Durmuş Yılmaz, soruları cevaplandırdı

Durmuş Yılmaz, 2008 yılının üçüncü Enflasyon Raporu'nun tanıtımı amacıyla Merkez Bankası'nda basın toplantısı düzenledi.

Durmuş Yılmaz, soruları cevaplandırdı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, taşınma konusuyla ilgili söyleyebileceği yeni bir şey olmadığını, siyasi iradenin TBMM'ye Merkez Bankasının taşınmasını içeren bir kanun tasarısı gönderdiğini hatırlattı. Yılmaz, bu tasarının sonucuna göre, Merkez Bankasının ne yapacağına karar vereceğini bildirdi. Durmuş Yılmaz, 2008 yılının üçüncü Enflasyon Raporu'nun tanıtımı amacıyla Merkez Bankasında düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bankanın taşınması ve Merkez Bankasının faiz arttırımı kararına karşı açılan davayla ilgili sorular üzerine Yılmaz, ''Faiz artırımı kararımızla ilgili açılan bir davadan söz ediliyor. Söyleyebileceğim sadece şu, biz İstanbul'u bölgesel mali merkez yapmayı düşünmüyor muyuz'' dedi. Yılmaz, Merkez Bankasının taşınmasıyla ilgili bir başka soru üzerine de bir bölgeyi mali merkez yapmanın şartları olduğunu belirtti ve açılan davanın bu çerçevede değerlendirilmesini önerdiğini söyledi. Gazetecilerin ''bu şartların neler olduğuna ve açılan davaya ilişkin cevabın anlaşılmadığını'' belirtmeleri üzerine de Yılmaz, hukuki altyapının, muhasebe standartlarının, sorunları hızlı bir şekilde çözecek adli düzenin ve fiziki altyapıların olması gerektiğini kaydetti. Yılmaz, ''Bu çerçevede, Merkez Bankasının aldığı ekonominin tümüyle ilgili bir kararın, bir sivil toplum örgütü tarafından mahkemeye götürülerek, mahkemede bunun değerlendirilmesi gerekir diye düşünüyorum. Bunun çok yakın bir ilişkisi var İstanbul'un bölgesel mali merkez yapılmasıyla ilgili tavırlar açısından'' diye konuştu. ''Taşınmayla ilgili kanun tasarısı Meclis'e gittiğinde siz de basın yoluyla haberdar oldunuz, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz ve bundan sonra nasıl bir ilişki olacak'' şeklindeki soru üzerine Durmuş Yılmaz, ''Meclis'te kanunlar görüşülürken nasıl bir prosedür takip ediliyorsa, biz de aynı yolu takip edeceğiz. Dolayısıyla ben burada şahsıma karşı herhangi bir şey görmüyorum, algılamıyorum, bozulmuyorum, böyle bir sıkıntım da yok'' yanıtını verdi. -''FİNANS MERKEZİ VE TAŞINMA ARASINDA, BİREBİR İLİŞKİ GÖRMÜYORUM''- Yılmaz, ''Merkez Bankasının İstanbul'a taşınması, İstanbul'u finans merkezi yapar mı'' sorusu üzerine de, bu konuda sadece Türkiye Bankalar Birliğinin yaptırdığı incelemenin bulunduğunu, bunun dışında herhangi bir inceleme ve araştırmanın bulunmadığını söyledi ve şöyle devam etti: ''Merkez Bankasının İstanbul'a gitmesini isteyenler ile Merkez Bankasının Ankara'da kalmasını isteyenlerin elinde, ne lehinde, ne aleyhinde detaylı herhangi bir araştırma yok. Benim sadece, 29 yıllık Merkez Bankacısı olarak edindiğim birtakım tecrübelerim var. Bu tecrübeler çerçevesinde, (ben, birebir bir ilişki görmüyorum), bunu söylüyorum sadece o kadar. Türkiye'yi biz yönetmiyoruz. Türkiye'yi sandıkta vatandaşa hesap verecek olan hükümet yönetiyor. Biz atanmış kişileriz. Bizim sorumuz da, cevabımız da teknik olur. Bizim verdiğimiz tavsiye, danışmanlık hizmeti kabul edilir veya edilmez. Bu tamamen hükümetin bileceği iş. Bunun da hesabını onlar, sandıkta millete verecekler.'' Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, ''taşınmayla ilgili yasa değişikliği bugün yürürlüğe girmiş olsa, teknik olarak Merkez Bankasının taşınması için ihtiyaç duyulan süre ne kadar'' sorusuna da, ''2 yıldan fazla'' yanıtını verdi. -IMF İLE İLİŞKİLER- Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerle ilgili sorular üzerine Yılmaz, özel sektörün borçlanması konusunda en son gözden geçirme çerçevesinde IMF'ye verilen Niyet Mektubu'nda bu konuda kendilerine verilen bir görev olduğunu ve bu çalışmanın devam ettiğini söyledi. Yılmaz, ''Zannedersem bunu, kamuoyuyla yıl sonunda paylaşacağız'' dedi. Türkiye Cumhuriyeti olarak, Merkez Bankasıyla, hükümetiyle, hazinesiyle, toplumun özel ve resmi tüm kesimleriyle doğru işleri yapıldığı sürece işlerin düzene girdiğini ve ekonomik aktivitenin son hedefi olan büyümenin sağlandığına dikkat çeken Yılmaz, şöyle konuştu: ''Dolayısıyla geçmiş dönemde, bu başarının temelinde yatan unsurlardan bir tanesi mali disiplindi. Bu mali disiplini de biz IMF ile yaptığımız anlaşma çerçevesinde, bu anlaşmaya uyarak sağladık. Dolayısıyla bundan sonra hareket tarzımız, eğer biz bu disiplini sürdürebilirsek, bu IMF ile de olur, IMF'siz de olur. Çıkış noktamız önümüze bir takvim koyup, bu takvime göre yapılması gerekenleri sıralamak. Bu yapılması gerekenlere uyuyor muyuz, uymuyor muyuz? Mali disiplini önceki dönemler gibi sürdürecek miyiz, sürdürmeyecek miyiz? Bence mühim olan bu. Ama eğer, bu mali disiplini sürdürmekte birtakım sıkıntılarımız olacaksa, bence IMF ile bir anlaşma yapmakta fayda var diye düşünüyorum. Ama burada asıl belirleyici olan bizim kendi ulusal irademizle neyi, nerede, nasıl yapacağımıza karar verip vermeyeceğimiz. Bunu yapabiliyorsak, bence hiç gerek yok.'' Yılmaz, global kriz ortamında IMF ile ilişkiler konusunda bir başka soru üzerine ise geçmişte stand by anlaşmalarının önemli bir çapa görevi gördüğünü ve başarıların temelinde bu çapa ile ortaya konan reformlar ve bu reform takvimine sadık kalınarak, bunları uygulamak ve gerçekleştirmenin bulunduğunu söyledi. Durmuş Yılmaz, ''Eğer reform yorgunluğuna düşmeden aynı reformları yapmaya kararlıysak, kendi irademizle bunu yapabiliyorsak yapalım, eğer yapamıyorsak IMF'ye ihtiyacımız var demektir diyorum'' dedi. İçinde bulunulan sürece ve bunun etkilerine ilişkin soru üzerine de Yılmaz, ''Alınan kararları, kararlılıkla uygulayacak bir siyasi irade lazım, bu irade hükümet demektir, Türkiye'de hükümet olduğu sürece bu işler yapılacaktır'' diye konuştu. Yılmaz, Enflasyon Raporu'nda yer alan kötümser senaryoda hesaba katılan oranlarla ilgili soru üzerine de her türlü olasılığı dikkate aldıklarını ve açıklanan yıl sonu enflasyon rakamlarının orta noktalar, alt ve üst sınırlarla bir model sonucunda ortaya çıktığını söyledi. Kuru tamamen piyasada arz ve talep koşullarının belirlediğini kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti: ''Dolayısıyla buradan hareketle, Anayasa Mahkemesi'nde ortaya çıkacak karar sonucunda kurun nereye gideceğini tahmin ediyorsunuz sorusuna vereceğimiz cevap şu; oradan çıkan karara göre, piyasadaki aktörler nasıl bir algılama içine girerler ve döviz TL arasında nasıl bir işlem yaparlar ve sonuç nereye giderse biz ona göre, kendi tedbirlerimizi alabiliriz. Dolayısıyla bugün bir hedef rakam vermemiz mümkün değil, ayrıca bilmiyoruz onu söyleyeyim.'' -ENFLASYON HEDEFLEMESİ- Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, ''Türkiye'de enflasyon hedeflemesinin uygulandığına inanıyor musunuz'' sorusuna evet yanıtını verirken, ''Bu soru, papaza Allah'a inanıyor musunuz gibi bir şey oldu. Gerçekciyiz, bunun alternatifi yok'' dedi.
<< Önceki Haber Durmuş Yılmaz, soruları cevaplandırdı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER