedi. Bağımsız Türkiye Komisyonu üyelerinden eski İspanya Dışişleri Bakanı Marcelino Oreja Aguirre ise Türkiye'nin 'geçiş döneminde olduğunu' belirterek, kendi ülkesinden örnekler verdi: "İspanya'da 1981 yılında parlamentoyu askerler bastı. Sonuçta ne oldu? İstisnasız tüm siyasî güçler darbe girişimine tepki gösterdi. Ergenekon davasında da ordunun bazı üyelerinin karıştığı hareketleri görüyoruz. Ordu mensuplarının evlerinde silahlar bulunuyor. Halkın çoğunluğu siyasî güçler ve hükümet darbe girişimlerine doğru cevap veriyor. Bağımsız Türkiye Komisyonu'nun Türkiye hakkındaki ikinci raporu "Avrupa'da Türkiye: Kısır Döngüyü Kırmak", düşünce kuruluşu Avrupa Politika Merkezi'nde düzenlenen açık oturumla kamuoyuna açıklandı. Türkiye Raportörü Albert Rohan, "Ergenekon davasının nasıl ilerletileceğini belirlemek bize düşmez. Eğer normal şekilde ilerler ve bir gün sonuçlanırsa bu Türkiye için, demokrasi için ve hukukun üstünlüğü için iyi olacak." diye konuştu. Bağımsız Türkiye Komisyonu üyelerinden eski İspanya Dışişleri Bakanı, eski Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marcelino Oreja Aguirre ise, "Ergenekon davası konusunda uzman olmadığını; fakat Türkiye'nin 'geçiş döneminde olduğunu' düşündüğünü" vurguladı. Aguirre, "Dışarıdan algılama siyasî güçlerde, en azından hükümette Ergenekon'a karşı güçlü irade bulunduğu yönünde. Hükümet göstermesi gereken tepkiyi gösterdi ve anladığım kadarıyla bu sorun geride kaldı. Birçok general yargı önünde ve eylemlerinin hesabını verecekler. Halkın çoğunluğu, siyasî güçler ve hükümet darbe girişimlerine doğru cevabı verdi." dedi. ERGENEKON, TÜRKİYE'DEKİ REFORMLARI YAVAŞLATTI Açık Toplum Vakfı ve British Council'in desteğiyle eski Finlandiya Cumhurbaşkanı Martti Ahtisaari, eski Fransa Başbakanı Michel Rocard, İtalya Senatosu Başkan Yardımcısı Emma Bonino, eski Hollanda Dışişleri Bakanı Hans Van Den Broek, eski İspanya Dışişleri Bakanı Marcelino Oreja Aguirre ve eski Avusturya Dışişleri Müsteşarı Albert Rohan'dan oluşan komisyonun raporunda, "Ergenekon" yapılanmasının da Türkiye'de reformları yavaşlattığı ileri sürülerek şu görüşlere yer verildi: "Reform sürecini kesintiye uğratan bir diğer olay da 2007 yılında, hükümeti devirmeyi planladığı düşünülen Ergenekon adlı bir örgüte ait olduğu sanılan silah depolarının bulunmasıydı. Savcıların Ergenekon davasını araştırmak için her türlü gerekçeleri var gibi görünmekle birlikte devamında 100'den fazla kişinin tutuklanması ve yüksek rütbeli askerlerle devlet yetkililerinin soruşturulması sonucunda tartışmalar daha da alevlendi." Raporda, hükümetin 2005 sonrası dönemde Kürtler için reform yapma salahiyetinin de AB ve başkalarınca terör örgütü olarak kabul edilen PKK'nın eylemleri nedeniyle kısıtlandığı ifade edildi. AK Parti hükümetinin "Kürtlerin durumunu iyileştirmek konusunda bugüne kadarki bütün hükümetlerden daha fazlasını yaptığı" savunularak, Türkiye'de kalıcı toplumsal barış için Kürt meselesinde hâlâ atılması gereken birçok adım bulunduğu ifade edildi. ZAMAN